'Toprak Dede'nin mirası ağaç müzesi ziyaretçilerini büyülüyor
Toprak Dede olarak anılan TEMA Vakfı Kurucusu merhum Hayrettin Karaca'nın 7 kıta gezerek topladığı 8 bine yakın bitki türünden oluşan Türkiye'nin ilk özel arboretumu misafirlerine eşsiz manzaralar sunuyor.
"Toprak Dede" olarak anılan TEMA Vakfı Kurucusu merhum Hayrettin Karaca’nın 7 kıta gezerek topladığı 8 bine yakın bitki türünden oluşan Türkiye’nin ilk özel arboretumu misafirlerine eşsiz manzaralar sunuyor.
Birleşmiş Milletler tarafından “Orman Kahramanı”, “Alternatif Nobel” gibi dünya çapında birçok ödüle layık görülen Hayrettin Karaca, 2020 yılında hayatını kaybetmişti. "Toprak Dede" olarak da anılan Karaca’nın 1980 yılında kurduğu Karaca Arboretum (ağaç müzesi) geride bıraktığı en büyük miraslardan biri oldu. Gen merkezi özelliğini de taşıyan arboretum, dünyada “International Dendrology Society” ödülünü alan sayılı ağaç müzelerinden biri olarak da ön plana çıkıyor. Arboretumda 110 dönümde yaklaşık 4 bin odunsunun yanı sıra 3-4 bin civarında da çalı türü yer alıyor.
Bataklıktan ağaç cennetine
Karaca Arboretum Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı aynı zamanda Hayrettin Karaca’nın torunu olan Yeşne Karaca İren, ziyaretçilerine enfes bir deneyim sunan ağaç müzesi hakkında bilgi verdi. Arboretumun yaklaşık 60 dönümünün ziyarete açtık olduğunu belirten İren, senede yaklaşık 15 bin ziyaretçiyi ağırladıklarını belirterek, “Burası bir gen merkezi aslında, büyükbabamın bir aşkıydı. Ev bahçesi olarak elmalıktı burası. Kendisine miras yoluyla intikal etmiş. Süreç içinde evin bahçesi olarak tasarlıyor. Sonra hoşuna gidiyor. Elmalıktan burası bir arboretuma dönüşüyor. Aslında zemin de bataklık. Bu bataklık zemine arboretum kuruluyor. Arboretum, arbo ağaç demek latince, retum ev, dam gibi. Dolayısıyla arboretum dediğimiz zaman ağaç evi gibi çevirebiliriz ama ağaç müzesi tam karşılığı” dedi..
Kıta kıta gezi türleri elleriyle topladı
Hayrettin Karaca’nın arboretumu kurma çabasını anlatan İren, şöyle konuştu:
“Büyükbabam dünyayı kıta kıta gezip yaşayabilecek türleri ya tohumdan ya aşı filiz alma suretiyle biriktirip burada getirdi ve üretti. Amerika, bütün Avrupa Kıtası, Afrika yani bütün 7 kıtayı, Asya, Çin, Yeni Zelanda yani dünyada gitmediği yer aşağı yukarı kalmadı. Burada barınabilecek her türü bulup getirdi. Karaca Arboretum doğumlu bireylerimiz de var burada ama Türkiye doğasından da burada yaşayabilecek türleri barındırıyoruz. Yaklaşık 4 bin odunsu 3-4 bin civarında çalı türümüz var burada barındırdığımız. Onun dışında en kıymetli en geniş koleksiyonlardan meşe koleksiyonumuz var, manolyalar var, akçaağaçlar var onun dışında tek başına bireyler de var."
Yeni Zelanda’dan 2 bavul tohum getirdi
Büyükbabasıyla birçok anısı olduğunu anlatan İren, Yeni Zelanda Gümrüğü’nde Toprak Dede’nin yakalandığını dile getirerek, “Cebine tohumları doldurup, 2 bavul tohum doldurup çok neşeli şekilde onları alıp gelebileceğini düşünürken durduruyorlar. Bir şekilde atlatıyorlar, asla tohumlarını vermek istemiyor. Dağlardan derelerden toplamış tohumları ‘Yalan söyledim bavulları açtırmadım’ dedi. Otele gidince onları buzdolabına koymam gerekiyordu buzlar aldım muhafaza edilmesi gereken daha canlı türler var tohum olmayan’ diye anlatıyordu” diye konuştu.