Başkent'te sel gitti, açtığı dertler bitmedi
Ankara'da son haftalarda etkili olan yağışlar sonrasında Çankaya'da bulunan iki apartman arasındaki bahçe duvarı yıkıldı. Usulsüz olarak inşa edilen bahçe duvarı iki apartman arasında anlaşmazlığa sebep oldu. Çankaya Belediyesi'nin olaya müdahale etmediğini söyleyen iki bina sakinleri birbirine düştü.
Ankara’da son haftalarda etkili olan yağışlar sonrasında Çankaya’da bulunan iki apartman arasındaki bahçe duvarı yıkıldı. Usulsüz olarak inşa edilen bahçe duvarı iki apartman arasında anlaşmazlığa sebep oldu. Çankaya Belediyesi’nin olaya müdahale etmediğini söyleyen iki bina sakinleri birbirine düştü.
Ankara’nın Çankaya ilçesi Dikmen Mahallesi üzerinde bulunan iki apartman arasındaki bahçe duvarının yükseltilmesi iki bahçe arasında kot farkı oluşmasına sebep oldu. Yaşanan sel felaketi sonrası yıkılan duvar iki apartman arasında anlaşmazlığa yol açtı. Yıkılan duvarı kimin yaptıracağı konusunda anlaşma sağlayamayan apartman yöneticileri konuyu Çankaya Belediyesi’ne taşıdı.
“Çankaya Belediyesi bizi kâle almadı”
Çankaya Belediyesi’nin taraf tuttuğunu ve vatandaşları kale almadığını iddia eden İnceoğlu Apartmanı Yöneticisi Çağlayan Memiş, “Bina ile ilgili sıkıntımız var. Selde yıkılan duvarı o esnada yaptıracağız dediler. Yaptıracaklarını söyleyince biz iyi niyet gösterdik. Bu zamana kadar hiçbir sıkıntı etmedik. Ama iyi niyetimizi bunlar suiistimal etti. Buranın fotoğraflarını çekip Çankaya Belediyesi’ne dilekçe ile buradaki duvarın tehlike oluşturduğunu söylemişler. Tehlike oluşturduğunu söyleyince bize Çankaya Belediyesi’nden tebligat geldi. Tebligata karşılık biz de dilekçe yazdık. Karşı taraf bize ‘bu duvarı biz yaptıracağız’ demesine rağmen yaptırmadı. Biz de gidip karşı tarafla konuştuk. Yaptırmaktan vazgeçtiklerini, artık olayın bizi ilgilendirmediğini gidip belediye ile konuşmaları gerektiğini söylediler. Tekrar Çankaya Belediyesi’ne gittik. Çankaya Belediyesi bizi kâle almadı. Belediyeden gelip burayı inceleyen ne mimarı, ne mühendisi, ne bilirkişisi hiç kimse olmadı” diye konuştu.
“Her şey diğer binanın isteğine göre yapılıyor”
Memiş şöyle devam etti:
"İnceleme olmayınca bu yandaki binanın çektiği fotoğraflara göre ve dilekçelerine göre bize ‘o duvar size ait. Bir ay içerisinde yaptırmanız gerekiyor’ diye bir tebligat geldi. Bugün Çankaya Belediyesi’ne yönetici yardımcım gitti. Ama onun söylediklerini de hiç dikkate almamışlar, hatta ters tepkiler vermişler. ’Gidin, istediğiniz yere başvurun’ diye karşılık vermişler. Çankaya Belediyesi’nden bu konuyla ilgilenmesini bekledik ama Çankaya Belediyesi dost-ahbap ilişkisi nedeniyle yan binanın tarafını tutmaktadır. Çankaya Belediyesi siyasi bir belediyedir. Bu binada oturanların akrabalarının çalıştığı, onları koruyan ve bize de arkasını dönen bir belediyedir. Buradaki mağduriyetimizi gidermiyor. Bunların lağımları oradan akıyor. Yaklaşık 3-5 sene lağım kokularını çektik. Giderleri yok giderler olduğu gibi buraya birikiyor. Buraya bahçe yapmışlar, kot farkı var. Yani buraya bilirkişi geldiğinde bize hak vereceğinden yüzde 100 eminiz. Ama öyle ki bize ne bir mimar ne bir bilirkişi gönderiyorlar. Çankaya Belediyesi bizi kale almıyor. Bizimle muhatap olmuyorlar. Bizim sıkıntımız bu. Her şey diğer binanın isteğine göre yapılıyor. Biz bunları Çankaya Belediyesine izah etmemize rağmen hala o binayı savunmakta. Biz mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz.”
“Uzlaşı sağlamaya yanaşmadılar”
Olaylar yaşandıktan sonra yan bina ile 3 kere görüşmeye gittiklerini söyleyen Memiş, "Tebligat gelene kadar duvarı yaptıracaklarını söyleyen bina sakinleri, tebligat geldikten sonra ‘bizi ilgilendirmez artık biz karışmıyoruz’ diyerek bizimle irtibatı kestiler. Bu duvarın tekrar yaptırılmasının maliyeti en aşağı 60 bin TL. Bina sakinlerimizin geneli yaşlılar ve yönetici olarak sürekli çözüm bulmam için bana baskı yapıyorlar. Ya burayı kendileri yaptırsınlar ya da yarı yarıya olacak şekilde bir çözüm bulalım. Ortak yaptırmaya razı olduk ama onu da kabul etmiyorlar. Yan binanın yani Aybar Apartmanı’nın yöneticisi Hüseyin Açıkel’in yanına 3 kere gittik ama her seferinde bizi ilgilendirmez diyerek ortak bir nokta bulmaya, uzlaşı sağlamaya yanaşmadılar” dedi.