Belediyenin kasasını dolu teslim eden başkanlar da var
CHP'li Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu, MHP'li Enver Demirel'den borçsuz bir belediye devraldığını vurgularken, Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu ise dolu bir kasa ve yenilikçi sosyal projelerle belediyeye değer kattığını anlatıyor.
CHP’li belediye başkanları, devraldıkları borç yükünü açıkça ifade ederken lüks ve gösterişe yönelik harcamaların tepki çektiğini belirtiyor. Yerel yönetimlerin borç durumları halk tarafından bilinmeli ve hizmetlerin finansmanı için alınan borçların makul olduğu kabul ediliyor. Ankara-Etimesgut’un MHP’li Belediye Başkanı Enver Demirel, borçsuz bir belediye devretti ve bu durumu CHP’li başkan Erdal Beşikçioğlu’na teşekkür ederek dile getirdi.
Parti ayrımı yapmadan, farklı siyasi partilere mensup belediye başkanlarının başarılı çalışmalarını da takdir etmek gerektiğini vurgulayanlar arasında, Gaziantep Şehitkamil Belediye Başkanı Rıdvan Fadıloğlu da yer alıyor. Üç dönem AKP’li başkan olarak görev yaptıktan sonra CHP’li Umut Yılmaz’a devrettiği belediyede, dolu bir kasa ve büyük mülk varlığı bıraktığını belirtiyor. Ayrıca, işçilere uygun fiyatlı konut sağlama, okuma-yazma kursları düzenleme ve el beceri atölyeleri kurma gibi sosyal projelerle de dikkat çekiyor.
Fadıloğlu, belediyenin başarılı bir şekilde yönetildiğini ve halka doğrudan hizmet sunduğunu vurgulayarak, belediyenin borçsuz olması ve yüksek miktarda nakit paraya sahip olmasının yanı sıra sosyal sorumluluk projeleriyle de fark yarattığını dile getiriyor.
Saygı Öztürk'ün Sözcü gazetesindeki yazısı:
CHP’li belediye başkanları, AKP’li başkanlardan nasıl bir miras devraldıkların açıklıyor. Yörede yaşayan insanlar bunları öğrenmeli. Bazı başkanların bu borçları yaptıkları hizmetlerle ilgili değil. Harcamaların lüks, şatafat, gösteriş için olması insanları öfkelendiriyor. Yoksa hizmet yapılırken borçlanma olur. Bu da yadırganmaz. Belediyeler nasıl bir borç yükünü devraldıklarını açıklıyor ama kasasını dolu olarak alanlar hiç bundan söz etmiyor. Kapalı kapılar ardında teşekkür edilse bile bunlar basın önünde söylenmiyor. Örneğin Ankara-Etimesgut’un MHP’li Belediye Başkanı Enver Demirel, CHP’li başkan Erdal Beşikçioğlu’na borçsuzharçsız belediye devretti. Borçsuz belediye aldığını bir tek Beşikçioğlu açıkladı. Enver Demirel’de bu açıklama karşısında kendisine teşekkür etti.
KURUMSAL YAPI OLUŞTURDUM
AKP’li, MHP’li belediye başkanı da iyi şeyler yapıyorsa bunları da parti ayrımı yapmadan duyurmak gerekiyor. Gaziantep’in Şehitkamil Belediye Başkanlığını üç dönem yürüten AKP’li Rıdvan Fadıloğlu, aday olmak istememesine rağmen dördüncü kez aday gösterildi. Seçimi CHP’li Umut Yılmaz kazandı. Rıdvan Fadıloğlu’nun görevi bırakırken birçok belediyede olduğu gibi borç değil dolu bir kasa bıraktığını öğrendim. Bunu araştırdım ve doğru olduğunu tespit ettim. O zaman bunları bir de kendisine sorup dinlemek istedim. İşte Rıdvan Fadıloğlu’nun anlattıkları: “Ben Ticaret Odası kökenliyim. 17 sene Ticaret Odası’nda başkan vekilliği, yönetim kurulu üyeliği yaptım. Belediye meclislerinde sektörün içinden gelmiş, toplum kesimlerini temsil eden kişiler olmalı. Falanca tarikatın, cemaatin, adamı mantığıyla ya da hemşeri derneği mantığıyla seçim yapılırsa belediyelerde sistem kurulması mümkün değil.
DOLU KASA, EVLER, ARSALAR
Hiçbir zaman politize olmadık. Bunu CHP’li arkadaşlarım da gayet rahat söyler. Benim anne tarafım CHP’lidir. Dayım hâlâ AKP’ye oy vermiş bir adam değildir. Ben partizanlık yapmadım, kurumsal bir yapı oturtmaya çalıştım. Benim seçimi kaybetmemin sebebi adaylık istememe noktasında sonuna kadar mücadele ettim ve genel hükümet politikasından. Türkiye’de borçlu değil kasasında 730 milyon lira nakit parası olan bir belediye bıraktım. Şu an 10 gün içinde nakde dönebilecek 3 milyar liralık, totalde 10 milyar liralık mülkümüz var. Şu anda 1.500 tane konutum var benim.
İŞÇİLERİME ŞARTLI 621 KONUT YAPTIM
Türkiye’de olmadık bir hedef koymuştum. Biliyorsunuz kamuda artık çalışanlara lojman yapılması söz konusu değil. Fakat işçilerimin de ev alma imkanı yoktur. Bu ekonomik şartlarda 100 bin lira maaş alsa yine ev alamaz. Almanya modelini örnek alıp insanların nitelikli yaşam alanına, uygun şartlarda kiralama metoduyla bir proje geliştirdim. 621 tane konutum bitti, önümüzdeki ay taşınılabilecek durumda. Standartlara göre bir insanın kira gideri, gelirinin yüzde 30’unu geçmemesi lazımmış. Ben bu şartı Türkiye’de yüzde 20 olarak uyarladım. Benim belediyemde şu anda en alt kademedeki maaş alan adamım 30 bin lira alıyor. Yeni işe giren örneğin sokak süpüren arkadaşım 30 bin lira alıyor. Onlara, ‘Size aylık 6 bin liraya bu evleri kiraya vereceğim. Fakat şartlarım var.’
OKUMA-YAZMA ÖĞRENMESİ ZORUNLU
Okuma- yazması olmayan, eğer eşi, çoluğu çocuğundan böyle bir sıkıntısı olan varsa evin altına 4 adet salon yaptım. Burada bir yıl içerisinde okuma- yazma öğrenecek. Eğer okuma yazma öğrenmezse bu kira desteğinden faydalanamayacak. İkincisi de4 el beceri salonu yaptırdım. Aile bütçesine katkı sağlamak adına bu salonda bir meslek edinecek, bunu sağlayamazsa yine bu evde oturamayacak. Artık Türkiye’de değil, dünyanın hiçbir yerinde bir kişi çalışacak, beş kişinin yiyeceğini karşılama dönem kalmadı. Aile bütçesine katkı sağlanması lazım. Tamam, kadını iş gücü piyasasına verirken de küçük çocuğu varsa evinde otursun. Sitenin içerisine kreş yaptım. Bunu da Milli Eğitim’e devrettim. Çocuklar sitenin içerisinden yürüyerek kreşe ve anaokuluna gidebilecek. Orada ki servis masrafını ortadan kaldırıp insanların insan gibi yaşayabileceği Türkiye de olmayan bir modeli gerçekleştirdim. Allaha şükür ben vicdanen çok rahatım kendimi seçimi kaybetmiş görmüyorum. Şehre çok şeyler kazandırdım.”
BENDE YARIM İHALE YOKTUR
Şehitkamil ilçesinin nüfus 867 bin. Nüfusun yüzde 85’i ilçede, yüzde 15’i kırsalda yaşıyor. Rıdvan Fadıloğlu, yeni Başkan Umut Yılmaz’a, CHP milletvekillerinin, il başkanının yanında nasıl bir belediye devrettiğini anlattığını belirtti. Bu konuda bana şunları söyledi: “Benim için işletim sisteminde ki en önemli şey; edep, adap, nezaket. Mazbatasını almadan önce başkan ve beraberindekilere detaylı olarak anlattım, raporumu sundum. Umut Beyle birebir oturup aktardığım bilgiler de oldu. Örneğin bizde yarım bir ilahe, süregelen bir iş yoktur. Çok şükür 15 sene de 15 kuruş zimmet çıkan bir tek kuruşum yok benim. Depremde belediye binası yıkılmıştı. Başkan, Türkiye de olmadık bir şey yapıyor, çelik konstrüksiyonlu yatay mimaride 100 gün içinde 4 bin metrekarelik belediye binasını tamamlıyor. 6 katlı olan eski binada 8 çaycı varken, yeni belediyeyi yatay mimaride yaptıkları için ve çay makinaları koydukları için çaycı çalıştırılmıyor. Belediyede vatandaşa çay ve su bedava, kahve paralı. Bu şekilde yıllık 5 milyon lira tasarruf ediliyor. Ticaret odası ve tüccar kökenli olmam nedeniyle fayda-maliyet hesabını hep önde tuttum.”
ONLAR GİBİ POPÜLİZM YAPMADIM
Saymakla bitmeyen hizmetlerin bir kısmını dinledikten sonra, “Peki seçimi niçin kaybettiniz?” diye sorduğumda şunları söyledi: “Kaynakları verimli kullanmakla ilgile ben popülizm yapmadım, yapmam da. Gaziantep özelini incelerseniz hem Büyükşehir, hem Şahinbey Belediyemiz Türkiye de olmadık popülizmi yapan belediyeler. Umreye götürmeden tutun, Anayasa Mahkemesi tarafından üniversite öğrencilerine burs verilmesi yasak olmasına rağmen buna dolaylı kaynak aktarılıyor. 200 bin adet bisiklet dağıttılar. İnsanlarımızın sadaka kültürü ile yetiştirilmesine karşıyım. İnsanların sistemde onurlu bir şekilde yetişmesinden yanayım. Belediyeden bunu alıp da 800 liraya satan insanlar görürsünüz. Ben ise önünde kuyruk olan kütüphane yaptım.”