Çinli BYD'den sonra Trendyol'a da vergi avantajı

Son dönemde, Çinli elektrikli araç üreticisi BYD'nin Türkiye'de kuracağı fabrika ve sağlanan vergi avantajları ekonominin gündeminde geniş yer bulmuştu. Şimdi ise, Pekin menşeli e-ticaret devi Trendyol'a da benzer vergi avantajları sağlandığı iddia ediliyor.

Halk TV yorumcusu ekonomist, yazar İbrahim Kahveci'nin haberine göre, yeni e-ticaret yasası düzenlemeleri sonrası Trendyol’a milyarlarca liralık vergi avantajı tanındı. Bu gelişme, BYD’ye verilen vergi teşviklerinin ardından geldi ve iki Çinli şirketin Türkiye'deki yatırım teşviklerinden nasıl yararlandığını gözler önüne serdi.

Geçtiğimiz 7 Temmuz'da, Çinli araçlardan alınacak ek gümrük vergisi düzenlemesi duyurulmuştu. Bu düzenleme sonrasında, dünyanın en büyük elektrikli araç üreticisi olan BYD, Manisa’da bir fabrika kuracağını açıklamıştı. Ekonomik yönetim tarafından alınan kararla, Çin menşeli otomobil ithalatı ‘yatırım teşvik belgesi’ kapsamında ek mali yükümlülükten muaf tutulmuştu. Bu kararın ardından, Çinli şirketler Türkiye pazarına akın etmeye başladı.

TrendYol’a Milyarlarca liralık Vergi Avantajı

İbrahim Kahveci, Çinli BYD’ye verilen yatırım teşviklerinin ardından, e-ticaret devi Trendyol’a da milyarlarca liralık vergi avantajı tanınmasını sorguladı. Kahveci, BYD’nin yatırım teşviki kapsamında Türkiye’de üreteceği araçlar için vergi indirimi sağlandığını ve bu indirimlerin sadece yerli üretimle sınırlı kalmayıp, Çin’de üretilen araçlara da uygulandığını belirtti.

Prof. Dr. Ümit Özlale, BYD’ye sağlanan teşvikler ile toplamda 4 milyar dolar (132 milyar TL) vergi gelirinden vazgeçildiğini açıkladı. Ayrıca, Halk TV'deki programında, e-ticaret yasasında değişiklik yapılacağına dair bir duyum aldığını aktaran Kahveci, bu değişikliğin Trendyol’a sağlanan avantajlarla bağlantılı olabileceğini öne sürdü.

Türkiye'de 2022 yılında TBMM'den geçen e-ticaret yasası, tüm partilerin oylarıyla kabul edilmişti. Şimdi ise, bu yasayı yeni AK Parti hükümetinin değiştirmek istediği belirtiliyor. Eski yasada değiştirilmek istenen madde ise lisans ücreti ile ilgili.

Bu durum, Çinli firmaların Türkiye'deki yatırımları ve elde ettikleri vergi avantajları üzerinden yürütülen ekonomik ve politik ilişkilerin ne denli karmaşık olduğunu gözler önüne seriyor. Şimdi, bu değişikliklerin ve avantajların arka planında neler yattığını ve gelecekteki etkilerini değerlendirip karar vermek ise kamuoyuna kalmış durumda.