Edirneli kadınlar bağlama ile hayata bağlandı
Edirne'de açılan bağlama kursu ile genciyle yaşlısıyla müziğin tutkusu kadınlar, burada hem sosyalleşme fırsatı buluyor hem de hayatlarına müziğin ritminde yön veriyor.
Edirne’de açılan bağlama kursu ile genciyle yaşlısıyla müziğin tutkusu kadınlar, burada hem sosyalleşme fırsatı buluyor hem de hayatlarına müziğin ritminde yön veriyor.
Edirne’de Halk Eğitim Merkezi bünyesinde açılan bağlama kursu kadınlar tarafından yoğun ilgi görüyor. Kursa katılan kadınlardan bazıları hastalığını unutmak, bazıları sosyalleşmek, bazıları zihnini zinde tutmak, bazıları ise türküleri çok sevdiği için başladığı bağlama kursunda kısa sürede amaçlarına ulaşmayı başardı.
Halk Eğitim Merkezi Bağlama Öğretmeni Mustafa Dalgıç öncülüğünde kısa süre önce oluşturulan ’Kadın telinden’ isimli bir proje çerçevesinde 23 Mayıs Pazartesi günü gerçekleştirilecek ’Edirne Bağlama Günleri’ konserine hazırlanan kadınlar, bazen söyledikleri türküler eşliğinde duygu dolu, anlar yaşıyor, bazen ise hareketli parçalarda kalkıp oynuyor.
"Bazen çok fazla duygulanıyoruz, bazen kalkıp oynuyoruz"
Yaklaşık 8 yıldır bağlama çaldığını ve çok sevdiğini söyleyen Trakya Üniversitesi Konservatuar Öğrencisi Ceren Saygı, "Burada çalıp söylüyoruz ve güzel vakitler geçiriyoruz. Hem türküler söyleyip, hem bağlama çalmayı öğreniyoruz. Burada çok fazla insan tanıma şansımız oldu. Beni çok mutlu eden insanlarla tanıştım. Türkülerde bazen çok fazla duygulanıyoruz bazen kalkıp oynuyoruz. Bazen de eskileri yad ediyoruz. Okulda çello çalıyorum ve daha çok müzik adına şeyler yapıyorum. Fakat kendimi buranın müziklerine ait hissettiğim için bağlama çalıyorum. Hayatımın geri kalanını müzikle devam ettireceğim" dedi.
Müzik onu hayata bağladı
Çocukluğundan beri bağlama ile uğraştığını söyleyen 60 yaşındaki Fatma Ersoy, Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan bağlama kursuna gelerek işin ustası oldu. Böbrek yetmezliği rahatsızlığından dolayı yüzde 90 engeli bulunan Ersoy, müzik ile hayata bağlandı.
Yaklaşık 20 senedir böbrek hastası olduğunu belirten Ersoy, "Böbreklerim yüzde 15 çalışıyor. Müzikle tam anlamıyla iyileştiğimi hissediyorum. Gerçekten müzikle yaşıyorum ve nefes aldığımı hissediyorum. Bağlama çalmak bana çok iyi geliyor. 9 yaşından beri halk müziğiyle uğraşıyorum. Hastalığımdan dolayı uzun bir süre ara vermiştim. Müzik sayesinde hayata daha sıkı sarıldım. Biz 9’dan 59’a hep vururuz sazımızın teline" dedi.
"Bazıları zihnini zinde tutmak, bazıları türküleri çok sevdiği için geliyor"
Kısa süre önce ’Kadın telinden’ isimli bir proje başlattıklarını ve bu projenin yoğun ilgi gördüğünü söyleyen Edirne Halk Eğitim Merkezi Bağlama Öğretmeni Mustafa Dalgıç, "Çoğunlukla ev hanımlarımız buraya katılarak sosyalleşiyor. Bazıları zihnini zinde tutmak, bazıları türküleri çok sevdiği için geliyor. Herkesin değişik sebepleri var. İnsan sevdiği şeyleri yaptıkça ve öğrendikçe mutlu oluyor. Bu işi öğrenmenin yaşı yoktur. Özellikle kadınlarımızın projesi yılların birikimi sonucunda ortaya çıkıyor. Pek çoğu eski yılların birikimidir. Bağlama bizim kültürümüz. O sesi duyduğumuzda etkileniyoruz. Batı müziği eğitimi aldığım halde hep içimde bağlama sevgisi var. Bende burada o şansı yakaladım, insanlara bir şeyler öğrettikçe mutlu oluyorum. Kadınlarımız tuttuğunu koparıyor" şeklinde açıklamada bulundu.
"45 yaşında bağlama çalmaya başladım"
Bağlama çalmayı çok sevdiğini ve kopamadığını söyleyen 61 yaşındaki kursiyerlerden Emel Bahçekapılı, "Öğrenebileceğimi hiç düşünmüyordum. 45 yaşında bağlama çalmaya başladım. Herkes yapabilir ama biraz çalışmak gerekiyor. Azim gerekiyor ve bu çok önemli. Buraya gelmek sosyalleşme yönünden de güzel bir şey. Burada çok arkadaş edindim. Hocamızda çok güzel öğretiyor. Zamanımız güzel geçiyor. Etkinliklerimiz ve konserlerimiz oluyor. Üniversiteden öğrencilerle birlikte burada çalmakta farklı oluyor. Güzel şeyler yaşadık güzel şeyler yaptık. İyi ki geldim çokta memnunum" dedi.
"Bağlama benim için bir dost, bir arkadaş"
Bağlamanın bir dost, bir arkadaş ve bir yaren olduğunu söyleyen 52 yaşındaki kursiyerlerden Oya Duran, bağlama çalarak hayata bağlandığını ve kopamadığını belirtti.
Böyle bir yeteneği olan ya da olmayan herkesin bir şekilde bu sosyal etkinliklere katılmasını tavsiye eden Duran, "Bu etkinlikler sayesinde Hem sosyal çevre oluyor, değişik insanlar tanıyorsunuz. Boş zamanlarımız güzel şekilde ve dolu dolu geçiyor. Türküleri çalarken duygulanıyoruz ama bu anlatılmaz yaşanır. Hissederek çalan zaten duygulanır hissetmeyen çalamaz, o hissi karşıya veremez. Türküleri zaten çok seviyorum. Eşim çalarken bende ona özeniyordum. Çocuğuma teşvik amaçlı kursa geldim sonrasında çalmayı öğrendikçe keyif aldım ve devam ettim" dedi.
’Kadının Teli’ Projesi’nde yer alan kursiyerler, 23 Mayıs Pazartesi Halk Eğitim Merkezi’nde gerçekleştirilecek ’Edirne Bağlama Günleri’ konserinde sahne alarak ilk kez izleyicileriyle buluşacaklar.