En çok güven TSK ve polise
Kurumlara olan güven hızla azalırken, yargı en dipte yer alıyor.
ASAL Araştırma’nın son anketine göre, Türkiye’de kurumlara güven hızla azalıyor; en çok güvenilen kurumlar TSK ve polis olurken, yargıya olan güven en dip seviyede.
Kurumsal güven dibe vurdu
ASAL Araştırma ve Danışmanlık’ın Ağustos 2024’te gerçekleştirdiği anket, Türk halkının çeşitli kurumlara duyduğu güvenin hızla azaldığını ortaya koydu. 26 ilde 2.000 kişinin katılımıyla yapılan bu çalışma, özellikle yargı, siyaset ve medya gibi kurumlara duyulan güvenin dibe vurduğunu gösteriyor. Ankete katılanların yüzde 19,7’si en çok Türk Silahlı Kuvvetleri’ne (TSK), yüzde 16,5’i ise polise güvendiğini belirtirken, siyasetçilere ve yargıya olan güven oldukça düşük seviyelerde kaldı.
En çok güvenilen kurumlar: TSK ve polis
Ankette, TSK ve polis, halkın en çok güven duyduğu iki kurum olarak öne çıktı. Yüzde 19,7 ile TSK, halkın en güvenilir bulduğu kurum olurken, polisi güvenilir bulanların oranı ise yüzde 16,5 olarak belirlendi. Bu oranlar, güvenilirlik konusunda diğer kurumların oldukça gerisinde kaldığını gösteriyor. Halkın, özellikle güvenlik güçlerine duyduğu güvenin devam ettiği gözlemleniyor.
Yargıya ve siyasete güven zayıfladı
Araştırmaya göre, halkın yargıya duyduğu güven, son yılların en düşük seviyesine ulaştı. Adalet sistemi ve yargı organlarına güvenin azalması, hukuk devleti ilkesine yönelik endişeleri artırırken, siyaset kurumuna duyulan güven de oldukça düşük seviyelerde seyrediyor. Ankete katılanların önemli bir kısmı, siyasetçilere karşı derin bir güvensizlik içinde olduğunu ifade ediyor.
Medya da güven kaybediyor
Medya da güven erozyonuna uğrayan kurumlardan biri oldu. Ankete katılanlar, medyanın tarafsız ve güvenilir olmadığını düşünerek, haber kaynaklarına olan güvenlerini kaybetti. Medyaya olan bu güven kaybı, bilgiye erişim ve haberlerin doğruluğu konusunda halkta ciddi şüphelere yol açıyor.
Hiçbir kuruma güvenmeyenlerin oranı artıyor
Ankette dikkat çeken bir diğer bulgu ise, hiçbir kuruma güvenmediğini belirten katılımcıların oranının yüzde 30,8’e yükselmesi oldu. Bu oran, Türkiye’de genel bir güven krizinin yaşandığını ve halkın büyük bir kısmının hiçbir kuruma güvenmediğini gözler önüne seriyor. Kurumsal güvenin bu denli sarsılması, gelecekte toplumun devlete ve çeşitli kurumlara olan ilişkisini olumsuz yönde etkileyebilir.