İç güvenlik alanında düzenlemeler içeren kanunun tam metni
Dahiliye Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un maddeleri nelerdir? Sorunun cevabı haberimizde.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu'nda, iç güvenlik alanında önemli değişiklikler içeren kanun teklifi 21 Kasım 2024'te kabul edildi. Dahiliye Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, onay için 22 Kasım'da Cumhurbaşkanlığına gönderildi.
Kanunun tam metnini vermeden önce küçük bir özet haber sunuyoruz...
Yasayla birlikte, güvenlik politikalarında köklü değişiklikler yapılırken, cezai yaptırımlar sertleştirildi ve güvenlik güçlerinin yetkileri genişletildi. Yeni düzenlemeler, ceza ve güvenlik önlemlerinin yanı sıra, kamu güvenliğini artırmak için çeşitli yeni hükümler içeriyor.
Bakanlıklar arası işbirliği ile geliştirilen iç güvenlik reformunun önemli maddelerinden biri, yetkisiz çakar ve tepe lambası kullanımına dair cezaların artırılması oldu. Yeni yasal düzenlemeye göre, bu tür yasa dışı kullanım için verilen ceza 96 bin liraya kadar çıkacak. Ayrıca, ruhsatsız silah taşıyan, satan veya bulunduranlara uygulanan hapis cezaları da sertleştirildi; ceza aralığı 2 yıl ile 4 yıl arasında belirlendi.
Güvenlik güçlerinin yetkilerini güçlendiren bir diğer önemli madde, yeterli şüphe durumunda bekçilere kişiyi elle arama yetkisi verilmesi oldu. Bu düzenleme ile toplumun güvenliği daha etkin bir şekilde sağlanması hedefleniyor.
Dahiliye Memurları Kanunu’nda yapılan değişiklikle, kaymakam adaylarının eğitim şartları yenilendi ve kamu yönetimi, hukuk, maliye gibi bölümlerde lisans eğitimi almış olmaları ve yüksek lisans yapmaları gerekecek. Bu düzenleme ile idarecilerin niteliği arttırılmaya çalışılacak.
Yeni düzenlemeyle ayrıca, emniyet teşkilatında üstün başarı gösteren personele İçişleri Bakanı tarafından madalyalar verileceği belirtildi. Öne çıkan madalyalar arasında, "Emniyet Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası" ve "Emniyet Şeref Madalyası" bulunuyor.
Ateşli silahların kullanımına yönelik yeni cezalar da getirildi. Artık silah parçalarını taşımak, bulundurmak veya satmak da cezai yaptırımlar gerektirecek. Silah parçalarının sayısı ve niteliğine göre cezalar 2 yıldan 8 yıla kadar değişebilecek.
Ayrıca, araç kiralama şirketleri için de önemli bir düzenleme yapıldı. Kiralanan araçların kimlik bilgileri ve konum bilgileri, yetkililere anlık olarak bildirilecek ve GPS cihazı bulundurulması zorunlu hale getirilecek. Bu kurallara uymayan şirketlere yüksek cezalar kesilecek.
Sahil Güvenlik ve Jandarma personeline de üstün başarı ödülleri verilecek. Bu ödüller, güvenlik hizmetlerinde gösterilen cesaret ve üstün hizmetler için takdim edilecek.
Dernek lokallerine dair yeni düzenlemeler de getirildi. Artık derneklerin açacağı lokaller, yalnızca mülki idare amirinin izniyle yapılabilecek ve denetimler sıkılaştırılacak.
Sözleşmeli subaylar ve astsubaylarla ilgili olarak, eşitsizliğe yol açan durumlar ortadan kaldırılacak ve güvenlik sektöründe daha adil bir yapının kurulması sağlanacak.
Yabancıların Türkiye’deki ikamet izni başvuruları ile sınır dışı etme kararları için de yeni düzenlemeler getirildi. Sınır dışı başvuruları, 7 gün içinde idare mahkemelerine yapılacak ve sonuçlar 15 gün içinde kesinleştirilecek.
Bu düzenlemeler, iç güvenlik politikalarını güçlendirirken, aynı zamanda cezai yaptırımların artırılması ve güvenlik güçlerinin yetkilerinin genişletilmesiyle toplumun güvenliğini sağlamayı amaçlıyor.
Kanunun tam metni:
DAHİLİYE MEMURLARI KANUNU VE BAZI KANUNLAR İLE 375 SAYILI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMEDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN
Kanun No. 7533
Kabul Tarihi: 21/11/2024
MADDE 1- 9/6/1930 tarihli ve 1700 sayılı Dahiliye Memurları Kanununun 2 nci maddesinin mülga (B) fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“B) Kaymakam aday adaylarının yurt içindeki üniversitelerin veya diploma denkliği Yükseköğretim Kurulu tarafından onaylanmış olmak kaydıyla yabancı üniversitelerin en az dört yıllık lisans eğitimi veren fakültelerinin uluslararası ilişkiler, siyaset bilimi, kamu yönetimi, iktisat, işletme, maliye, finans, ekonometri, çalışma ekonomisi ve endüstri ilişkileri bölümlerinden veya bu bölümlerden herhangi birinin müfredatında yer alan derslerin en az yüzde seksenine sahip olan diğer bölümlerden ya da hukuk fakültelerinden mezun olmaları veya üniversitelerin mühendislik fakülteleri ile tarih, sosyoloji, halkla ilişkiler ve tanıtım, psikoloji bölümlerinden veya bu bölümlerden herhangi birinin müfredatında yer alan derslerin en az yüzde seksenine sahip olan diğer bölümlerden en az dört yıllık lisans eğitimi yapmış ve uluslararası ilişkiler, siyaset bilimi, kamu yönetimi, hukuk, maliye ve iktisat alanlarında tezli lisansüstü eğitimini tamamlamış olmaları gerekir.”
MADDE 2- 1700 sayılı Kanunun 3 üncü maddesinin (A) fıkrasının ikinci paragrafına “adaylarının” ibaresinden sonra gelmek üzere “mesleğe alınma ve” ibaresi eklenmiş ve (B) fıkrasının birinci paragrafı aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“En az üç yıl kaymakamlık yapmış olanlardan Cumhurbaşkanınca üst kademe kamu yöneticisi kadrolarına atananlar ile ilgili mevzuatına göre Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi kadrolarına atananlar ve belediye başkanlığı, belediye başkan yardımcılığı, büyükşehir belediyesi teşkilatında genel sekreterlik, büyükşehir belediyesi bağlı kuruluşlarında genel müdürlük kadrolarına seçilen veya atananların bu görevlerdeki hizmet süreleri Mülki İdare Amirliği Hizmetleri Sınıfında geçmiş sayılır.”
MADDE 3- 1700 sayılı Kanunun ek 3 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “İçişleri Bakanlığı Encümenince her yıl kasım ayında” ibaresi “her yıl en fazla iki defa İçişleri Bakanlığı tarafından” şeklinde, ikinci fıkrasında yer alan “Bakanlık Encümeni” ibaresi “İçişleri Bakanlığı” şeklinde değiştirilmiş, “Encümen” ibaresi madde metninden çıkarılmış, “verir” ibaresi “verilir” şeklinde, üçüncü fıkrasında yer alan “itibaren iki yılda bir tekrar birinci sınıf incelemesine tâbi tutulurlar” ibaresi “sonra yapılacak ilk değerlendirmede tekrar birinci sınıf incelemesine tâbi tutulabilirler” şeklinde değiştirilmiş ve “ve Encümen çalışmasına” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
MADDE 4- 1700 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
“EK MADDE 7- İl valilerinden veya il valiliği yapmış olanlardan İçişleri Bakanlığı merkez teşkilatı ile bağlı, ilgili ve ilişkili kuruluşlarında genel müdür kadrosunun dengi kadrolara atananların mali hakları, atandıkları kadrolarda bulunmaları kaydıyla, fiilî çalışmaya bağlı ödemeler hariç olmak üzere il valisine ait ödeme unsurları esas alınarak verilmeye devam edilir.”
MADDE 5- 4/6/1937 tarihli ve 3201 sayılı Emniyet Teşkilât Kanununun 86 ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan “1475 sayılı Nakdi Tazminat Kanunu” ibaresi “2330 sayılı Kanun” şeklinde değiştirilmiş, maddeye birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, mevcut ikinci fıkrasının birinci cümlesi yürürlükten kaldırılmış ve mevcut dördüncü fıkrasında yer alan “verilen” ibaresinden sonra gelmek üzere “madalya ve” ibaresi eklenmiştir.
“Emniyet Genel Müdürlüğü personelinden kendisine tevdi edilen görevleri cesaret, feragat, kahramanlık veya üstün başarı ile yerine getirenlere İçişleri Bakanı tarafından aşağıda isimleri yazılı madalyalar verilebilir:
A) Emniyet Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası,
B) Emniyet Şeref Madalyası,
C) Emniyet Üstün Hizmet Madalyası.”
MADDE 6- 3201 sayılı Kanunun 90 ıncı maddesine “Polis Bakım ve Yardım Sandığı” başlığı eklenmiş, birinci ve ikinci fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve dördüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Bu maddede yazılı sosyal yardımları üyelerine sağlamak üzere Polis Bakım ve Yardım Sandığı kurulmuştur. Sandık üyeleri, Emniyet Teşkilatı mensupları ile üyelikleri devam etmekte iken emekli olup katılım payını Sandıkta bırakanlardan oluşur.
Sandık, üyeleri ile arasındaki ilişkilerde kamu hukuku, diğer tüm iş ve işlemlerinde özel hukuk hükümlerine tabi olup mali ve idari bakımdan özerk ve tüzel kişiliği haiz bir teşekküldür. Sandığın gelirleri; üyelik aidatları, katılım payı, bu aidat ve katılım paylarının nemalandırılması için yapılan her türlü yatırım ve faaliyetten elde edilen gelirler ile bağış ve yardımlardan oluşur. Üyelik aidatı, emeklilik keseneğine esas aylık tutarının veya prime esas kazanç tutarının yüzde dokuzudur. Sandık Genel Kurulu bu oranı beş puana kadar artırmaya veya azaltmaya yetkilidir.”
“28/12/2018 tarihinden önce Emniyet Teşkilatı kadrosunda göreve başlayanlardan Teşkilattaki görevi devam edenler Sandığa üye olabilirler. Bu üyelerin Sandığa girişlerinden itibaren üç yıl geçtikten sonra nemalar dahil aidatlarını alarak ayrılabilmeleri mümkündür. Ancak üyelikten çıkanlar bir daha Sandık üyeliğine kabul edilmezler.
Sandığın Emniyet Teşkilatı mensubu olan üyelerine veya ölümleri halinde mirasçılarına emeklilik yardımı, maluliyet yardımı ve ölüm yardımı; emekli olan üyelerine ise katılım payı kâr payı ve ölüm yardımı yapılır.
Sandığın organları, kurul üyelerinin ne suretle ve hangi esaslar dairesinde tespit edileceği, seçimler, görevleri, üyeliğe giriş, aidat, katılım payı, ortaklıktan ayrılma ve ortaklığın dondurulması, yapılacak kesintiler, yardımlar ve katılım payı kâr payı, Sandığın gelirleri ve mevcutlarının işletilmesi ve yapılacak sosyal hizmetler, denetim ve soruşturma, hesap yılı, bütçe, safi kârın dağılımı ve yapacağı hizmetlere ilişkin diğer usul ve esaslar Cumhurbaşkanı tarafından çıkarılan yönetmelik ile belirlenir.”
MADDE 7- 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silâhlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunun 1 inci maddesinin birinci fıkrasına “mermilerinin” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya bu silahlara ait namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaların” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 8- 6136 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan “olanların” ibaresinden sonra gelmek üzere “, gazilerin” ibaresi, “şehitlerin” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve gazilerin” ibaresi ve fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Bu Kanun hükümlerine göre armağan edilen silahlar için kişilere bulundurma veya taşıma izni veren kayıt ve belgelerde süre kaydı aranmaz.”
MADDE 9- 6136 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin üçüncü fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiştir.
“Ayrıca, bu Kanun hükümlerine göre armağan edilen silahlar için kişilere bulundurma veya taşıma izni veren kayıt ve belgeler, her türlü vergi, resim ve harçtan muaftır.”
MADDE 10- 6136 sayılı Kanunun 9 uncu maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“İkinci kez silahı çalınan veya silahını ikinci kez kaybedenlere, yeni silah müracaatlarında tek bir silah için taşıma veya bulundurma izni verilebilir. Bu silahın devri halinde yeniden taşıma veya bulundurma izni verilebilir. Ruhsat sahiplerinin kayıp veya çalıntı olmayan silahlarına ait ruhsatlarının yenilenmesi bu fıkra kapsamında değerlendirilmez.
Üçüncü kez silahı çalınan veya silahını üçüncü kez kaybedenlerin silah vesikası geri alınır ve bu kişilere fiil tarihinden itibaren beş yıl geçmedikçe silah bulundurma ve taşıma izni verilmez. Fiil tarihinden beş yıl geçtikten sonra bu kişilerin yeni silah müracaatlarında tek bir silah için taşıma veya bulundurma izni verilebilir.”
MADDE 11- 6136 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci fıkrasında yer alan “silahlarla bunlara ait mermileri” ibaresi “silahları, bunlara ait mermileri veya bunlara ait namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaları” şeklinde değiştirilmiş, “veya mermileri” ibaresinden sonra gelmek üzere “ya da namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaları” ibaresi eklenmiş, dördüncü fıkrasında yer alan “otomatik veya dürbünlü” ibaresi “otomatik, dürbünlü, susturuculu veya hedef noktalayıcı aparat takılı” şeklinde değiştirilmiş, “her türlü mermilerin” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaların” ibaresi ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Kurusıkı tabir edilen ses veya gaz fişeği ya da benzerlerini atabilen silahı, teknik özelliklerinde değişiklik yaparak bu Kanun hükümlerine tabi silah haline dönüştürmek eylemi, 5201 sayılı Kanun hükümleri dışında yapılmış üretim olarak kabul edilir ve bu madde hükümlerine göre cezalandırılır. Dönüştürülen silahın sayı ve nitelik bakımından vahim olmaması halinde verilecek ceza üçte birinden yarısına kadar indirilir.”
MADDE 12- 6136 sayılı Kanunun 13 üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan “ateşli silahlarla bunlara ait mermileri” ibaresi “ateşli silahları, bunlara ait mermileri veya bunlara ait namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaları ya da ses veya gaz fişeği atabilen silah iken bu Kanun hükümlerine tabi silah vasfına dönüştürülen silahları” şeklinde, “bir yıldan üç yıla kadar hapis ve otuz günden yüz” ibaresi “iki yıldan dört yıla kadar hapis ve yüz günden beşyüz” şeklinde, ikinci fıkrasında yer alan “silâh veya mermilerin” ibaresi “silahın, mermilerin veya namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaların” şeklinde değiştirilmiş, üçüncü fıkrasına “mermilerinin” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaların” ibaresi eklenmiş, “iki yıla kadar hapis ve yirmibeş günden yüz” ibaresi “üç yıla kadar hapis ve yüz günden beşyüz” şeklinde değiştirilmiş, dördüncü fıkrasına “mermilerin” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya bunlara ait namlu, sürgü, gövde, çerçeve, silindir, mekanizma başı, çıkarıcı, tırnak, ateşleme iğnesinden oluşan ana veya balistik önemi haiz parçaların” ibaresi eklenmiş, “yüz” ibaresi “otuz günden beşyüz” şeklinde, beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve maddeye aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Bu madde kapsamındaki bulundurma ve taşıma fiilinin; vefat, sağlık durumu, mahkûmiyet, müsadere, satın alma veya devir nedeniyle yapılan ruhsatlandırma ya da ruhsat yenileme işlemlerinde bu Kanunda düzenlenen yükümlülüklere aykırı davranılarak işlenmesi halinde onbin Türk Lirasından yirmibeşbin Türk Lirasına kadar idari para cezasına hükmolunur.”
“Nakil izin belgesi almaksızın, bulundurma izni verilen silahını mesken veya işyeri değişikliği nedeniyle nakledenler hakkında onbin Türk Lirasından yirmibeşbin Türk Lirasına kadar idari para cezasına hükmolunur.
Bu madde hükümlerine göre idari para cezası vermeye mülki idare amiri yetkilidir.”
MADDE 13- 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun eki (I) sayılı Ek Gösterge Cetvelinin “I- Genel İdare Hizmetleri Sınıfı” bölümünün (f) bendinde yer alan “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Başkan Yardımcısı,” ibaresi çıkarılmış, (d) bendinde yer alan “Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkan Yardımcısı,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı Başkan Yardımcısı,” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 14- 27/7/1967 tarihli ve 926 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetleri Personel Kanununun 79 uncu maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “nasbedilenlerin,” ibaresinden sonra gelmek üzere “ilk defa astsubay olmak için başvuru yaptıkları tarihteki öğrenim süreleri itibarıyla” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 15- 18/1/1972 tarihli ve 1512 sayılı Noterlik Kanununun 199 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan “noterliğin bulunduğu yer valiliği” ibaresi “herhangi bir il veya ilçenin en büyük mülki amiri” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 16- 26/6/1973 tarihli ve 1774 sayılı Kimlik Bildirme Kanununun ek 3 üncü maddesinin birinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, maddeye bu fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, maddenin mevcut ikinci fıkrasında yer alan “Araç” ibaresinden sonra gelmek üzere “, gemi/deniz aracı” ibaresi eklenmiş ve mevcut üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“Araç, gemi/deniz aracı kiralama faaliyeti yürüten gerçek ve tüzel kişilere ait işletmenin sorumlu işletmecileri ve yöneticileri, kiralanan araç bilgileri ile aracı, gemi/deniz aracını kiralayanların kimlik bilgileri ve kira sözleşmesi ile buna ilişkin tüm bilgi, belge ve kayıtları usulüne uygun şekilde bilgisayarda tutmak, genel kolluk kuvvetlerinin her an incelemelerine hazır bulundurmak, bilgisayar terminallerini genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine bağlamak ve kiralayan şahıs ile kiralanan araç bilgilerini araç teslimi esnasında genel kolluk kuvvetlerine sistem üzerinden anlık olarak bildirmek ve kiralanan araçlarda GPS cihazı (küresel uydu navigasyon sistemi) bulundurarak, araçlara ait konum bilgisine ilişkin kayıtları üç yıl saklamak zorundadırlar. Ancak araç kiralayanın kamu kurum veya kuruluşu olması hâlinde sadece kamu kurum veya kuruluşuyla yapılan sözleşme ile araç bilgileri sisteme kaydedilir.”
“Genel kolluk kuvvetleri tarafından tutulan verilerden şahısların devam eden aktif araç kiralamasının olup olmadığı bilgisi araç kiralama faaliyeti yürüten gerçek ve tüzel kişilere ait işletmelerle paylaşılır.”
“Birinci fıkrada belirtilen bilgi, belge ve kayıtları bilgisayarda tutmayanlara, bilgisayar terminallerini genel kolluk kuvvetlerinin bilgisayar terminallerine bağlamayanlara, gerçeğe aykırı kayıt tutan veya bilgi verenlere, kiralanan araçlarda GPS cihazı bulundurmayanlara ve araçlara ait konum bilgisine ilişkin kayıtları saklamayanlara doksan dokuz bin sekiz yüz doksan altı Türk Lirası, ilgili bilgi, belge ve kayıtları genel kolluk kuvvetlerinin incelemelerine hazır bulundurmayanlara, kiralayan şahıs ile kiralanan araç bilgilerini araç teslim edilmeden genel kolluk kuvvetlerine sistem üzerinden anlık olarak bildirmeyenlere kırk dokuz bin dokuz yüz otuz sekiz Türk Lirası idari para cezası, mülki idare amirlerince verilir. Bu maddede sayılan fiillerin işlendiği takvim yılı içinde tekrarı halinde en son kesilen para cezasının iki katı uygulanır. Ayrıca sayılan fiillerin işlendiği takvim yılı içinde dördüncü defa işlenmesi halinde işletme ruhsatları iptal edilir. Bu Kanuna göre verilen idari para cezaları tebliğinden itibaren bir ay içinde ödenir. İşlenen bir suçun gizlenmesi amacıyla bilgilerin yok edilmesi halinde işletme ruhsatı iptal edilir. Bu fıkraya göre idari yaptırımların uygulanması ceza soruşturması ve kovuşturması yapılmasına engel değildir.”
MADDE 17- 9/7/1982 tarihli ve 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kanununun 19 uncu maddesine birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, mevcut ikinci fıkrasının birinci cümlesi yürürlükten kaldırılmış ve mevcut üçüncü fıkrasında yer alan “verilen” ibaresinden sonra gelmek üzere “madalya ve” ibaresi eklenmiştir.
“Sahil Güvenlik Komutanlığı personelinden kendisine tevdi edilen görevleri cesaret, feragat, kahramanlık veya üstün başarı ile yerine getirenlere İçişleri Bakanı tarafından aşağıda isimleri yazılı madalyalar verilebilir:
a) Sahil Güvenlik Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası,
b) Sahil Güvenlik Şeref Madalyası,
c) Sahil Güvenlik Üstün Hizmet Madalyası.”
MADDE 18- 2692 sayılı Kanunun 21 inci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Ertelenmiş, seçenek yaptırımlara çevrilmiş, affa uğramış veya 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; Devletin güvenliğine karşı suçlar, Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, milli savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk, zimmet, irtikap, rüşvet, iftira, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olan veya bu suçlardan haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilen ya da kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına mahkûm olan Sahil Güvenlik Komutanlığında görevli subay ve astsubayların Sahil Güvenlik Komutanlığıyla ilişikleri İçişleri Bakanının onayı ile kesilir.”
MADDE 19- 2692 sayılı Kanunun ek 4 üncü maddesine üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Kiraya verilen veya üçüncü şahıslara işlettirilen kısımları hariç olmak üzere kantinlerin elektrik, su ve yakacak giderleri genel bütçeden karşılanır.”
MADDE 20- 2692 sayılı Kanunun ek 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş ve dördüncü fıkrasında yer alan “astsubay ve sözleşmeli astsubay statüsündeki personelin” ibaresi “astsubay, sözleşmeli astsubay ve öğrenciler ile bunların adaylarının” şeklinde değiştirilmiştir.
“Durumları birinci fıkra hükümlerine uyanlardan mecburi hizmetle yükümlü olduğu süre içinde istifa edenler veya sağlık sebebi hariç her ne suretle olursa olsun ilişiği kesilenler, Sahil Güvenlik Komutanlığı tarafından belirlenen; öğrenci, subay ve/veya astsubay nasbedildikten sonra kendilerine yapılan öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının iki katını, 21 inci madde kapsamında ilişiği kesilenler ile 31/1/2018 tarihli ve 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun kapsamında meslekten veya Devlet memurluğundan çıkarılanlar ise belirlenen masrafların dört katını yükümlülük sürelerinin eksik kalan kısmı ile orantılı olarak kanunî faizi ile birlikte tazminat olarak öderler.”
MADDE 21- 10/3/1983 tarihli ve 2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanununun 13/A maddesinin ondördüncü fıkrasına birinci cümlesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki cümle, onbeşinci fıkrasına aşağıdaki cümle eklenmiş, onaltıncı fıkrasının üçüncü cümlesinde yer alan “21/6/1927 tarihli ve 1111 sayılı Askerlik Kanunu” ibaresi “25/6/2019 tarihli ve 7179 sayılı Askeralma Kanunu” şeklinde, beşinci ve altıncı cümleleri aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, fıkraya aşağıdaki cümle eklenmiş, onyedinci fıkrasının (a) bendinde yer alan “ahlak” ibaresi “disiplin” şeklinde değiştirilmiş ve maddeye onyedinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“Bu fıkra kapsamında olanlardan temel askerlik veya kolluk eğitimine alınanlar, yemin ettikten itibaren subay veya astsubay nasbedilinceye kadar geçecek süre içinde kendilerine yapılan masrafları kanuni faiziyle birlikte tazminat olarak ödemek suretiyle istifa edebilirler.”
“Bu fıkra kapsamında olan öğrenciler için yeterlilik sınavı şartı aranmaz ve bu öğrencilerin teğmenliğe veya astsubay çavuşluğa nasıp tarihleri mezuniyet tarihidir.”
“Subay veya astsubay nasbedilmek üzere lisans veya önlisans eğitimi yapanlar (yabancı uyruklular hariç) eğitime başladıklarının ilk eğitim-öğretim yılının son gününe kadar öğretim masraflarının iki katını kanuni faizi ile birlikte tazminat olarak ödemek suretiyle istifa edebilirler. Bu fıkra kapsamında olanlar öğrenim gördükleri bölümleri/programları veya okumakta oldukları yükseköğretim kurumlarını değiştiremezler veya yatay geçiş yapamazlar.”
“Ancak Akademide eğitim alan öğrencilerden meslek yüksek okulunda eğitim görenler, Akademi senatosu tarafından belirlenen dikey geçiş koşulları ve esaslarına göre fakülteye dikey geçiş yapabilirler.”
“Subay veya astsubay nasbedilmek üzere lisans veya önlisans eğitimi yapanlardan (yabancı uyruklular hariç) sağlık sebebi hariç öğrenciliği sona erdirilenler, kendilerine yapılmış olan öğretim masraflarını hesaplanacak tutarın iki katını, disiplinsizlik nedeniyle ilişiği kesilenler dört katını kanuni faizi ile birlikte tazminat olarak ödemek zorundadırlar.
Akademide önlisans, lisans, lisansüstü eğitimi veya eğitim merkezlerinde subay ve astsubay nasbedilmek üzere eğitim alan şehit veya vazife malulü eş veya çocukları, akademik başarısızlık sebebiyle ilişiklerinin kesilmesi hallerinde tazminat yükümlülüğünden muaf tutulurlar.”
MADDE 22- 2803 sayılı Kanunun ek 8 inci maddesine üçüncü fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Kiraya verilen veya üçüncü şahıslara işlettirilen kısımları hariç olmak üzere kantinlerin elektrik, su ve yakacak giderleri genel bütçeden karşılanır.”
MADDE 23- 2803 sayılı Kanunun ek 9 uncu maddesinin başlığı “Madalyalar ve nakdî ödül” şeklinde değiştirilmiş, birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiş, mevcut ikinci fıkrasının birinci cümlesi yürürlükten kaldırılmış ve mevcut üçüncü fıkrasına “verilen” ibaresinden sonra gelmek üzere “madalya ve” ibaresi eklenmiştir.
“Jandarma Genel Komutanlığı personelinden kendisine tevdi edilen görevleri cesaret, feragat, kahramanlık veya üstün başarı ile yerine getirenlere İçişleri Bakanı tarafından aşağıda isimleri yazılı madalyalar verilebilir:
a) Jandarma Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası,
b) Jandarma Şeref Madalyası,
c) Jandarma Üstün Hizmet Madalyası.”
MADDE 24- 2803 sayılı Kanunun ek 14 üncü maddesinin ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde ve dördüncü fıkrasında yer alan “ile uzman jandarma statüsündeki personelin” ibaresi “, uzman jandarma ve öğrenciler ile bunların adaylarının” şeklinde değiştirilmiştir.
“Durumları birinci fıkra hükümlerine uyanlardan mecburi hizmetle yükümlü olduğu süre içinde istifa edenler veya sağlık sebebi hariç her ne suretle olursa olsun ilişiği kesilenler, Jandarma Genel Komutanlığı tarafından belirlenen; öğrenci, subay ve/veya astsubay nasbedildikten sonra kendilerine yapılan öğrenim, eğitim ve yetiştirme masraflarının iki katını, 15 inci madde kapsamında ilişiği kesilenler ile 31/1/2018 tarihli ve 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanun kapsamında meslekten veya Devlet memurluğundan çıkarılanlar ise belirlenen masrafların dört katını yükümlülük sürelerinin eksik kalan kısmı ile orantılı olarak kanuni faizi ile birlikte tazminat olarak öderler.”
MADDE 25- 13/10/1983 tarihli ve 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 26 ncı maddesinin beşinci fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiş, maddeye bu fıkradan sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra, mevcut yedinci fıkrasına aşağıdaki cümle ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Bu maddenin birinci fıkrası hükmüne uymayan sürücüler ile üçüncü fıkrasına göre çıkarılacak yönetmelik hükümlerine aykırı davranan sürücülere 690 Türk lirası trafik idari para cezası uygulanır. İkinci fıkra hükümlerine uymayan sürücülere ise 96.000 Türk lirası trafik idari para cezası uygulanarak sürücü belgeleri otuz gün süreyle geri alınır ve araç otuz gün süre ile trafikten menedilir. İkinci fıkra hükümlerinin son ihlalin gerçekleştiği tarihten geriye doğru bir yıl içinde iki veya daha fazla kez ihlal edilmesi halinde sürücülere her seferinde 192.000 Türk lirası trafik idari para cezası uygulanarak sürücü belgeleri altmış gün süreyle geri alınır ve araç altmış gün süre ile trafikten menedilir. Sürücü, aynı zamanda araç sahibi değilse, ayrıca, tescil plakasına da aynı miktar için ceza tutanağı düzenlenir.”
“Bu maddenin ikinci fıkrasına göre çıkarılan yönetmelikte belirtilen araçlarda; ışıklı ve sesli uyarı işaretlerinin takılacağı yerlerin dışında bulundurulması ve kullanılması durumunda sürücülere 96.000 Türk lirası trafik idari para cezası uygulanır. Son ihlalin gerçekleştiği tarihten geriye doğru bir yıl içinde iki veya daha fazla kez ihlal edilmesi halinde sürücülere her seferinde 192.000 Türk lirası trafik idari para cezası uygulanarak sürücü belgeleri otuz gün süreyle geri alınır ve araç otuz gün süre ile trafikten menedilir.”
“Ayrıca ikinci fıkra kapsamındaki cihazlara mülki amir tarafından el konulur ve mülki amir tarafından mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilir.”
“Sürücü belgesi geri alma işlemleri bu Kanunun 6 ncı maddesinde sayılan görevliler tarafından yapılır. Altmış gün süre ile sürücü belgesi geri alınanların sürücü belgeleri psiko-teknik değerlendirme ve psikiyatri uzmanının muayenesinden geçirilerek sürücü belgesi almasına mâni hâli olmadığının anlaşılması halinde iade edilir. Bu madde kapsamında geri alınan sürücü belgeleri bu Kanun kapsamında verilen trafik idari para cezalarının tamamının tahsil edilmiş olması şartıyla iade edilir.”
MADDE 26- 2918 sayılı Kanunun ek 18 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin ikinci cümlesine “Emniyet Genel Müdürlüğü” ibaresinden sonra gelmek üzere “ve Jandarma Genel Komutanlığı” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 27- 13/6/2001 tarihli ve 4678 sayılı Türk Silâhlı Kuvvetlerinde İstihdam Edilecek Sözleşmeli Subay ve Astsubaylar Hakkında Kanunun 12 nci maddesinin dördüncü fıkrasının ikinci cümlesine “muvazzaf astsubaylığa geçirilenlerin ise” ibaresinden sonra gelmek üzere “sözleşmeli astsubay olmak için başvuru yaptıkları tarihteki öğrenim süreleri itibarıyla” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 28- 10/6/2004 tarihli ve 5188 sayılı Özel Güvenlik Hizmetlerine Dair Kanunun 10 uncu maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “veya hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş” ibaresi madde metninden çıkarılmış, bendin (2) numaralı alt bendine “mahkûm olmamak” ibaresinden sonra gelmek üzere “veya bu suçlardan hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmemiş olmak” ibaresi eklenmiş, (3) numaralı alt bendinde yer alan “Anayasal düzene” ibaresi “Devletin güvenliğine, anayasal düzene” şeklinde değiştirilmiş ve “soruşturma veya” ibaresi madde metninden çıkarılmıştır.
MADDE 29- 4/11/2004 tarihli ve 5253 sayılı Dernekler Kanununun 2 nci maddesinin birinci fıkrasına aşağıdaki bent eklenmiştir.
“j) Lokal: Derneklerin tüzüklerindeki amaçları gerçekleştirmek üzere mülki idare amiri izni ile açılan, üyelerinin bir araya geldiği sosyal mekânı,”
MADDE 30- 5253 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin birinci fıkrasının ikinci cümlesi yürürlükten kaldırılmıştır.
MADDE 31- 5253 sayılı Kanuna 26 ncı maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Dernek lokallerinin açılması ve işletilmesi
MADDE 26/A- En az bir yıldan beri faaliyette bulunan dernekler lokal açabilirler. Federasyon ve konfederasyonlarda bu şart aranmaz. Çocuk dernekleri lokal açamaz.
Patlayıcı, parlayıcı ve yanıcı gibi tehlikeli maddeler üretilen, satılan, kullanılan ve depolanan yerlerde, öğretim kurumlarında, ibadethanelerde, öğretim kurumlarına ve ibadethanelere yüz metreden yakın mesafe içinde, öğrenci yurtlarının bulunduğu binalarda, itfaiye ve ambulans gibi müdahale ve yardım hizmetlerinin kolaylıkla ulaşamayacağı yerlerde, binaların ortak kullanılan bağımsız bölümlerinde, sabit veya seyyar olarak kullanılan kara, deniz, hava ve her çeşit taşıma araçlarında lokal açılamaz. Lokallerin açılmasına ilişkin usuller yönetmelikle düzenlenir.
Lokalin hangi derneğe ait olduğunu belirten tabelanın dışarıdan ilk bakışta görülebilecek bir yere asılması zorunludur. Dernek lokallerinde bir sorumlu müdür bulunur. Dernek lokallerine mülki idare amiri tarafından alkollü içki izni verilebilmesi için lokalin içkili yer bölgesi içinde bulunması zorunludur. Dernek lokallerinde mülki idare amirinin kararıyla canlı müzik izni verilebilir.
Dernek lokalleri, yönetim kurullarınca hazırlanan yönergeye göre işletilir. Lokallerin işletilmesine ilişkin usuller yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 32- 5253 sayılı Kanuna 26 ncı maddesinden sonra gelmek üzere aşağıdaki madde eklenmiştir.
“Dernek lokallerinin denetimi ve kapatılması
MADDE 26/B- Lokallerin denetimi mülki idare amiri tarafından kamu görevlilerine veya kolluk kuvvetlerine yaptırılır. Lokal denetiminde önceden bildirimde bulunma ve mesai saatleri içinde yapılması şartı aranmaz.
Bu Kanuna aykırı faaliyet gösterdiği, kumar oynandığı, alkollü içki sunumuna ilişkin izinler alınmaksızın alkollü içki kullandırıldığı, 24/6/2004 tarihli ve 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında hayvanlara kötü muamelede bulunulduğu, fiziki veya psikolojik acı çektirildiği denetimde yetkilendirilmiş kişiler tarafından tespit edilen lokaller mülki idare amiri tarafından otuz günü geçmemek üzere geçici süreyle faaliyetten men edilir.
Lokallerde 5237 sayılı Kanun kapsamında kumar oynanması için yer ve imkan sağlanmasının, uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticaretinin, kullanımının, kullanımının kolaylaştırılmasının, 10/7/1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanuna aykırı silah bulundurulmasının veya satılmasının denetimde yetkilendirilmiş kişiler tarafından tespiti durumunda veya ikinci fıkrada belirtilen fiiller nedeniyle bir yıl içinde üç defa faaliyetten men edilen lokallerde, bu fiiller tekrar işlendiği takdirde lokal açma ve işletme belgesi mülki idare amirince iptal edilir.
Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usuller yönetmelikle düzenlenir.”
MADDE 33- 5253 sayılı Kanunun ek 2 nci maddesinin başlığı “Derneklerin kayıtlarının tutulması ve işlemlerin elektronik ortamda yapılması” şeklinde değiştirilmiş, maddeye birinci fıkrasından önce gelmek üzere aşağıdaki fıkralar ve mevcut birinci fıkrasından sonra gelmek üzere aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“Bu Kanuna ve 4721 sayılı Kanuna göre kurulan derneklerin, 26/3/1987 tarihli ve 3335 sayılı Uluslararası Nitelikteki Teşekküllerin Kurulması Hakkında Kanuna göre kurulan teşekküllerin ve bunlara ait müesseselerin; bunların tabi olduğu kanunlara istinaden elde edilen bilgi ve belgelerin kayıtları İçişleri Bakanlığınca ve mülki idare amirliklerince tutulur. Bu kayıtlar İçişleri Bakanlığınca oluşturulan dernekler kütüğüne kaydedilir.
Türk vatandaşları tarafından yurt dışında kurulan dernek ve diğer kâr amacı gütmeyen kuruluşların kayıtları, ilgili makamlar aracılığıyla İçişleri Bakanlığı tarafından tutulur.”
“Bu maddede belirtilen kuruluşlarca, İçişleri Bakanlığınca belirlenen iş ve işlemler de elektronik ortamda yapılabilir.”
MADDE 34- 4/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 250 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde yer alan “birinci, üçüncü ve beşinci fıkraları” ibaresi “üçüncü fıkrası” şeklinde değiştirilmiştir.
MADDE 35- 4/4/2013 tarihli ve 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanununun 31 inci maddesine aşağıdaki fıkralar eklenmiştir.
“(6) Kısa dönem ikamet izni verilmesine esas olacak taşınmazın niteliği ve değeri Bakanlıkça belirlenir.
(7) Yabancı veya yasal temsilcisi ya da avukatı tarafından, kısa dönem ikamet izni başvurusunun reddi ya da kısa dönem ikamet izninin iptali kararlarına karşı, mahkemeye yapılan başvurularda savunmanın verilmesi veya savunma verme süresinin geçmesiyle dosya tekemmül etmiş sayılır. Davacının gösterdiği adrese tebligat yapılamaması halinde, 6/1/1982 tarihli ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 26 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen süre iki ay olarak uygulanır. Duruşma yapılması mahkemenin takdirine bağlıdır.”
MADDE 36- 6458 sayılı Kanunun 53 üncü maddesinin üçüncü fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(3) Yabancı veya yasal temsilcisi ya da avukatı, sınır dışı etme kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde idare mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvuran kişi, sınır dışı etme kararını veren makama da başvurusunu bildirir. Mahkemeye yapılan başvurularda savunmanın verilmesi veya savunma verme süresinin geçmesiyle dosya tekemmül etmiş sayılır. Davacının gösterdiği adrese tebligat yapılamaması halinde, 2577 sayılı Kanunun 26 ncı maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen süre iki ay olarak uygulanır. Duruşma yapılması mahkemenin takdirine bağlıdır. Başvurular dosyanın tekemmülünden veya ara karar ya da duruşma yapılması gereken hâllerde bunların tamamlanmasından itibaren on beş gün içinde sonuçlandırılır. Mahkemenin bu konuda vermiş olduğu karar kesindir. Yabancının rızası saklı kalmak kaydıyla, dava açma süresi içinde veya yargı yoluna başvurulması hâlinde yargılama sonuçlanıncaya kadar yabancı sınır dışı edilmez.”
MADDE 37- 6458 sayılı Kanuna aşağıdaki ek madde eklenmiştir.
“Göç Vakfı
EK MADDE 2- (1) Türkiye’nin göç yönetiminin geliştirilmesi ve kısa, orta ve uzun vadeli göç politikalarının desteklenmesi amacıyla kurulan ve vakıf senedi 20/6/2024 tarihli ve 32578 sayılı Resmî Gazete’de ilan edilen Göç Vakfı (GÖÇ-VAK), 22/1/2004 tarihli ve 5072 sayılı Dernek ve Vakıfların Kamu Kurum ve Kuruluşları ile İlişkilerine Dair Kanunun 1 inci maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki vakıflara ilişkin hükümlere tabidir.”
MADDE 38- 6458 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.
“GEÇİCİ MADDE 3- Bu maddeyi ihdas eden Kanunla 31 inci ve 53 üncü maddelerde yapılan değişiklikler, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra açılan davalar hakkında uygulanır.”
MADDE 39- 31/1/2018 tarihli ve 7068 sayılı Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Kabul Edilmesine Dair Kanunun 8 inci maddesinin dördüncü fıkrasının (b) bendinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen (5) numaralı alt bendi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“5) Görev sırasında veya dışında kurumun hiyerarşik düzenini bozacak veya amirin ya da üstlerinin otoritesini zedeleyecek şekilde amir ya da üstlerinin eylem veya işlemlerini olumsuz yönde eleştirici nitelikte söz söylemek ya da yazı yazmak.”
MADDE 40- 7068 sayılı Kanunun 29 uncu maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen dördüncü fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“(4) Fiilin hatalı olarak vasıflandırıldığı veya düzeltilebilir bir şekil noksanlığı bulunduğu gerekçeleriyle disiplin cezasının mahkeme tarafından iptal edilmesi durumunda, kararın kesinleştiği tarihteki yetkili disiplin kurulu veya disiplin amiri, kararın tebliğinden itibaren altı ay içinde ceza verme yetki ve sorumluluğu kapsamında yeniden değerlendirme yapar.”
MADDE 41- 11/6/2020 tarihli ve 7245 sayılı Çarşı ve Mahalle Bekçileri Kanununun 2 nci maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen ikinci fıkrası aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiş ve maddeye aşağıdaki fıkra eklenmiştir.
“(2) Polis memuru ve üstü rütbelerde bulunan personel, Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde istihdam edilen çarşı ve mahalle bekçilerinin rütbece üstü, kadro ve kuruluş yönünden bağlı oldukları ve amir olarak yetkilendirilmiş olan diğer personel ise çarşı ve mahalle bekçilerinin amiridir.”
“(3) Subay, astsubay ve uzman jandarma çavuşlar Jandarma Genel Komutanlığı bünyesinde istihdam edilen çarşı ve mahalle bekçilerinin rütbece üstü, kadro ve kuruluş yönünden bağlı oldukları ve amir olarak yetkilendirilmiş olan diğer personel ise çarşı ve mahalle bekçilerinin amiridir.”
MADDE 42- 7245 sayılı Kanunun 3 üncü maddesi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“MADDE 3- (1) Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edileceklerde aşağıdaki niteliklerin bulunması şarttır:
a) Türk vatandaşı olmak.
b) Son başvuru tarihi itibarıyla en az lise veya dengi okul mezunu olmak.
c) Son başvuru tarihi itibarıyla erkek adaylar için askerlik ödevini bitirmiş olmak.
ç) 18 yaşını tamamladıktan sonra yaptırılan yaş düzeltmelerinde düzeltmeden önceki yaş dikkate alınmak şartıyla, sınavın yapıldığı yılın 1 Ocak tarihi itibarıyla 18 yaşını tamamlamış ve 31 yaşından gün almamış olmak.
d) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile;
1) Kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla hapis cezasına mahkûm olmamak.
2) Affa uğramış olsa bile 5237 sayılı Kanunun İkinci Kitap Birinci Kısım Birinci ve İkinci Bölümlerinde tanımlanan suçlar, Devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, millî savunmaya karşı suçlar, Devlet sırlarına karşı suçlar ve casusluk suçları ile yabancı devletlerle olan ilişkilere karşı suçlardan veya zimmet, irtikap, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama, kaçakçılık veya cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar ile uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti, kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak, hayasızca hareketler, müstehcenlik ve fuhuş suçlarından mahkûm olmamak veya bu suçlardan hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmemiş olmak.
e) Kamu haklarını kullanmaktan yoksun bırakılmış olmamak.
f) Silah taşımaya veya silahlı görev yapmaya engeli bulunmamak.
g) İlgili mevzuattaki sağlık şartlarını taşımak.
ğ) İlgili mevzuata göre sağlık nedeniyle ilişiği kesilenler hariç olmak üzere;
1) Herhangi bir nedenle askeri okullardan, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Sahil Güvenlik Komutanlığı ile Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığına bağlı okul ve eğitim/öğretim kurumlarından çıkarılmamış olmak.
2) Türk Silahlı Kuvvetleri, Jandarma Genel Komutanlığı, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Sahil Güvenlik Komutanlığında görevli iken kusuru nedeniyle ilişiği kesilmemiş olmak.
h) Başvuru tarihinde herhangi bir siyasi partiye veya siyasi partilerin yan kuruluşlarına üye olmamak.
ı) Son başvuru tarihi itibarıyla yerleşim yeri son bir yıldır başvuru yapılan ilin sınırları içerisinde bulunmak.
(2) Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edilmek için Polis Akademisi Başkanlığınca veya Jandarma ve Sahil Güvenlik Akademisi Başkanlığınca yapılacak giriş sınavı; yazılı sınav, fiziki yeterlilik sınavı ve mülakat sınavı aşamalarından oluşur. Sınav sorularının hazırlanması, basımı, saklanması ve sınavın yapılması işlemi Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezine veya Millî Eğitim Bakanlığına yaptırılabilir.
(3) Başarılı olmak için yüz tam puan üzerinden en az; yazılı sınavdan elli puan, fiziki yeterlilik sınavından altmış puan, mülakat sınavından ise yetmiş puan alınması şarttır. Başarı sıralamasına esas puanı; adayın yazılı sınav puanının %25’i, fiziki yeterlilik sınav puanının %25’i ve mülakat sınav puanının %50’sinin toplamıdır. Çarşı ve mahalle bekçisi olarak istihdam edilmek için yapılacak giriş sınavına ilişkin usul ve esaslar ile diğer hususlar, İçişleri Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikte belirlenen usul ve esaslara göre yürütülür.”
MADDE 43- 7245 sayılı Kanunun 6 ncı maddesinin birinci fıkrasının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilen (b) ve (g) bentleri aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir.
“b) Görev bölgeleri içerisinde bulunan konut, işyeri veya araçların güvenliğini temin edecek tedbirleri almak,”
“g) Görev saatleri içinde görevlendirildikleri bölgede tespit ettikleri kabahat fiillerini önlemek ve genel kolluğa bildirmek,”
MADDE 44- 7245 sayılı Kanunun 7 nci maddesinin altıncı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(6) Çarşı ve mahalle bekçisi durdurduğu kişi üzerinde veya aracında silah ya da kendisinin veya başkasının yaşamını tehlikeye sokabilecek bir eşyanın bulunduğu hususunda yeterli şüphenin varlığı hâlinde, kendisine veya başkasına zarar verilmesini önlemek amacıyla kişiler üzerinde yoklama suretiyle el ile dıştan kontrol yapabilir. Araçlarda ise aracın dışarıdan bakıldığında içerisi görünen bölümlerini kontrol edebilir. Bu amaçla üst ve araç araması yapılamaz, kişinin üzerindeki elbisenin çıkarılması veya aracın, dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin açılması istenemez.”
MADDE 45- 7245 sayılı Kanunun 12 nci maddesinin birinci ve üçüncü fıkraları aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“(1) Çarşı ve mahalle bekçilerinin haftalık çalışma süresi kırk saattir. Personel yetersizliği, görev yoğunluğu ve benzeri durumlarda emniyet ve asayişin gerektirdiği hâllerin ortaya çıkması hâlinde valinin onayı ile haftalık kırk saatlik çalışma süresi en fazla elli altı saate kadar artırılabilir. Belirtilen durumların ortadan kalkması ile fazla çalışılan süre istirahat süresine eklenir.”
“(3) Çarşı ve mahalle bekçileri olağanüstü hâl, terör, toplumsal olaylar, doğal afet, salgın hastalık, mevsim koşulları ve benzeri durumlarda güvenlik veya kamu düzeni ile görevi etkileyen zorunluluk hâllerinin ortaya çıkması hâlinde İçişleri Bakanının onayı ile ikinci fıkrada belirtilen zaman dilimi dışında çalıştırılabilir.”
MADDE 46- 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin eki (II) sayılı Cetvelin (3) numaralı sırasına “Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanı,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı,” ibaresi eklenmiş, (4) numaralı sırasında yer alan “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanı,” ibaresi çıkarılmış ve aynı sıraya “Sosyal Güvenlik Kurumu Başkan Yardımcısı,” ibaresinden sonra gelmek üzere “Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkan Yardımcısı,” ibaresi eklenmiştir.
MADDE 47- Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer.
MADDE 48- Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür.