İstanbul'da 47. Dünya Arıcılık Kongresi
47'nci Dünya Arıcılık Kongresi İstanbul'da devam ediyor. Kongreye ev sahipliği yapan Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, 'Dünyadaki arı ırklarının yüzde 20'si bizde, zenginiz. Bunları da sergiliyoruz' dedi.
47’nci Dünya Arıcılık Kongresi İstanbul’da devam ediyor. Kongreye ev sahipliği yapan Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, “Dünyadaki arı ırklarının yüzde 20’si bizde, zenginiz. Bunları da sergiliyoruz” dedi.
47’nci Dünya Arıcılık Kongresi Apimondia, İstanbul’da devam ediyor. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği ev sahipliğinde İstanbul Kongre Merkezinde 24 Ağustos tarihinde başlayan kongre, 28 Ağustos’a kadar sürecek. 130’a yakın ülkeden birçok arı yetiştiricisinin bir araya geldiği kongrede, tüm dünyadan farklı arıcılık çalışmaları sergileniyor. Ayrıca, Türkiye’nin farklı bölgelerinde bulunan bal çeşitleri de bu fuarda ziyaretçilerin beğenisine sunuluyor. Fuara ev sahipliği yapan Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, bu tür organizasyonların Türkiye’deki arıcılığın geliştirilmesi ve dünyaya tanıtımı açısından son derece önemli olduğunu vurguladı. Ziya Şahin, arı ırkları bakımından dünyanın en zengin ülkesinin Türkiye olduğunu da hatırlatarak, bu türlerin de kongreye gelen ziyaretçilere tanıtılacağını söyledi.
“Dünyadaki arı ırklarının yüzde 20’si bizde, zenginiz”
Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Ziya Şahin, “Burası Uluslararası Dünya Aracılık Kongresi. Dünyada iki yılda bir yapılır ve ortalama olarak Dünya Arıcılar Birliğinden 130 ülke katılır. Burası arıcılığın uluslararası buluşma noktasıdır diyebiliriz. Bilgilerin harmanı olan yerdir diyebiliriz. İki katta bilimsel sunumlar yapılır. Burada fuar alanı vardır. Dünya arıcılarının harman olduğu yerdir burası. Burada narenciye, lavanta, kestane, çam, geven ve yüksel yayla balımız var. Bu balların çalışmalarını bitirdik ve tattırıyoruz. İnanın, katılımcılar bu ballara hayran kaldı. Pazar günü de Beykoz’da teknik gezi düzenlenecek. Teknik gezide ne yapıyoruz? Dünyadaki arı ırklarının yüzde 20’si bizde, zenginiz. Onları da orada sergiliyoruz” dedi.
“Çam balının başkent Muğla bölgesi diyebiliriz”
Muğla Arıcılar Birliği olarak fuara gelip Muğla’nın meşhur çam balını tüm dünyaya tanıttıklarını söyleyen Yasin Kırgız, “Yedinci Uluslararası Arıcılık ve Çam Balı Kongremizin tanıtımı için geldik. Kongremizin uluslararası tanıtımını yapmak, yurtdışından gelecek misafirlerimizi davet etmek için burada standımızı açmış bulunmaktayız. Gelen misafirlerimize burada çam balımızın tanıtımını ve tadımını yaptırıyoruz. Çam balı dediğimiz zaman dünyada genelde yüzde 80’i Muğla bölgesinde üretilen bir baldan bahsediyoruz. Bu balın başkenti, anavatanı Muğla bölgesi diyebiliriz. Doğal olarak çok büyük bir üretim, çok fazla bir arıcı potansiyelimiz var. Bunların tanıtımını yapmak için buraya gelmiş bulunmaktayız” diye konuştu.
Standart ahşap kovanlara göre oldukça hafif bir kovan ürettiklerini söyleyen Selim Şahin, “Bu kovanın diğerlerinden farkı çok hafif bir ürün olmasıdır. Arıcıların en büyük sıkıntısı kovanların ağır olmasıdır. Mesela ahşap kovanların kendisi zaten 20-30 kilo arası ağırlığı var. Bu ürün ise çok hafif, 9 buçuk kilogram. Buna rağmen onlara göre 3 buçuk 4 kat daha fazla yalıtıma sahip” şeklinde konuştu. Şahin şeffaf kovan hakkında ise, “Dünyada ilk kez yapılmış olan, ısıcamlı, kırılmaz temperli camlı kovan. Yeni bir ürün, görsel bir ürün. İnsanlar, evime bunu koyayım, arı dışarı çıksın ve ben onu izleyeyim, kahvemi içerken arımı gözetleyeyim diyor. İnanın yurtdışından çok fazla talep oldu” ifadelerini kullandı.