İYİ Parti'nin asgari ücret için 28 bin lirada ısrarcı

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, asgari ücret görüşmeleri öncesinde Türkiye'nin önemli işçi ve işveren konfederasyonlarını ziyaret etti. Ziyaretlerinde, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) ile asgari ücretin belirlenmesine ilişkin fikir alışverişinde bulunan Dervişoğlu, işçi ve işveren arasındaki dengeyi gözeterek, ülke ekonomisinin mevcut koşullarına uygun adımlar atılmasının önemine dikkat çekti.

İlk olarak TİSK’i ziyaret eden Dervişoğlu, burada yaptığı açıklamalarda, asgari ücretin belirlenmesinde işçi ve işveren taleplerinin dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti. TİSK’te edindiği izlenimleri paylaşan Dervişoğlu, görüşmelerde her iki tarafın da doğruyu bulma çabasında olduğunu belirterek, “Makül bir rakam üzerinde anlaşabilmek için her iki taraf da gayret sarf ediyor. Biz, 28 bin TL'nin asgari ücret için bir başlangıç noktası olması gerektiğini düşünüyoruz,” dedi. TİSK ziyareti sonrasında Dervişoğlu, bu rakamın işçilerin yaşam koşullarını iyileştirebilmesi için yeterli olacağına inandığını söyledi.

TİSK ile yapılan görüşmelerin ardından Dervişoğlu, DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ile de bir araya geldi. DİSK ziyaretinde, asgari ücretin sadece işçilerin ihtiyaçlarını karşılayacak bir düzeyde olması gerektiğini vurgulayan Dervişoğlu, “İşçi kardeşlerimizin mağdur edilmemesi için gereken her adım atılmalı. 28 bin TL’nin altındaki bir rakam, ne yazık ki işçilerin yaşam standartlarını iyileştirmeye yetmeyecektir. Asgari ücretin, işçilerin hak ettiği şekilde belirlenmesi son derece önemlidir,” dedi. Bu ziyaretlerde Dervişoğlu’na İYİ Parti Genel Başkan Yardımcıları Erhan Usta, İmren Nilay Tüfekci ve Alper Akdoğan da eşlik etti. Görüşmelerde herhangi bir basın açıklaması yapılmasa da, Dervişoğlu’nun görüşme sonrasında yaptığı açıklamalar, asgari ücretin belirlenmesinde hem işçi hem de işverenin menfaatlerinin göz önünde bulundurulması gerektiğini gösterdi.

İYİ Parti Genel Başkanı, görüşmelerde en çok üzerinde durduğu konuya, asgari ücretin belirlenmesinde 28 bin TL'nin bir sınır noktası olması gerektiğini vurguladı. Türkiye’nin ekonomik durumu ve enflasyon oranları göz önünde bulundurulduğunda, bu rakamın altında kalan bir asgari ücretin işçilerin geçimlerini sağlamakta yetersiz kalacağını ifade eden Dervişoğlu, “28 bin TL, şu anki ekonomik koşullarda işçilerin insanca yaşayabilmesi için gerekli olan bir rakam. Ancak bu rakamın da yeterli olmayabileceğini biliyoruz. Enflasyonun bu hızla devam etmesi, çalışanların alım gücünü daha da düşürebilir,” şeklinde konuştu.

Dervişoğlu, Türk-İş ve Hak-İş gibi konfederasyonlarla yapacağı ziyaretlerin ardından, 10 Aralık’ta toplanacak olan Asgari Ücret Komisyonu’nda asgari ücretin belirlenmesinde parti olarak aktif bir şekilde yer alacaklarını belirtti. İYİ Parti'nin asgari ücretle ilgili tavrının, tüm kesimlerin ekonomik ihtiyaçlarına adil bir çözüm getirmeye yönelik olduğunu ifade eden Dervişoğlu, komisyonun çalışmalarının da bu doğrultuda sağlıklı bir şekilde yürütülmesini istedi. Dervişoğlu, “Bizim amacımız, sadece bir rakam telaffuz etmek değil, işçilerin ve işverenlerin beklentilerini karşılayacak, sürdürülebilir bir çözüm üretmektir. Bizim için en önemli şey, işçilerin insanca yaşamalarını sağlayacak bir asgari ücretin belirlenmesidir,” dedi.

İYİ Parti lideri, asgari ücretin belirlenmesinde kamuoyunun beklentilerini dikkate alarak, makul bir çözüm üretmeye kararlıdır. Dervişoğlu, partisinin asgari ücretteki hedefinin, her çalışanı açlık sınırının altında yaşamaktan kurtaracak bir rakam olması gerektiğini belirtti. “28 bin TL’nin altında bir rakam, çalışanları geçim sıkıntısına sokar. Bu rakamı 30 bin TL'ye çıkaranlar olabilir ama enflasyonun hızına bakıldığında bu da yetersiz kalabilir,” diyerek, asgari ücretin yalnızca rakamdan ibaret olmadığını, enflasyon oranları ve yaşam maliyetleriyle uyumlu olması gerektiğini ifade etti.

Görüşmelerde DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise işçinin beklentilerine dikkat çekerek, “İnsanca yaşayabileceğimiz bir ücretin belirlenmesi için hükümetin sorumluluk alması gerekiyor. Fiyatlar arttığı müddetçe 25, 28, 30 bin TL’nin hiçbir anlamı kalmaz. Asgari ücret sadece işçiyi değil, tüm toplumun refahını etkileyen bir meseledir,” dedi. Çerkezoğlu, asgari ücretin yalnızca bir kişi için değil, o kişinin ailesi için de yeterli olması gerektiğini belirterek, “Bunlar sosyal politika gereklilikleridir. Ülkede ekonomik politika var ama sosyal politika yok,” şeklinde konuştu.

Dervişoğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz’ın asgari ücretle ilgili açıklamalarına da tepki gösterdi. Yılmaz’ın önerdiği rakamları “atılmış rakamlar” olarak nitelendiren Dervişoğlu, “Eğer bu rakamlar toplumun gerçekleriyle örtüşmüyorsa, bu büyük bir ayıptır,” dedi. Dervişoğlu, yüksek asgari ücretin işvereni zor durumda bırakacağını, düşük ücretin ise işçiyi mağdur edeceğini belirterek, bu dengeyi bulmanın önemini vurguladı.