KPSS'de derece yapıp 118'inci oldu, mülakatta elendi

KPSS'de alanında 118. sırada yer alan genç bir matematik öğretmeninin, mülakat puanı nedeniyle atanamaması, Türkiye'deki öğretmen atama sistemindeki tartışmaları yeniden gündeme getirdi. Söz konusu öğretmen, yoğun bir çalışma dönemi sonrasında elde ettiği dereceye rağmen, mülakatta aldığı 88 puan nedeniyle 180. sıraya geriledi ve 174 kişilik kontenjanın dışında kaldı. 

Karar gazetesinin haberinin ayrıntıları...

Matematik öğretmeni, atama sürecine dair şu önemli noktaları vurguladı:
- Yoğun Çalışma ve Fedakarlık: Öğretmen, aylarca evinden dışarı çıkmadan sınava hazırlandığını, ailesi ve sevdikleriyle zaman geçiremediğini ifade etti. KPSS'de aldığı 87 puanla, büyük bir başarı yakaladı ve atanma konusunda umutlandı.
- Mülakat Süreci: Mülakat öncesinde bir komisyon üyesinin, puanların yuvarlanacağı yönündeki sözleriyle bir ölçüde rahatladığını belirtti. Ancak süreç sonunda KPSS sıralaması düşürüldü ve atanma hakkını kaybetti.
- Hayal Kırıklığı: Öğretmen, yaşadığı hayal kırıklığının yalnızca kendi emeğini değil, ailesini ve geleceğe dair güvenini de etkilediğini dile getirdi. "Kazandığım hakkın elimden alınması, güven duygumu yok etti" ifadelerini kullandı.

Bu olay, Türkiye'deki öğretmen atama sistemindeki mülakat uygulamasına yönelik eleştirilerin ne derece haklılık zemini taşıdığını ortaya koydu. 20 bin öğretmen atamasında, mülakat puanlarının adayların sıralamalarını değiştirdiği belirtiliyor. Milli Eğitim Bakanlığı'nın verilerine göre, bu süreçte bin 100 öğretmenin sıralaması değişti. Ancak mağdur öğretmenlerin ifadelerine göre, yaklaşık 5 bin kişi mülakat puanları nedeniyle atanamadı.

Mülakat mağduru öğretmenler şu taleplerde bulunuyor:
1. Mülakat Sisteminin Kaldırılması: Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın daha önce verdiği mülakatın kaldırılacağı sözüne atıfta bulunarak, bu sözün yerine getirilmesini istiyorlar.
2. Ek Yerleştirme: Mülakat nedeniyle atanamayan öğretmenler için ek yerleştirme hakkı tanınması talep ediliyor.

Bu durum, öğretmen atama sürecindeki eşitlik ve adaletin sağlanması gerektiğine dair tartışmaları daha da derinleştiriyor. Sistemin, liyakat ilkesine uygun şekilde yeniden düzenlenmesi gerektiği yönündeki talepler güç kazanıyor.