Memur-Sen: Enflasyon yükünün hafiflemesi emeğin güçlenmesiyle mümkün
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Eylül ayı enflasyon verileri üzerine yaptığı açıklamada, emekçilerin alım gücünün desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı Eylül ayı enflasyon verilerini değerlendirdi. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Yalçın, enflasyonun emeği olumsuz etkilediğini belirterek, "Enflasyon yükünün hafiflemesi emeğin değerinin güçlenmesiyle mümkündür. Emekçinin alım gücünün desteklenmesi ihtiyacı giderek şiddetini artırmaktadır" açıklamasında bulundu.
TÜİK’in verilerine göre, Eylül ayında Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) aylık yüzde 2,97, yıllık ise yüzde 49,38 oranında arttı. Aynı zamanda, kira artış oranı yüzde 63,47 olarak gerçekleşti.
Yalçın, kamu görevlilerinin alım gücünün düşmeye devam ettiğini belirtti ve kış aylarının yaklaşmasıyla bu desteğin daha da acil hale geldiğini vurguladı. Yalçın, "Denetim, kontrol ve mali disiplinin sıkılaşmasıyla piyasalarda başta vergiler olmak üzere adaletsiz gelir dağılımını önleyecek iyileşmelerin kapı araladığının farkındayız. Ancak bu iyileşmelerin gıda, konut ve zorunlu temel ihtiyaçlar üzerinde belirgin etkisi olmalıdır" ifadesini kullandı.
Ali Yalçın, TBMM'nin yeni yasama yılında kamu görevlilerinin fazla mesai ücreti ve koruyucu giyim kazanımlarının geri alınmasını, servis hizmeti mağduriyetlerinin çözülmesini talep etti. Kamu görevlilerinin beklentileri arasında, 3600 ek gösterge, teknik personelin sorunları, Öğretmenlik Meslek Kanunu’ndaki eksiklikler ve 4688 sayılı Kanun’da yapılması gereken değişiklikler yer alıyor.
Yalçın, kamu görevlilerinin mücadele ve gayretinin, "Büyük ve Güçlü Türkiye" hedefinde çalışmak ve sorunları çözmek olduğunu belirterek, ekonomik iyileşme için içerde birlik içinde hareket edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Yalçın'ın açıklaması şöyle:
"TÜİK tarafından açıklanan Eylül ayı enflasyon rakamlarına göre aylık enflasyon %2,97 yıllık enflasyon %49,38 olarak gerçekleşti. Enflasyon farkı doğmadı ancak artan fiyatlar gelir kayıplarını büyütmeye, alım gücünü düşürmeye aralıksız devam ediyor.
Açıklamalar ve uygulanan politikalar, enflasyonun hayatımızdan çıkmasına çok az bir süre kaldığını gösterse de kamu görevlilerimiz bu süreçten hala etkilenmekte, özellikle kış aylarının gelmesiyle emeğin, emekçinin, alım gücünün desteklenmesi ihtiyacı giderek şiddetini artırmaktadır.
Denetimin, kontrolün ve mali disiplinin sıkılaşmasıyla piyasalarda başta vergiler olmak üzere adaletsiz gelir dağılımını önleyecek iyileşmelere kapı aralandığının farkındayız. Bu iyileşmelerin ekonomi ve alım gücü üzerindeki belirgin ve istikrarlı etkisini görmek için özellikle gıda, konut, akaryakıt ve zorunlu temel ihtiyaçlara yansıtılması gerekmektedir. Lüks değil zorunlu olan malların kullanımında yaşanan gereksiz, adaletsiz ve hakkaniyetsiz artışlar karşısında doğru, adil, makul ve makbul düzenlemeler getirilmelidir.
TBMM Yeni Yasama Yılı Açılışında Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından dile getirilen “Enflasyondaki düşüşü milletimiz çarşıda, pazarda, markette daha fazla hissedecek” açıklamaları oldukça önemli ve değerlidir.
Öte yandan kamu görevlisinin desteklenmesi, emeğin güçlenmesi için atılacak ilk adım ve TBMM’nin yeni yasama yılında çözeceği ilk konu Tasarruf Tedbirleriyle engellenen fazla mesai ücreti ve koruyucu giyim kazanımlarımız olmalı, servis hizmetine kış aylarında duyulacak ihtiyaç ivedi olarak değerlendirilmeli ve çözüme kavuşturulmalıdır.
Servis hizmeti sözleşmelerinin yenilenmemesi nedeniyle kamu görevlilerinin mağduriyeti büyürken, mağduriyete sebep olan kamu işvereni mağlubiyetin asıl/esas tarafı olduğunu görmelidir.
Yasama-Yürütme-Yargı tarafı; Anayasa ile tanınmış ve toplu sözleşmede belirlenmiş haklarımızın eksiksiz verilmesi noktasında uygulama birliği oluşturmalıdır. Yasama ile kazanılan, Yürütme ile engellenen ve Yargı ile sessiz kalınan adaletsizlik giderilmelidir!
Başta kamu görevlilerimiz/emeklilerimiz olmak üzere sabit gelirlilerin yeni Yasama döneminden beklentilerinin adil ve makul düzeyde olduğu bilinmelidir.
•1. Dereceye 3600 Ek Gösterge,
•4688 sayılı Kanunda gerekli değişikliklerin yapılması,
•Teknik Personelin sorunları ve Mühendislik Meslek Kanunu beklentileri,
•Öğretmenlik Meslek Kanunu’ndaki eksiklikler,
•engellenen kazanımlarımız ve çözüm bekleyen diğer hususlar,
ivedi olarak çözüme kavuşmalı, kamu görevlisi ve emeklilerinin beklentilerinin “Yük Değil Devlete Güç” olduğu görülmelidir.
Bizim kamu görevlileri ve kamu görevlisi temsilcileri olarak amacımız, mücadelemiz ve gayretimiz; “Büyük ve Güçlü Türkiye” hedefinde çalışmak, üretmek ve sorunları çözmektir. Son 1 yılda daha da artan ve ülkemizi ateş çemberinin içine çekmeye çalışan projeleri görerek, dış müdahaleler karşısında yenilmez olmak için içerde yenilenmemiz, güçlenmemiz ve birlik içerisinde hareket etmemiz zaruridir."