Millet Partisi, AYM'ye 'Millet' sözcüğü için yapılan başvurunun reddedilmediğini açıkladı

Millet Partisi Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Av. Rafet Kaya, Millet İttifakı’nın partilerinin tüzel kişilik adı olan "Millet" sözcüğünü kullanmasına ilişkin AYM’ye yaptıkları başvurunun henüz karar aşamasında olduğunu ifade ederek, “AYM’den tarafımıza tebliğ edilmiş bir karar henüz söz konusu değildir. Anayasa Mahkemesi’nin ilgili birimi başvurunun henüz kısa karar aşamasında olduğunu beyan etmişlerdir” dedi.

Millet Partisi, Millet İttifakı’nın partilerinin tüzel kişilik adı olan "Millet" sözcüğünü kullanmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesinde (AYM) dava açmıştı. Konuyla ilgili ise AYM’nin, Millet Partisi’nin yaptığı başvuruyu reddettiğine yönelik haberler basına yansıdı.

Millet Partisi Hukuk İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Av. Rafet Kaya ise haberlerle ilgili açıklama yaptı. Kaya, “AYM’den tarafımıza tebliğ edilmiş bir karar henüz söz konusu değildir” dedi.

“Konu AYM’de kısa karar aşamasında”

Kaya, “Bilindiği üzere, hukuk kurulumuz 26 Mayıs 2022 tarihinde partimizin isminin 6’lı masa partileri tarafından ittifak ismi olarak kullanılmasının yasalarımıza aykırı olmasından bahisle Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunmuştu. Akabinde 6 Haziran Pazartesi günü birçok basın yayın kuruluşunda, Anayasa Mahkemesi’nin yaptığımız başvuruyu karara bağlayıp reddettiği şeklinde haberler yer almıştır. Bunun üzerine hukukçularımız Anayasa Mahkemesi’ne bizzat giderek kararı talep etmişler ve davacı taraf olmamıza rağmen bizlere ulaşmayan kararın basına nasıl ulaştığını sormuşlardır. Anayasa Mahkemesi’nin ilgili birimi ise başvurunun henüz kısa karar aşamasında olduğunu, gerekçeli kararın yazılmamış ve böyle bir karar imza altına alınmamış olduğunu, bu haliyle tarafımıza veremeyeceklerini beyan etmişlerdir” dedi.

“AYM’den tarafımıza tebliğ edilmiş bir karar henüz söz konusu değildir”

Av. Rafet Kaya, şöyle devam etti:

“AYM’den tarafımıza tebliğ edilmiş bir kararda henüz söz konusu değildir. Yanlışlığın bertaraf edilmesi maksadıyla bu açıklamayı yapmak zarureti hasıl olmuştur. Bu vesile ile Anayasa Mahkemesi’nin bağımsız ve doğru kararı vereceğine olan inancımızı korumak istiyoruz.”