TBMM'de kapalı oturumda 'İsrail tehdidi' bilgilendirmesi
Genel Kurulda, İsrail'in Gazze ve Lübnan'a yönelik saldırıları nedeniyle kapalı oturum yapıldı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda, İsrail’in saldırıları, Orta Doğu'daki gelişmeler ve bu saldırıların Türkiye üzerindeki etkileri konularında kapalı oturum yapıldı. Yaklaşık 4 saat 50 dakika süren oturumda bilgilendirmelerde bulunuldu.
Kurtulmuş'un konuşması
TBMM Genel Kurulu, Numan Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Kurtulmuş, "Mesele ülkemiz açısından da fevkalade hassas bir noktadadır. Özellikle Lübnan'a yaptığı saldırılar sonrasında uluslararası hukuku yerle bir eden tavrının daha da azgınlaşacağı aşikardır. Bu nedenle TBMM olarak birlik ve beraberlik içinde ve milli güvenliğimizi her şeyin üstünde tutan bir anlayışla bölgedeki politikalara karşı emin adımlarla ilerlememiz gerekir" ifadelerini kullandı.
TBMM Genel Kurulu, Kurtulmuş başkanlığında toplandı. Oturumun kapalı yapılmasına ilişkin önerge oylamaya sunuldu ve kabul edilmesinin ardından salonda bulunabilecek üyeler dışında herkesin çıkması istendi. Kapalı oturum, böylece başladı.
Kurtulmuş, yaptığı konuşmada şunları kaydetti:
"Bir seneyi aşkın bir süredir İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği katliam soykırıma varmıştır. Son günlerde Lübnan'a karşı sergilenen saldırılar, uluslararası topluma naklen aktarılmakta ve bölgedeki güvenlik tehdidini artırmaktadır. Bugün bu özel oturumu gerçekleştirmemizin nedeni, bu durumun aciliyetidir. İsrail’in işgal planları yalnızca geçtiğimiz yıla ait değildir; aslında bu, tarihi bir sürecin devamıdır. 1917’de Osmanlı’nın Filistin topraklarından çekilmesi ile başlayan İngiliz mandası, o günden itibaren İsrail’in Filistin topraklarını işgal etme projesinin ilk adımlarını atmıştır. 1957’den bu yana süren çatışmalarla, İsrail her geçen gün topraklarını genişletme çabasını sürdürmüştür. 2003 yılında ABD'nin Irak'ı işgali ile birlikte ikinci perde açılmış ve bölgedeki ülkeler istikrarsız hale getirilmiştir."
Kurtulmuş, "İki yıllık süre içinde bölgede büyük bir askeri güçle hareket eden İsrail, ABD ve bazı ülkelerden aldığı destekle birlikte insanlık suçları işlemektedir. TBMM, milli iradenin merkezi olarak bu insanlık suçlarına karşı tavrını ortaya koymaktadır. Bu yıl itibarıyla, İsrail'in bazı dostlarından aldığı destekle son vuruşu yapmak istemesi son derece tehlikeli bir durumdur. Özellikle Lübnan'a yönelik saldırılar, uluslararası hukukun tamamen hiçe sayıldığı bir ortamda yaşanmaktadır. Bu durum, Türkiye açısından da büyük bir hassasiyet taşımaktadır. Birlik ve beraberlik içinde hareket etmemiz, milli güvenliğimizi öncelikle tutmamız gerektiğini vurgulamak istiyorum. Katliamlar karşısında hala 'ölçülü cevaplar' ifadesi kullanılıyorsa, bu, ateşin devam etmesine yeşil ışık yakmak anlamına gelmektedir" dedi.
Yaklaşık 4 saat 50 dakika süren kapalı oturumda, TBMM İçtüzüğü’nün 59. maddesi gereğince Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, İsrail’in Gazze, Lübnan ve Suriye’ye yönelik saldırılarını, bu saldırıların bölgedeki çatışmalara etkilerini, Türkiye’nin aldığı önlemleri ve bölgede artan savaş riskini katılımcılara aktardı.
Oturuma, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, ve DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan da katıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 1 Ekim'de TBMM’nin yeni yasama yılına başlaması dolayısıyla yaptığı konuşmada, "İsrail saldırganlığı Türkiye’yi de içine almaktadır. Vatanımız, milletimiz, bağımsızlığımız için bu devlet terörüne elimizdeki her imkanla karşı duracağız" ifadeleri üzerine CHP, TBMM'nin bilgilendirilmesini talep etmişti.
Muhalefetten değerlendirme: Yeni bilgi yok
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, TBMM'de düzenlenen "İsrail tehdidi" kapalı gündem toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Cumhurbaşkanı’nın "İsrail savaşı bölgeye yaymaya çalışıyor, bundan sonraki hedef de Türkiye'dir" açıklamasını hatırlatan Günaydın, Milli Savunma ve Dışişleri Bakanlıkları’ndan Türkiye’nin hedefte olduğu konusunda yeni bilgiler edinmeyi umduklarını, ancak böyle bir bilgiye ulaşamadıklarını belirtti.
Günaydın, "Konuşmaları can kulağıyla dinledik ama bir tane yeni husus yok" diyerek, toplantının içeriği hakkında mevcut medyada yer alan bilgilerin dışında bir şey sunmadığını ifade etti.
Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca’nın başkanlığındaki oturumda, partilerin grup başkanvekilleri de söz aldı. Saadet Partisi Grup Başkanvekili Bülent Kaya, Genel Kurul'daki oturma düzeninin değişimini eleştirerek, grup bütünlüğünü sağlamanın zorluğuna dikkat çekti. Kaya, "Meclis Başkanı, herhangi bir yazılı tebligat yapılmadan, siyasi parti gruplarıyla görüşülmeden bu durumu çözüme kavuşturmak istedi" dedi.
İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez ise koltuk değişiminin yapılırken kendilerine danışılmadığını belirterek, Meclis Başkanlığı’nın tarafsız olması gerektiğini vurguladı.
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli, 8 Ekim 1978’de katledilen Türkiye İşçi Partili devrimcileri anarak, adaletin sağlanmadığını ifade etti.
Günaydın, kapalı oturumda Milli Savunma ve Dışişleri Bakanları’nın sunum yaptığını ancak bu tutanakların 10 yıl süreyle gizli kalacağını belirterek, gelecekte bu belgeleri inceleyenlerin bugünkü medyayı hatırlayacaklarını, ancak söylenmeyenlerin peşine düşeceklerini ifade etti.
Toplantı aktarılan bilgilerin yetersiz olduğunu ve önemli konuların ele alınmadığını vurgulayan Günaydın, “Beyaz sayfada yazılanların içerisinde bir tane yeni husus yok” sözleriyle eleştirilerini dile getirdi.