Türkiye'nin nüfus yapısı değişiyor mu?
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 'Ne Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçen yabancıların Türkiye'nin nüfus yapısını değiştirmek gibi bir kabiliyeti söz konusu olabilir, ne bu idarenin ve devletin, hükümetin, ülkenin nüfus projeksiyonunu başıboş bırakması söz konusu olabilir' dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Ne Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçen yabancıların Türkiye’nin nüfus yapısını değiştirmek gibi bir kabiliyeti söz konusu olabilir, ne bu idarenin ve devletin, hükümetin, ülkenin nüfus projeksiyonunu başıboş bırakması söz konusu olabilir” dedi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü’nde düzenlenen programda Yeni Yerli E-Pasaport, Yeni E- Mavi Kart ve Yeni E- Sürücü Belgelerinin tanıtımını yaptı. Gündemde yer alan konulara da değinen Bakan Soylu, Türkiye’de yaşayan mülteciler hakkında ortaya atılan iddialarla ilgili, “Burası bir çadır devleti değildir. Ne Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına geçen yabancıların Türkiye’nin nüfus yapısını değiştirmek gibi bir kabiliyeti söz konusu olabilir, ne bu idarenin ve devletin, hükümetin, ülkenin nüfus projeksiyonunu başıboş bırakması söz konusu olabilir; ne de Türkiye cumhuriyeti vatandaşlığı kazanmak, öyle gelişigüzel basit bir iş olabilir. Kanunlar açıktır, prosedürler açık ve nettir. Bugüne kadar kriterlerini sağlamak suretiyle vatandaşlık hakkı kazanan ve Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Suriyeli sayısı 200 bin 950’dir. Afganistan uyruklu sayısı da 37 bin 69’dur” açıklamasında bulundu.
“Göç konusu tahrik alanlarının bir numaralı malzemesi haline getirilmiş durumda”
Göçmeler hakkında ileri sürülen iddiaların gerçeği yansıtmadığını söyleyen Bakan Soylu, “2023 sürecine girerken açıkça tahrik alanları oluşturulmak isteniyor ve ne yazık ki göç konusu, o tahrik alanlarının bir numaralı malzemesi haline getirilmiş durumdadır. Göçmenler üzerinden yürütülen tahrik kampanyasının en öne çıkan başlıklarından biri de hiç şüphesiz, göçmenlerin vatandaş yapılması meselesidir. Net bir şey söylemek isterim: Bu dezenformasyon sürecinin aktörlerinin rakamları yalan, anlattıkları süreçler uydurma, yazdıkları senaryolar da devlet ciddiyetinden bihaber, deli saçmalarıdır. Kendi yalanlarına o kadar kaptırmışlar ki; vatandaşlık verme yetkisinin Göç İdaresinde değil, Nüfus İdaresinde olduğunu bile bilmiyorlar” şeklinde konuştu.
“İçişleri Bakanlığı öteden beri, devlet geleneğimizin merkez kurumlarından biridir”
Nüfus ve Vatandaşlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün önemine değinen Bakan Soylu, “Güvenlik gündemli bir yüzyılda, güvenlik gündemi yoğun bir coğrafyada, böylesine kritik bir jeopolitik konumu olan bir ülkedeki İçişleri Bakanlığı’nın, kamuoyu gündemine daha ziyade güvenlik konularıyla gelmesi, elbette ki kaçınılmaz oluyor. İçişleri Bakanlığı öteden beri, devlet geleneğimizin merkez kurumlarından biridir ve dolayısıyla pek çok sivil hizmet de bu bakanlık bünyesinde bulunmaktadır. Nüfus Vatandaşlık İşleri gibi, kurumsal olarak tarihten beri bu çatı altındadır” değerlendirmesinde bulundu.
“Pek çok adım, bu kurumun yenilikçi karakterinin son yıllardaki çıktılarıdır”
Nüfus ve vatandaşlık konularında birçok gelişmeler yaşandığını vurgulayan Bakan Soylu, “Nüfus ve Vatandaşlık Hizmetleri Genel Müdürlüğümüz, bizim en köklü, en tarihsel, ama özellikle son yıllarda en ciddi yeniliklere imza atan; tecrübeyi ve kurumsal hafızayı en yoğun şekilde teknolojiyle buluşturduğumuz kurumlarımızdan birisi olmuştur. Dijital arşiv projemizden mekansal adres kayıt sistemi MAKS’a; biyometrik veri yazılımından Elektronik Kimlik Doğrulama Sistemi’ne, pasaport-sürücü belgesi-yeni kimlik kartları başvurularını tek elden aldığımız 3’ü bir yerde projesinden, sürücü belgelerinin kimliklere yüklenmesi gibi pek çok adım, bu kurumun yenilikçi karakterinin son yıllardaki çıktılarıdır” dedi.
“Yenilenmeyi ve yenilik üretmeyi, bir karakter olarak bu kuruma yerleştirmiş durumdayız”
Atılan yenilikçi adımlar sayesinde binlerce asayiş olayının aydınlatıldığına değinen Bakan Soylu, “Nüfus Vatandaşlık İşleri, Jandarma, Emniyet ve Göç Başkanlığımız arasında parmak izi entegrasyonunu gerçekleştirdik. Bu sayede 149 bin 260 asayiş olayını; 3 bin 430 terör olayını; 8 bin 237 narkotik olayını aydınlattık. Asayiş olaylarından 4 bin 126’sı cinayet olayıydı ve bu cinayet olaylarına ilişkin 5 bin 785 kişiyi yakaladık. Dolayısıyla sistemlerinize, bilginize, kurumsal hafızaya ne kadar hakim olursanız ve bunu ne kadar etkin kullanırsanız, hem sivil sahada hem de güvenlik sahasında bunun faydalarını görüyorsunuz. Daha da önemlisi, yenilenmeyi ve yenilik üretmeyi, bir karakter olarak bu kuruma yerleştirmiş durumdayız. Bu kurumun iki günü birbirine eşit değildir. Her gün bir yenilikle karşımıza gelmektedir” diye konuştu.
“Kesintiye meydan vermemek adına, ‘Kendi göbeğimizi kendimiz kesme’ anlayışıyla harekete geçtik”
Pasaportlarda yaşanan çip krizinin önüne tam zamanında geçtiklerini belirten Bakan Soylu, “Üç yeni projeye kısaca temas etmek isterim. Biliyorsunuz; hali hazırda kullanılmakta olan ve “E-pasaport” olarak tabir edilen yeni nesil çipli pasaportlar bir Fransız firması tarafından üretiliyor. Tüm dünyada pandemi nedeniyle ortaya çıkan ciddi bir ‘çip tedarik krizi’ var ve söz konusu firma, talepleri karşılamakta zaman zaman sıkıntılar yaşıyor. Önümüzdeki süreçte, bu krizin daha da derinleşmesi ihtimaline karşı, kamu hizmetinde bir kesintiye meydan vermemek adına, tam da ‘Kendi göbeğimizi kendimiz kesme’ anlayışıyla harekete geçtik” dedi.
“Yeni yerli E-pasaport birçok yeniliği beraberinde getiriyor”
Uygulamaya koyacakları yeni nesil pasaportun detaylarını açıklayan Bakan Soylu, “İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ile yine köklü bir kamu kurumu olan ‘Hazine ve Maliye Bakanlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’ tarafından ortak yürütülen çalışmalar sonucunda, yeni yerli E-pasaport tasarım çalışmalarını ve pilot üretimini başarı ile tamamladık. Seri üretim için son aşamadayız. Kendi E-pasaportumuzu kendimiz üretmeye başlıyoruz. Yeni yerli E-pasaport tasarım çalışmalarını ve pilot üretimini başarı ile tamamladık. Ağustos ayında kendi E-pasaportumuzu kendimiz üretmeye başlıyoruz. Yeni yerli E-pasaport; halen kullanılmakta olan pasaporta kıyasla, barındırdığı güvenlik özellikleri ve teknolojisiyle, birçok yeniliği de beraberinde getirmektedir” ifadelerine yer verdi.
“Daha önce 5 yıl olan yeşil pasaport geçerlilik süresi, yeni nesil yerli E-pasaportla 10 yıla çıkıyor”
Pasaportlardaki geçerlilik süresinin artırılacağını açıklayan Bakan Soylu, “Yeni yerli E-pasaportumuz, TÜBİTAK AKİS işletim sistemli temassız çipe ve birçok yeni güvenlik öğesine sahip. Ayrıca yeni yerli E-pasaportta Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla, ‘Turkey’ yerine ilk kez ‘Türkiye’ ifadesi kullanılmıştır. Tasarımı, özgün bir tasarımıdır. Pasaportun her sayfasında, ülkemizin bir şehrine ait tarihi, kültürel ve manevi değerlere ait görseller, şehre özel bitki görselleri gibi tasarım özellikleri yer alacak. Ayrıca yeni E-pasaportlarda, daha önce 5 yıl olan yeşil pasaport geçerlilik süresi, yeni nesil yerli E-pasaportla 10 yıla çıkıyor. Pasaport hizmetinin Nüfus Vatandaşlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü’ne devredilmesiyle birlikte, bugüne kadar 7 milyon 925 bin pasaport verildiğini de ek bir bilgi olarak paylaşmak isterim” dedi.
“Sürücü belgelerinin, dünyadaki yeni teknolojilere ve standartlara uyarlanması, artık bir zorunluluk halini aldı”
Yeni sürücü belgelerinin teknolojik ve güvenlik alanları bakımından geliştirildiğini söyleyen Bakan Soylu şunları dedi:
“2016 yılından itibaren Yeni Nesil Sürücü Belgesi’ni vermeye başlamıştık. Bugüne kadar 15 milyon 940 bin sürücü belgesi verdik. Ancak bu yeni nesil sürücü belgelerinin, dünyadaki yeni teknolojilere ve standartlara uyarlanması, artık bir zorunluluk halini aldı. Dolayısıyla burada da geç kalmadan, pasaport atağımızla birlikte, bu konuyu da ele aldık. Yine İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ve Hazine ve Maliye Bakanlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından ortak yürütülen bir çalışma sonucunda, bu sürücü belgeleri de yeniden tasarlandı. Yeni E-sürücü belgesi de temassız çip kullanılarak teknolojik yönden geliştirilmiş, güvenlik seviyesi en üst düzeye çıkarılmıştır. Öte yandan barındırdığı standartlar itibariyle de hem AB hem de ISO Regülasyonları ile uyumlu hale getirilmiştir. Yeni e-sürücü belgesinde de, yeni e-pasaportlarda olduğu gibi ‘Turkey’ yerine ilk kez ‘Türkiye’ ifadesi kullanılacaktır.”
Yeni ehliyetlerde “TOGG” detayı
Bakan Soylu, yeni sürücü belgelerinde Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu’nun (TOGG) ürettiği otomobilin siluetinin yer alacağını açıkladı.
“Yeni E-mavi Kart talepleri tüm il ve ilçe nüfus müdürlüklerinden ve dış temsilciliklerden yapılabilecek”
Mavi Kartlarda yapılan yeniliklerden de bahseden Bakan Soylu, “Bir diğer projemiz ise Yeni E-mavi Karttır. Hali hazırda Mavi Kart talep halinde yurt içinde nüfus müdürlükleri, yurt dışında ise dış temsilciliklerimiz tarafından kağıt ürün olarak eski usulle düzenlenmektedir. Yurt dışında yaşayan ve Mavi Karta sahip soydaşlarımızdan gelen talepler doğrultusunda İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü ve Hazine ve Maliye Bakanlığı Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından ortak yürütülen çalışma sonucunda; kağıt malzeme temelli tahrifata açık Mavi Kartın yerine; biyometrik verileri barındıran, temassız çipe sahip, birçok güvenlik öğelerini içeren, dayanaklı ve uzun ömürlü polikarbon malzemeden üretilen yeni E-mavi Kart tasarlanmıştır. Ayrıca yeni E-mavi Kart talepleri tüm il ve ilçe nüfus müdürlüklerinden ve dış temsilciliklerden yapılabilecektir” şeklinde konuştu.
Bakan Soylu, konuşmasının ardından pasaport, kimlik ve ehliyet kartlarının üretildiği alanları basın mensuplarına gezdirdi. Burada da açıklamalar da bulunan Soylu, üretim tesislerinin işleyişi hakkında bilgiler verdi.