Hepimizin hayat boyu çeşitli sebep ve nedenlerden dolayı korktuğumuz durumlar olabilir. Peki, bu korkuları nasıl yeneriz. İşte korkuları yenmenin dört önemli formülü.
1-Uhud Savaşı öncesinde, Peygamberimiz (sas.) ashabıyla istişare ediyordu. Peygamberimiz şehir savunması yapılması konusunda görüşünü ortaya koydu. Medineli Ensar’dan gençler "Ya Resulullah. Biz cahiliye döneminde bile düşmanlarımızla açıktan savaşıyorduk. Şimdi İslam nimeti geldikten sonra mı şehir savunması yapacağız, kendimize korkak dedirtmeyiz" diye görüş beyan ettiler.
Allah’ın cc Resulü istişareye uydu ve zırhını giyerek Uhud'a doğru yola çıktı. (Dikkat buyurun, ben Peygamberim, benim dediğim olacak diye ısrar etmiyor.)
“İstişareden çıkan karara uyuyor.”
Medineli gençler daha sonra Peygamber Efendimize pişmanlıklarını dile getirdiler.
Hz Peygamberin verdiği cevap muhteşem:
"Hiç bir Peygamber zırhını giydikten sonra çıkarmaz"
Senin de verdiğin kararlar Allah’ın rızasına uygunsa hiç bir kınayıcının kınamasından korkma.
"Sen de zırhını çıkarma."
Evet, biz Peygamber değiliz ama unutmayın O'nun Ümmetiyiz.
2-Batılı meşhur mütefekkir Bernard Shaw diyor ki: "Hz. Muhammed (sas.) çeşitli yönleriyle insanın başını döndürecek üstünlükleri olan bir insandır. Bu sır insanı tam mânâsıyla anlamak mümkün değildir. Bilhassa O'nun anlaşılamayacak üstünlükte bir yanı vardır ki, o da “O’nun Allah'a olan güven ve itimadıdır."
3-İmanın altı şartından biride " Kaza ve kadere inanmaktır"
4-Dua’ya sarılmalıyız.
Hadisi Şerifte Peygamber Efendimiz "Allah’ım! Kederden ve hüzünden, acizlikten ve tembellikten, cimrilik ve korkaklıktan, borcun belimi bükmesinden ve insanların bana üstün gelmesinden Sana sığınırım.” buyurmuşlardır. (Buhari.)
Dua arabayı ilk çalıştıran marş motoru gibidir. Arkasından aksiyonda lazımdır.
Kısaca her türlü korkularımızdan emin olmanın yolları;
1-Ehil Kimselerle İstişare (Uzman psikologlarda bu kapsama girerler)
2-Allah’a olan güven ve teslimiyet
3- Kaza ve Kadere İman
4- Dua
