2024 yılı yerel seçimleri, CHP'nin uzun yıllar sonra başarı elde ettiği bir seçim olarak kabul edildi. Ancak, bu başarı hemen bu seçimle sınırlı değil. Önceki seçim ve referandum sonuçlarıyla karşılaştırıldığında, bu yönde bir gidişatın süregeldiği açıkça görülmekte.
Öncelikle, 2023 Cumhurbaşkanlığı 2. tur seçim sonuçlarına bölgesel olarak bakmak gerekiyor. CHP adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu seçimde Marmara Bölgesi'nde (%50,41), Ege Bölgesi'nde (%57,75), Akdeniz Bölgesi'nde (%50,78), Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde (%50,54) oy oranıyla öne çıktığı görülüyor. Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise İç Anadolu Bölgesi'nde (%59,04), Karadeniz Bölgesi'nde (%65,36), Doğu Anadolu Bölgesi'nde (%54,09) oy oranıyla önde gelmişti.
Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan'a kazandıran etkileyici bölgeler Karadeniz ve İç Anadolu olmuştu. Nüfusun yoğun olduğu Marmara'da ve Akdeniz'de sonuç başabaşken, Karadeniz ve İç Anadolu'daki fark Erdoğan'a avantaj sağlamıştı.
Yine 2023 Cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarına batı bölgelerinde il bazında bakıldığında, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Marmara Bölgesi'nde İstanbul, Tekirdağ, Çanakkale, Edirne, Kırklareli illerinde; Ege Bölgesi'nde İzmir, Aydın, Denizli illerinde; Akdeniz Bölgesi'nde Antalya, Adana, Mersin illerinde öne çıktığı görülüyor. Yalova, Manisa ve Uşak'ta ise fark minimaldi. Bu bölgelerde diğer şehirlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan öndeydi.
2017 Referandum sonuçlarına göre, batı bölgelerinde ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde iktidar aleyhine sonucun "hayır" çıktığını görmekteyiz. İstanbul, Ankara, İzmir, Uşak, Manisa, Denizli, Balıkesir, Antalya, Adana, Mersin gibi şehirlerde "hayır" oyları önde gelmişti.
2017 sonuçları, 2019 yerel seçimlerinde bir kez daha ortaya çıkmış ve CHP, İstanbul ve Ankara önde olmak üzere birçok büyükşehir belediyesini kazanmıştı.
2024 yerel seçimlerinde, daha önce emareleri açıklandığı üzere birçok şehirde CHP'nin kazanmasıyla sonuçlandı. Ekonomi, Filistin/Gazze meseleleri ve Yeniden Refah Partisi'nin seçime tek başına katılmasıyla bu gidişat, AKP açısından derinleşerek, AKP ikinci parti konumuna düştü.
AKP'nin bu gidişati görememesi dikkati çekiyor.
