Zirvede bir okus pokus hikâyesi: İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı iki konfederasyon başkanı ile yan yana gösteren 'üçlü' fotoğraf karesi, nasıl 'ikili' hale dönüştü? memur5.com'un afacan ismi Meçhul Gazeteci, okuyanların gülmekten göbeklerini çatlatacak bir 'kara komedi'yi açığa çıkarıyor.
Memur5.com editörü MEÇHUL GAZETECİ yazıyor…
(Memur5.com -Özel)
Hani bir sevda türküsü vardı... 1980’lerin başında bizleri siyah beyaz ekran karşısında coşturan…
Neydi, neydi!
Hah, tamam, buldum!
Şöyle:
“Of sen yana ben cama,
İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana.”
Birazdan tüm tafsilatına hâkim olacağınız “kara komedi” formundaki kulis habere giriş cümlesi ararken, istemsizce bu mısralar takıldı dilime…
Hikâyemiz bir mahallede geçmiyor tabii. Devletin zirvesinde geçiyor. Beştepe’de geçiyor. Sahneye konulduğu yer ise siyah beyaz ekran değil, uluslar üstü güçlerin bilek güreşi alanı olan sosyal medya platformları.
“İki genç” değil ve “aşk” değil… Ama bir “sevgi” var tabii hikâyemizde… Devlet başkanına, iktidar sahibine duyulan saygı, sevgi ve ona yakın olmakla edinilecek nüfuzdan, gücü devşirme çabasından neşet ediyor bizim hikâyemiz.
Onun için affınıza sığınarak “Of sen yana ben cama” mısrasını hokus pokus (okus pokus da olur) yaparak uçuruyor, sadece “İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana.” mısrasını baz alıyorum hikâyemde. Zaten hikâyemizin ana omurgasında da bir el çabukluğu, bir cinlik, sözgelimi bir hokus-pokus var…
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı iki konfederasyon başkanı ile yan yana gösteren "üçlü" fotoğraf karesi, nasıl "ikili" hale dönüştü? memur5.com'un afacan ismi Meçhul Gazeteci, okuyanların gülmekten göbeklerini çatlatacak bir "kara komedi"yi açığa çıkarıyor.
Malum, 4 Şubat 2025'te Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Ulusal İstihdam Stratejisi Tanıtım ve İŞKUR Gençlik Programının Başlatılması Toplantısı düzenlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, toplantıda yaptığı konuşmada, güçlü devletin güçlü milletlerle, güçlü milletlerin de bilgi, emek ve hikmet sahibi kişilerle var olacağını ifade etti. Erdoğan, emek vermeden, mücadele etmeden, ter dökmeden istiklâl ve istikbalin hayalinin dahi kurulamayacağını işaret etti.
Toplantıya devletin üst kademesi ile çalışan kesimin temsilcileri de katıldı. Toplantı sonrasında zirvedeki protokol üyeleri başta olmak üzere herkes, sosyal medya hesabından paylaşımlarda bulundu. Paylaşım sahiplerinin tamamına yakını, her zaman olduğu gibi, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile aynı karede oldukları anları ön plana çıkarmanın, iktidar ve güç sahibine olan yakınlıklarının altını çizerek güç devşirmenin ve bunu kitlelere yaymanın derdindeydi haliyle.
Bunlardan biri de Türkiye'nin en büyük ikinci işçi konfederasyonu Hak-İş’in Genel Başkanı Mahmut Arslan’dı. Hak-İş'in X hesabından, Erdoğan ile yan yana çekilmiş “ikili fotoğraf” paylaşıldı. “Arslan, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya geldi” başlıklı paylaşımda, “Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 4 Şubat 2025 tarihinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelerek çalışma hayatının gündemine ilişkin görüştü.” ifadeleri yer alıyordu.
Ancak “ikili” fotoğrafta bir gariplik vardı. Kare incelendiğinde, runner halı, şerit halı veya koridor halısı olarak bilinen turkuaz tonlu bir halının orta sağında Erdoğan bulunuyordu. Erdoğan’ın sağında ise halının yarı dışında bir konumda Mahmut Arslan görünüyordu. Ama Erdoğan ile tam olarak yan yana değil, ondan yarım adım kadar önde bir pozisyonda idi. Cumhurbaşkanı’nın sol yanında ise kimsecikler yoktu; bir iki kişinin sığabileceği bir turkuaz renkli runner halı boşluğu göze çarpıyordu.
Bu gariplik üzerine meraklı gözlerin yaptığı ilk iş, paylaşımda yer alan haber linkini tıklamak oldu. Linke tıklandığında Hak-İş’in web sayfasında ilgili anların haberleştirildiği bültene ulaşılıyordu. Bültende de “ikili” fotoğraf yer alırken, alt bölümde ise “üçlü” fotoğraf bulunuyordu. Üçlü karedeki üçüncü kişi, Türkiye’nin en büyük memur sendikaları konfederasyonu Memur-Sen’in Genel Başkanı Ali Yalçın’dı. O fotoğraftaki sıralama ise soldan sağa Mahmut Arslan, Recep Tayyip Erdoğan ve Ali Yalçın şeklindeydi.
Ancak meraklı gözler web sayfasında alt alta kullanılan iki kareyi dikkatlice incelediğinde, aslında her iki fotoğrafın birebir aynı olduğu, tek farkın “ikili” hale dönüştürülen orijinal karedeki üçüncü kişi olan Ali Yalçın’ın bir bilgisayar programı yardımıyla hokus-pokusa kurban gittiği anlaşılıyordu.
Teknik incelemeye ihtiyaç duyulmaksızın çıplak gözle görülecek kadar o kadar belli idi ki müdahale edilmiş fotoğrafın orijinal kareden üretildiği… Her şey aynı idi… Poz verenlerin duruşları, mimikleri, karede kapladıkları alan, durdukları nokta. Arkada görünen koruma müdürü ve koruma ekibindeki kişilerin jest mimik ve duruşları ile çocuk… Sağ cenahtaki yazının açısı ve büyüklüğü… Hepsi birbirinin aynıydı. Tek fark bir karenin “ikili” diğerinin “üçlü” olması, hokus-pokus sonrası Yalçın’ından oluşan boşluğun yapay zeka ya da benzer bilgisayar programları ile “ayarlanmış” olmasından ibaretti.
Görünüşe göre fotoğrafı Cumhurbaşkanlığı ekibi çekmişti. Hak-İş ekibi de üçüncü kişiyi orijinal fotoğraftan silerek kareyi “ikili” yani Erdoğan-Arslan baş başa görüşmesi izlenimi verecek hale evirmişti. Bunu yaparken de kendi elleriyle delil bırakmış, orijinal fotoğrafı da hemen oynanmış karenin yanına koymuşlardı. “İkili görüşme” vurgusunun altı çizilen haber bülteninde şu ifadeler yer alıyordu:
“ARSLAN, CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN İLE BİR ARAYA GELDİ. Genel Başkanımız Mahmut Arslan, 4 Şubat 2025 tarihinde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya gelerek çalışma hayatının gündemine ilişkin görüştü. Genel Başkanımız Mahmut Arslan, Ulusal İstihdam Stratejisi Tanıtım ve İŞKUR Gençlik Programının Başlatılması Toplantısı için bulunduğu Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile bir araya geldi. Arslan, çalışma hayatının gündemine ilişkin konuları Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’a iletti.”
Arslan'ın çalışma üslubunu bilenler, “Bu hadise medya ekibinin işi değildir. Bu gibi paylaşım ve uygulamalar Arslan'dan habersiz yapılmaz, yapılamaz” diyorlardı…
Neyse…
Devam edelim.
Dahası orijinal kareyi Memur-Sen de paylaşmıştı. Konfederasyonun hesabından şu paylaşım yapılmıştı:
“Genel Başkanımız Ali Yalçın ve Genel Yönetim Kurulumuz Ulusal İstihdam Stratejisi Tanıtım Programı'na katıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hitaplarıyla gerçekleştirilen Ulusal İstihdam Stratejisi Tanıtım Programı'nda 2025-2028 döneminde çalışma hayatının geleceğine yönelik hedefler ve yol haritaları kamuoyu ile paylaşıldı.” Paylaşımda Arslan-Erdoğan-Yalçın üçlüsünü yan yana gösteren kareye yer verilmişti.
Bir başka deyişle, Memur-Sen, Hak-İş’in müracaat ettiği hokus-pokus yöntemine başvurmamış, âlicenap davranmış, fotoğraf karesiyle oynamamış, Arslan’ı kareden çıkarmamıştı.
***
Ben bir garip memur5.com editörü MEÇHUL GAZETECİ'yim bencileyin, kelimelerin gölgesinde yaşayan.
Bencileyin bir gazeteci, satır aralarında kaybolur, gerçeği arar.
Bir kalem erbabı, haberi kovalayan bir gölgeyim bencileyin.
Onun içindir ki zirvelerdeki nüfuz ve ego savaşlarını pek bilmem!
Bu nedenle çok dağıldım! Habere nasıl girmiştik, biri hatırlatsın Allah aşkına!
Hah! Tamam, buldum.
Neydi neydi!
Şöyle:
Çocuklar gibi şendik! Çocuktuk da zaten! Tek kanallı ekran dönemiydi. Siyah beyaz magic box karşısında çokça coşturmuştur bizi bu nağmeler:
“Of sen yana ben cama,
İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana.”
Peki, tüm bu anlattıklarımdan sonra Arslan’ın Erdoğan’a sevgisinin kodlarını hokus pokuslu fotoğraf üzerinden şöyle mi okumalıyız?
“Of sen yana ben yana,
Ali Yalçın’ı uçurup kare dışına,
İkimizin resmini çıkarsınlar yan yana.”
Söyle sayın Arslan söyle ha!
Bu mudur?
