'Halluks valgus hastalığı erkeklere oranla kadınlarda 10 kat daha fazla görülüyor'
Halluks valgus hastalığının erkeklere oranla kadınlarda 10 kat daha fazla görüldüğüne değinen Doç. Dr. Bilgehan Çatal, 'Halluks valgus, kadınlarda daha sık görüldüğünden sonraki nesillere de geçer. O yüzden anne kız hastalığı gibi değerlendirmek mümkündür. Genetik faktörler dışında düztabanlık ve stiletto gibi uygunsuz ayakkabı kullanımı da en büyük etkenlerdendir. Hastalık ayak başparmağının dışa doğru, tarak kemiğinin ise içe doğru dönmesiyle oluşan anormal açılanmaya denir' dedi.
Halluks valgus hastalığının erkeklere oranla kadınlarda 10 kat daha fazla görüldüğüne değinen Doç. Dr. Bilgehan Çatal, “Halluks valgus, kadınlarda daha sık görüldüğünden sonraki nesillere de geçer. O yüzden anne kız hastalığı gibi değerlendirmek mümkündür. Genetik faktörler dışında düztabanlık ve stiletto gibi uygunsuz ayakkabı kullanımı da en büyük etkenlerdendir. Hastalık ayak başparmağının dışa doğru, tarak kemiğinin ise içe doğru dönmesiyle oluşan anormal açılanmaya denir” dedi.
Medipol Mega Üniversite Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Bölümünden Doç. Dr. Bilgehan Çatal, kadınlarda daha fazla görülen halluks valgus hastalığı hakkında bilgiler verdi. Doç. Dr. Bilgehan Çatal, yanlış ayakkabı giyimiyle hastalığın başladığını belirterek, “Halluks valgus ön ayakta rastlanan en sık görülen hastalıklardan bir tanesidir. Ayak başparmağının dışa doğru dönmesi, tarak kemiğinin de içe doğru dönmesiyle anormal bir açılanma oluşur. Bu anormal açılanma yüzünden ayak başparmağının iç kısmında normalden fazla büyük bir çıkıntı oluşur. Halluks valgus hastalığı kadınlarda erkeklere kıyasla 10 kat daha fazla görülür. Hastalığa sebep olan faktörler arasında ligament gevşekliği vardır. Ligament bağ dokusu gevşek olan hastalarda halluks valgus daha sık görülür. Kadınlarda erkeklere göre bu bağ gevşekliği daha fazla olduğundan kadınlarda daha sık görülüyor diyebiliriz. Bunun dışında en sık görülen sebep genetik faktörlerdir” diye konuştu.
"Hastalık bir sonraki nesle aktarılabilir"
Genetik faktörlere dikkat çeken Doç. Dr. Çatal, şöyle devam etti: "Hastalık kadınlarda daha sık görüldüğünden sonraki nesillere de geçer. O yüzden anne kız hastalığı gibi değerlendirmek mümkün, böyle çok sayıda anne kız hastam var. Genetik faktörler dışında kişinin ayaklarının düztaban olması, uygunsuz ayakkabı giymesi en büyük etkenlerden biridir. Bunun gibi faktörler halluks valgus denilen hastalığının oluşmasını ve ilerlemesini arttırır. Uygunsuz ayakkabı nedir diye tarif edersek; özellikle ön tarafı sivri topuklu ayakkabılar, bu tarz ayakkabılar hastalığın ilerlemesine yardımcı oluyor çünkü deformiteyi arttıracak şekilleri var. Halluks valgus hastalığı ilerleyici bir hastalıktır."
"Stiletto ve benzeri ayakkabılar giyilmemeli"
Doç. Dr. Çatal, her hastaya aynı cerrahi müdahalenin yapılmaması gerektiğini belirterek, "Halluks valgus hastalığında hafif, orta ve ileri olarak derecelerimiz var. Hastalığın ilerlemesi sonucunda; hafif dönemli yakaladığımız hastalara ayakkabı modifikasyonu öneriyoruz. Yani günlük hayatta kullandıkları ayakkabıları daha düzgün seçmelerini, stiletto ve benzeri ayakkabıları giymemelerini öneriyoruz. Çıkıntının etrafına takılan çeşitli silikon aparatlar var fakat bunlar hastalığın ilerlemesini önlemez. Sadece konfor arttırabilir, gece atelleri ve gündüz kullanılan aparatlar bunlara örnek olarak verilebilir. Orta ve ileri halluks valgus deformitelerinde ise tek tedavi seçeneği cerrahi oluyor. Cerrahide genel olarak hem kemik hem yumuşak doku işlemlerini bir arada yapıyoruz. Bozulan açıları düzeltmeye yönelik kemik ameliyatları ve yumuşak doku ameliyatlarını yapıyoruz. Bu ameliyatlar çok çeşitlidir nereden bakılsa 100’ün üzerinde teknik tanımlıdır. Hastaların tecrübeli doktorlarda muayene edilmesi ve durumlarına göre işlem planlanması önemli. Toplumda hastalığın tekrarlandığı söylentileri var. Tekrarlamasının sebebi uygun yapılmayan cerrahilerdir. Kemik ve yanlış doku ameliyatları bir arada yapıldığı için yanlış yapılma riski yüksektir. Uygun hastaya uygun cerrahi yapılırsa hastalığın tekrar etme riski neredeyse yok denecek kadar azdır" ifadelerini kullandı.
"Tedavi edilmezse küçük parmaklarda bozulma meydana gelir"
Hastaların ameliyattan sonra uzun süre yatmadıklarına işaret eden Doç. Dr. Çatal, “Kemik ameliyatı yaptığımız hastaları ertesi gün yük verip yürütebiliyoruz. Sadece ayağın ön kısmına bir işlem yaptığımız için ayağın yük almamasını sağlayan özel ayakkabılar var. Hastanın onlarla yürümesini sağlıyoruz. Ayakkabıları genel olarak 4 ila 6 hafta kadar kullanıyorlar sonrasında günlük hayatlarına geri dönüyorlar. Bu hastalık tedavi edilmediği zaman ön ayaktaki deformite ilerleyecektir. Deformite ilerledikçe hastaya uygulanacak cerrahi girişim daha çok zorlaşır. Hatta tedavi edilmeyen ileri halluks valguslarda başparmağın yanındaki diğer küçük parmaklarda bozulma meydana gelecek. Bu bozulmalar içerisinde hasta büyük ve kapsamlı cerrahiler geçirmek zorunda olacaktır. Hastalıkta tedavinin aksatılması hastalığın ilerlemesine ve daha zor daha uzun süren ameliyatlara neden olur, bu da hastanın daha geç iyileşmesi anlamına gelir” dedi.