'Kemoterapiye ara vermek tümörün yayılmasına sebep olabilir'
Kanser tedavisinde çok önemli bir rolü olan kemoterapinin zamanlaması konusunda en hayati önem taşıyan noktanın tedavinin mümkün olduğu kadar düzenli ve yan etkilerin izin verdiği ölçüde zamanında yapılması olduğuna dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Neslihan Özyurt, 'Tedavi aralıkları gereksiz uzatıldığında tümöre kendini toparlama ve ilaçlara direnç kazanarak daha da güçlenme şansı verilmiş olur. Bu şekilde tümör büyümeye ve yayılmaya devam eder, böylece tedavide başarı şansı da azalır' dedi.
Kanser tedavisinde çok önemli bir rolü olan kemoterapinin zamanlaması konusunda en hayati önem taşıyan noktanın tedavinin mümkün olduğu kadar düzenli ve yan etkilerin izin verdiği ölçüde zamanında yapılması olduğuna dikkat çeken Tıbbi Onkoloji Uzmanı Dr. Neslihan Özyurt, “Tedavi aralıkları gereksiz uzatıldığında tümöre kendini toparlama ve ilaçlara direnç kazanarak daha da güçlenme şansı verilmiş olur. Bu şekilde tümör büyümeye ve yayılmaya devam eder, böylece tedavide başarı şansı da azalır” dedi.
Kemoterapinin, tümörün ilaçla tedavi edilmesi anlamına geldiğini söyleyen Medical Park Ordu Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği’nden Uzm. Dr. Neslihan Özyurt, bilgilendirmelerde bulundu. Kemoterapinin, cerrahi tedavi ve ışın tedavisi ile birlikte tümör tedavisinin çok önemli bir parçası olduğunu belirten Uzm. Dr. Özyurt, “Kemoterapi ile tümör hücreleri öldürülür veya tümörün büyümesi durdurulmaya çalışılır. Bazen tek, bazen birkaç ilaç çeşitli yollarla hastaya verilerek uygulanır” diye konuştu.
”Doktor önerilerinin dışına çıkılmamalı”
Tedavi uygulama süresinin ve sıklığının hastalığın durumuna göre özel seçilen kemoterapi şemasına bağımlı olduğunu dile getiren Uzm. Dr. Neslihan Özyurt şunları söyledi:
“Tedavi ile elde edilen cevaba ve oluşan yan etkilere göre süre ve sıklık doktorunuz tarafından değiştirilebilir. Genellikle en sık kullanılan protokoller 2 veya 3 haftada bir uygulanmakla birlikte bazı tedavi şemalarında haftada bir yapılan uygulamalar da vardır. Kemoterapinin zamanlaması konusunda en önemli, hatta hayati önem taşıyan nokta tedavinin mümkün olduğu kadar düzenli ve yan etkilerin izin verdiği ölçüde zamanında yapılmasıdır. Tedavi aralıkları gereksiz uzatıldığında tümöre kendini toparlama ve ilaçlara direnç kazanarak daha da güçlenme şansı verilmiş olur. Bu şekilde tümör büyümeye ve yayılmaya devam eder, böylece tedavide başarı şansı azalır. Kemoterapi randevuları konusunda kesinlikle doktorun önerileri dışına çıkılmamalıdır.”
Herhangi bir nedenle (aile sorunları, parasal sorunlar vb.) tedaviyi bırakmadan önce mutlaka doktorumuzla konuşarak sorunlarımızı anlatmamız ve yardım istemek gerektiğinin altını çizen Uzm. Dr. Neslihan Özyurt, “Tedavi günlerine mutlaka uyulmalıdır. Kişi kendini iyi hissetmediği gerekçesiyle kendi kendine tedavi gününü değiştirmemeli ve evde kullanmak zorunda olduğu ilaçları almamazlık etmemelidir. Aksi halde eksik tedaviden kaynaklanan tedavi başarısızlıkları ile karşı karşıya kalabilirsiniz” şeklinde konuştu.
Bazı tümörlerde tek tedavi yöntemi kemoterapi olabilir
Kemoterapinin tümörün cinsine ve hastanın özelliklerine göre değişik nedenlerle uygulanabileceğini ifade eden Uzm. Dr. Neslihan Özyurt, şu bilgileri paylaştı:
“Kemoterapi tümörü tamamen yok etmek ve hastayı iyileştirmek, tümörün yayılmasını engellemek, tümörün büyümesini durdurmak veya yavaşlatmak, tümörün sebep olduğu belirtileri yok etmek için uygulanır. Etkili bir tedavi yöntemi olmasına rağmen, bazı durumlarda tümörü tamamen yok edemeyip sadece belirtilerini düzelterek rahat yaşamayı sağlayabilir. Bazı tümörlerde tek tedavi yöntemi kemoterapidir. Diğerlerinde ise kemoterapi diğer tedavilerle (cerrahi ve radyoterapi) peş peşe veya eş zamanlı uygulanır. Örneğin, ameliyat öncesinde tümörü küçültmek amacıyla veya ameliyattan sonra yayılmasını önlemek için kemoterapi yapılabilir. Aynı uygulamalar radyoterapi öncesinde ve sonrasında yapılabildiği gibi radyoterapi ile aynı anda çeşitli yöntemlerle de kemoterapi uygulanabilir.”
Kemoterapide çeşitli ilaçlar kullanıldığını söyleyen Uzm. Dr. Özyurt, “Bu ilaçların bir kısmı tümöre doğrudan etkili kemoterapötik ilaçlar ve hormonlar, bağışıklık sistemini kuvvetlendirici biyolojik ajanlardır. Bazı ilaçlar ise tümöre doğrudan etkili ilaçların yan etkilerini azaltmak veya yok etmek amacıyla kullanılır” diye konuştu.
Çeşitli yan etkiler görülebilir
Uygulanan ilaçların kan yoluyla tüm vücuda dağıldığını vurgulayan Uzm. Dr. Neslihan Özyurt, tümöre doğrudan etki eden ilaçların tümör hücrelerinin yapı taşlarına etki ettiğini, hücrelerin büyümesine ve çoğalmasına engel olarak tümörün ölümüne neden olduğunu belirtti.
Uzm. Dr. Neslihan Özyurt, “Diğer taraftan bu ilaçlar vücudumuzda bazı yerlerdeki normal hücreleri de etkileyerek çeşitli yan etkilere yol açarlar. Bulantı, kusma, halsizlik, yorgunluk ve saç dökülmesi bu yan etkilerin en sık görülenleridir. Uygun destek tedavilerle bunların üstesinden gelinmeye çalışılır” açıklamasında bulundu.
Kemoterapinin mutlaka bu konuda eğitimli kişilerin çalıştığı merkezlerde uygulanması gerektiğini dile getiren Uzm. Dr. Neslihan Özyurt, doktorun izni olmadan kesinlikle herhangi bir hastanede veya evde kemoterapi uygulama tecrübesi olmayan herhangi bir sağlık görevlisinden bu tedavinin alınmaması gerektiğinin altını çizerek sözlerini sonlandırdı.