'Bizim için göçmen meselesi insanlık meselesidir'
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, 'Bizim için göçmen meselesi bir insanlık, bir vicdan, bir irfan meselesidir.' dedi.
MANİSA (AA) - Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, Manisa'daki sivil toplum örgütü temsilcileriyle Rum Mehmet Paşa Bedesteni'nde bir araya geldiği toplantıda yaptığı konuşmada, dünyanın çok önemli sorunlarla karşı karşıya olduğu dönemden geçildiğini söyledi.
Bölgede yaşanan sorunlar nedeniyle sadece Türkiye'de 3 milyona yakın Suriye ve Iraklı mültecinin bulunduğunu hatırlatan Kurtulmuş, bu küresel sorunun aşılabilmesi için hep beraber fikir üretmek gerektiğini bildirdi.
Gelecek ay İstanbul'da toplanacak Dünya İnsani Zirvesi ile dünyanın birçok yerinden yoksul ve zengin ülkelerin bir araya geleceğini ifade eden Kurtulmuş, şöyle konuştu:
'Birleşmiş Milletler'in ilgili kuruluşları var. Dünyanın çok zengin ülkeleri var. Suriye'de mülteciler meselesini ancak ve ancak sadece kendilerini rahatsız ettiği zaman hatırlayabiliyorlar. Geçen sene yaz aylarında Aylan bebeğin o fotoğrafı ortaya çıkmasaydı belki batı dünyasında birçok kimse bugün ilgilendiği kadar Suriye meselesiyle, mülteciler meselesiyle ilgilenmeyeceklerdi. Çünkü onlar için mülteciler meselesi uzakta bir meseledir, ta ki Akdeniz'de göçmen gemileri her gün karaya vurup, her gün denizlerden her gün onlarca göçmen çıkarılana kadar. Doğuya ait bir meseledir. Bir şark meselesidir ama bizim için göçmen meselesi bir insanlık meselesi, bir vicdan meselesi, bir irfan meselesidir.'
'Bu örgütler silahı nereden buluyor?'
Terör meselesinin de maalesef küresel dengesizliğin sonuçlarından biri olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:
Bana söyler misiniz, Brüksel havalimanında nasıl oluyor da dünyanın en iyi korunan havalimanında bomba patlıyor onlarca insan ölüyor? Bana söyler misiniz yolda yürümesini bilmeyen adamlar ellerinde nasıl oluyor da yüz binlerce dolarlık silahlarla insanların üstüne ölüm yağdırabiliyorlar? Bu terör örgütleri PKK'sından DAEŞ'ine kadar, Boka Haram'dan başka örgüte kadar bu örgütler bu kadar silahı Allah aşkına nereden buluyor? Bu kadar siyasi lojistik destek nasıl bunların eline veriliyor? Bütün bunların bir tek cevabı vardır. Yeryüzünde insanlar arasında adaletle hükmedip insanların her birisini hazreti insan olarak kabul edip bütün yeryüzünde dengeyi sağlayan bir sistem kuramazsak göçmen sorunu da terör meselesi de iç çatışmalar da dünyadaki dengesizlikler de devam edecek. Ve bunlardan maalesef özellikle bizim gibi ülkelerin etkilenmesi de her zaman mümkün olacak.'
'Türkiye'nin güçlü olması köklerinin farkına varması demektir'
Türkiye'nin güçlü olmasının önemine değinen ve güçlü olmanın yalnız iktisadi gücü kapsamadığını ifade eden Kurtulmuş, 'Türkiye'nin güçlü olması demek kendi köklerinin farkına varması demektir. Eğer Türkiye, kendi köklerinin farkına varırsa yeryüzüne medeniyeti, insani değerler üzerinden yeniden üreterek sunabilecek bir güce de sahip olacak.' diye konuştu.
'Türkiye'nin tarihi herkesin araştırma yapmasına açıktır'
Türkiye'nin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarına ilişkin tutumunun açık olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:
'Ölen Müslümanlar da ölen Ermeniler de Osmanlı vatandaşıydılar ancak hiç kimsenin 1915'teki olayları karıştırarak bugün Türkiye'yi hizaya getirmesine, Türkiye'ye ders vermeye kalkmasına müsaade etmeyiz, böyle bir şeyi kabul etmeyiz. Türkiye'nin tarihi, her bir sayfası herkesin araştırma yapmasına açıktır. Bu nedenle 6 asırlık Balkan tarihinden bahsettim. Ecdadımızın tarihinden gerçekten istifade etmek isteyenler varsa buyursunlar 6 asırlık Balkan tarihine baksınlar, 4 asırlık Ortadoğu tarihine baksınlar. Dünyanın dört bir yerinde hala bugün bile hayırla yad edilen ecdadımızın bıraktığı izlere baksınlar.'
'1915'i karıştıranlara Goree adasını hatırlatırım'
Senegal açıklarındaki Goree adasında Afrikalı esirlerin tutsak edildiğini, daracık mahsenlerde 20-30 kişinin hapsedildiğini dile getiren Kurtulmuş, '150 milyon Afrikalı, Ortaçağ boyunca kimler tarafından kaçırıldı. Kimler tarafından Avrupa'ya, ABD'ye esir olarak götürüldü. 1915'i soranlar Goree adasının hesabını versinler. 1915'i karıştıranlara Goree adasını hatırlatırım. Buyrun herhangi bir soykırımdan bahsediyorsanız hadi bakalım size soykırım.' dedi.
92 senedir genç Türkiye Cumhuriyeti ile çok uğraşıldığını hatırlatan Kurtulmuş, 'Çanakkale'de 72 millet, bu milletin üstüne bomba yağdıranlar kimlerse bugün Silopi'de de bombaları patlattıranlar aynı insanlardır, aynı çevrelerdir, aynı odaklardır' diye konuştu.
'Türkiye'ye karşı düşman olan bütün unsurların devri bitecek'
Bu coğrafyanın milletlerinin bölük pörçük edilmesine müsaade etmeyeceklerini vurgulayan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Dün kullanılan başka taşeronlar vardı onların devri bitti. Hiç şüpheniz olmasın, sakın ha üzülmeyin. Şimdi kullanılan taşeronların da devri bitecek. PKK' sının da devri bitecek, paralel çetelerin de devri bitecek, Türkiye'ye karşı düşman olan bütün unsurların devri bitecek. Aynen Asala'nın devri bittiği gibi. Yeter ki birlik, dirlik içinde olalım, kardeşliğimizi koruyalım. Gayretle beraberlik içinde yan yana omuz omuza gelecek hedefler için birlikte yürüyelim.'
Muhabir: Ramazan Ercan-Ali Kemal Akan
Bölgede yaşanan sorunlar nedeniyle sadece Türkiye'de 3 milyona yakın Suriye ve Iraklı mültecinin bulunduğunu hatırlatan Kurtulmuş, bu küresel sorunun aşılabilmesi için hep beraber fikir üretmek gerektiğini bildirdi.
Gelecek ay İstanbul'da toplanacak Dünya İnsani Zirvesi ile dünyanın birçok yerinden yoksul ve zengin ülkelerin bir araya geleceğini ifade eden Kurtulmuş, şöyle konuştu:
'Birleşmiş Milletler'in ilgili kuruluşları var. Dünyanın çok zengin ülkeleri var. Suriye'de mülteciler meselesini ancak ve ancak sadece kendilerini rahatsız ettiği zaman hatırlayabiliyorlar. Geçen sene yaz aylarında Aylan bebeğin o fotoğrafı ortaya çıkmasaydı belki batı dünyasında birçok kimse bugün ilgilendiği kadar Suriye meselesiyle, mülteciler meselesiyle ilgilenmeyeceklerdi. Çünkü onlar için mülteciler meselesi uzakta bir meseledir, ta ki Akdeniz'de göçmen gemileri her gün karaya vurup, her gün denizlerden her gün onlarca göçmen çıkarılana kadar. Doğuya ait bir meseledir. Bir şark meselesidir ama bizim için göçmen meselesi bir insanlık meselesi, bir vicdan meselesi, bir irfan meselesidir.'
'Bu örgütler silahı nereden buluyor?'
Terör meselesinin de maalesef küresel dengesizliğin sonuçlarından biri olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şunları kaydetti:
Bana söyler misiniz, Brüksel havalimanında nasıl oluyor da dünyanın en iyi korunan havalimanında bomba patlıyor onlarca insan ölüyor? Bana söyler misiniz yolda yürümesini bilmeyen adamlar ellerinde nasıl oluyor da yüz binlerce dolarlık silahlarla insanların üstüne ölüm yağdırabiliyorlar? Bu terör örgütleri PKK'sından DAEŞ'ine kadar, Boka Haram'dan başka örgüte kadar bu örgütler bu kadar silahı Allah aşkına nereden buluyor? Bu kadar siyasi lojistik destek nasıl bunların eline veriliyor? Bütün bunların bir tek cevabı vardır. Yeryüzünde insanlar arasında adaletle hükmedip insanların her birisini hazreti insan olarak kabul edip bütün yeryüzünde dengeyi sağlayan bir sistem kuramazsak göçmen sorunu da terör meselesi de iç çatışmalar da dünyadaki dengesizlikler de devam edecek. Ve bunlardan maalesef özellikle bizim gibi ülkelerin etkilenmesi de her zaman mümkün olacak.'
'Türkiye'nin güçlü olması köklerinin farkına varması demektir'
Türkiye'nin güçlü olmasının önemine değinen ve güçlü olmanın yalnız iktisadi gücü kapsamadığını ifade eden Kurtulmuş, 'Türkiye'nin güçlü olması demek kendi köklerinin farkına varması demektir. Eğer Türkiye, kendi köklerinin farkına varırsa yeryüzüne medeniyeti, insani değerler üzerinden yeniden üreterek sunabilecek bir güce de sahip olacak.' diye konuştu.
'Türkiye'nin tarihi herkesin araştırma yapmasına açıktır'
Türkiye'nin 1915 olaylarıyla ilgili Ermeni iddialarına ilişkin tutumunun açık olduğuna dikkati çeken Kurtulmuş, şöyle devam etti:
'Ölen Müslümanlar da ölen Ermeniler de Osmanlı vatandaşıydılar ancak hiç kimsenin 1915'teki olayları karıştırarak bugün Türkiye'yi hizaya getirmesine, Türkiye'ye ders vermeye kalkmasına müsaade etmeyiz, böyle bir şeyi kabul etmeyiz. Türkiye'nin tarihi, her bir sayfası herkesin araştırma yapmasına açıktır. Bu nedenle 6 asırlık Balkan tarihinden bahsettim. Ecdadımızın tarihinden gerçekten istifade etmek isteyenler varsa buyursunlar 6 asırlık Balkan tarihine baksınlar, 4 asırlık Ortadoğu tarihine baksınlar. Dünyanın dört bir yerinde hala bugün bile hayırla yad edilen ecdadımızın bıraktığı izlere baksınlar.'
'1915'i karıştıranlara Goree adasını hatırlatırım'
Senegal açıklarındaki Goree adasında Afrikalı esirlerin tutsak edildiğini, daracık mahsenlerde 20-30 kişinin hapsedildiğini dile getiren Kurtulmuş, '150 milyon Afrikalı, Ortaçağ boyunca kimler tarafından kaçırıldı. Kimler tarafından Avrupa'ya, ABD'ye esir olarak götürüldü. 1915'i soranlar Goree adasının hesabını versinler. 1915'i karıştıranlara Goree adasını hatırlatırım. Buyrun herhangi bir soykırımdan bahsediyorsanız hadi bakalım size soykırım.' dedi.
92 senedir genç Türkiye Cumhuriyeti ile çok uğraşıldığını hatırlatan Kurtulmuş, 'Çanakkale'de 72 millet, bu milletin üstüne bomba yağdıranlar kimlerse bugün Silopi'de de bombaları patlattıranlar aynı insanlardır, aynı çevrelerdir, aynı odaklardır' diye konuştu.
'Türkiye'ye karşı düşman olan bütün unsurların devri bitecek'
Bu coğrafyanın milletlerinin bölük pörçük edilmesine müsaade etmeyeceklerini vurgulayan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
'Dün kullanılan başka taşeronlar vardı onların devri bitti. Hiç şüpheniz olmasın, sakın ha üzülmeyin. Şimdi kullanılan taşeronların da devri bitecek. PKK' sının da devri bitecek, paralel çetelerin de devri bitecek, Türkiye'ye karşı düşman olan bütün unsurların devri bitecek. Aynen Asala'nın devri bittiği gibi. Yeter ki birlik, dirlik içinde olalım, kardeşliğimizi koruyalım. Gayretle beraberlik içinde yan yana omuz omuza gelecek hedefler için birlikte yürüyelim.'
Muhabir: Ramazan Ercan-Ali Kemal Akan