Amasra Belediye Başkanı hakkındaki 'zimmet' iddiasının analizi

Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır ile belediyenin avukatı Berkay Dal'ın "zimmet" suçu işledikleri iddiasıyla yargılanmalarına başlandığına ilişkin haberler basında yer aldı.

Amasra Belediye Başkanı Bartın Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma tutanaklarına bakıldığında ilginç bir durumla karşı karşıya olunduğu görülüyor.

Zimmet suçu iddiasının mahiyeti

Savunma yapan sanık Belediye Başkanı Çakır, üzerine atılı suçu kabul etmediğini belirterek şu ifadeleri kullanıyor;

"Avukatımıza, kendi aracıyla gitmesini ve kullandığı yakıtı belediye olarak karşılayacağımızı söyledim. Avukatımız Zonguldak'a gittikten bir gün sonra kullandığı 24 litre mazotu belediye garajından kendisine iade ettik. Bu iade de defterlerimizde kayıtlıdır. Bize kara çalmaya çalışan sahte isim ve imzayla bu durum bir suçmuş gibi ihbar edilmiştir. Mektubu yazan kişinin seçimlerden AK Parti aday adayı olan kişinin yanında çalışan biri olduğunu öğrendik. Hakkında da ayrıca suç duyurusunda bulunduk. Şu anda zimmet suçlamasıyla 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmamız istenen bir iddiayla karşı karşıyayız. Bu durumu sadece hukukla açıklamak mümkün değil. Yargı gereğini yapacaktır, buna inancım tamdır. Neyi zimmetime geçirdiğimi ben de merak ediyorum. İddia makamından bunu bize açıklamasını bekliyorum."

Avukat Dal ise üzerine atılı suçu kabul etmediğini belirterek, savunmasında şunları söyledi:

"10 Ocak'ta Zonguldak'ta duruşma vardı ve belediye avukatı olarak bu duruşmaya gitmem gerekiyordu. Belediye Başkanı da 'Araç tahsis edemem, yakıtı tahsis ederiz.' dedi. Bartın'dan çıkarken ne kadar kullandığım belli olsun diye aracımın yakıt deposunu doldurdum, duruşmaya gittim ve döndüm. Bir gün sonra belediye garajından 24 litre mazot aldım. Amasra küçük bir yer ve dedikodular çıkınca parasını iade ettim. Bu birileri tarafından tezgahlandı. İsimsiz ihbar mektubuyla ihbarda bulunuluyor. Seçim öncesi siyasi karalama amaçlıdır ve siyasi davadır. Suçun zimmet suçu olmadığını biliyoruz. Suçsuzum, beraatimi talep ediyorum."

TCK'da zimmet suçu

Türk Ceza Kanununun Zimmet suçunu düzenleyen 247 nci maddesinde; "(1) Görevi nedeniyle zilyedliği kendisine devredilmiş olan veya koruma ve gözetimiyle yükümlü olduğu malı kendisinin veya başkasının zimmetine geçiren kamu görevlisi, beş yıldan oniki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Suçun, zimmetin açığa çıkmamasını sağlamaya yönelik hileli davranışlarla işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.

(3) Zimmet suçunun, malın geçici bir süre kullanıldıktan sonra iade edilmek üzere işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilebilir."hükmüne yer verilmiştir.

Belediye Başkanının ciddi bir usul hatası yaptığı anlaşlıyor. Çünkü kamuda böyle bir usul yok. Yani sen kendi aracınla davaya katıl senin aracıyın mazotunu belediyeden karşılayalım gibi bir yöntem yok. Olay basit gibi ama kötüye kullanılma riski çok fazla. Belediye başkanı yaptığı için zimmet olduğunu bilerek yapmadığı anlaşılıyor. Çünkü yapılan işlemlerin kaydı tutulmuş.

Başkanın yapması gereken çok basitçe Harcırah Kanunu hükümleri doğrultusunda işlem yapmaktı. Ancak bunu yapma yerine kafasına göre işlem yapıyor. Halbuki Harcırah Kanunu bu duruma zaten müsade ediyor. İşte ben yaparım mantığının hem kendine hem de başkasına verdiği zarar. Belediye avukatının ise bu durumun ciddi bir sıkıntı olacağını düşünmesi gerekirken o da bir hukukçu gibi değilde bir esnaf gibi hareket ettiği anlaşılıyor.

Maalesef olay sabit görünüyor. Elbette son kararı mahkeme verecek ancak işleri zor. Ümit ederiz ki başka belediye başkanları benzer işler yapmazlar.

memur5.com

Bakmadan Geçme