Anne atmacanın yuvadan attığı yavrulara anne oldu
Sivas'ta anne atmacanın yuvadan attığı yavru atmacalara sahip çıkan hayvan sever besleyip tedavi ettiği yavruları doğaya saldı.
Sivas'ta anne atmacanın yuvadan attığı yavru atmacalara sahip çıkan hayvan sever besleyip tedavi ettiği yavruları doğaya saldı.
Sivas'ta Sinan Akyazgan geçtiğimiz haftalarda çalıştığı iş yerinin çatısından düşen üç atmaca yavrusunu fark etti. Anneleri tarafından yuvadan atıldıklarını düşündüğü yavruları alarak tedavileri için ilgili kurumlardan yardım istedi. Gelen giden olmayınca yavruları kendisi tedavi etmeye karar verdi. Akyazgan bir süredir üç yavruya adeta annelik etti. Anneleri tarafından yuvadan atılan yavruları kendi elleriyle besledi. Tedavilerini tamamladı. Tamamen sağlıklarına kavuşup güçlenen yavruları ise doğaya saldı.
Bir ay annelik yaptı
Anneleri tarafından dışlanan üç yavruya adeta annelik yapan Akyzgan, yavruların telef olmasına razı gelmediğini belirterek, 'Yaklaşık bir ay önce atmaca yavrularını yuvadan annelerinin attığını gördük. Yavruları tekrardan yuvaya koyduk ama annesi kabul etmedi ve tekrardan düştüler. Bende bu yavruların heba olmasını istemedim, bunlar sonuçta yabani av hayvanı olduğu için bunların diğer hayvanlara yem olmasını istemedim. Ben gerekli yerlere müracaatımı yaptım ama ilgilenen olmadı. Benim bu yavruları doğada bırakmaya gönlüm el vermediği için alıp evime getirdim. Çiğ et tavuk, ciğer, böbrek tarzı etlerle besledik. Çiğ et yemeleri gerekiyor yabani hayvan oldukları için. Artık bunların uçma zamanları geldi. Doğaya salma zamanımızın geldiğini düşünüyorum. Çünkü artık kafeste durmuyorlar o yüzden doğaya salmamız daha uygundur' dedi.
Dört günde 1 kilo et tükettiler
Akyazgan, yavruların 4 günde 1 kilo et tükettiklerini belirterek, 'Günde yaklaşık 200-250 gram kadar çiğ et tüketiyorlar. Biz elimizle besliyoruz. İlk geldiklerinde küçüklerdi eti parçalayacak kabiliyetleri olmadıkları için küçük parçalar halinde elimizle yediriyorduk ama artık büyüdükleri için yemliklerine koyuyoruz. Kendileri oradan alıp beslenmelerini yapıyorlar. Artık öğrendiler yemek yemeyi. Ben normalde kendi evimde de papağan ve muhabbet kuşu beslediğim için hayvanlara karşı çok ilgim ve alakam vardır. Onlarla bir duygusal bağ var bizim ailemizden bir birey oldukları için. Bu atmaca yavrularıyla da aramızda güzel bir bağ oluştu. Hatta göndereceğimi duyduklarında ailem üzüldü ama artık evde kalacak durumda değiller çünkü kanatlarını çok geliştirdiler. Artık kafese sığmıyorlar. Bu atmaca yavrularını ben çok seviyorum ve bunlara Sıpa diyorum. Bunlar benim sıpalarım' dedi.
Doğaya saldı
Akyazgan, yavruların artık doğada kendi başlarında yaşayabilecek olgunluğa ulaştıklarına değinerek, 'Göz göze geldiğiniz zaman insan biraz ürperiyor. Çünkü çok keskin bakıyor ve her an ne yapacağı belli olmuyor. İlk başlarda yem uzattığım zaman elimi parçalamıştı. Özellikle pençelerini geçirdiği zaman kolay kolay bırakmıyor. Bir ara cımbızla beslemeye başladık. Daha sonra alıştık, onlar da bizim elimize alıştı. Evin içerisinde uçmak istiyorlar ama bu mümkün değil. Bunlar yuvadan düştüklerinde yaklaşık bir aylıklardı. Daha kafalarındaki tepe tüyleri düşmemişlerdi. Bakıma muhtaçlardı ama artık büyüdüler ve doğaya salma zamanı geldi.