Antalya'da 'organ ticareti' davası

ANTALYA (AA) - Antalya'da sahte kimlik düzenledikleri kişilerden alınan organları başka kişilere sattıkları iddia edilen 38 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Antalya 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıkların bazıları ile tarafların avukatları katıldı.

Duruşmaya 'mağdur sanık' sıfatıya katılan Bilal Habeş Orhan, daha önce gümüş imalatçısı ancak geçirdiği kaza nedeniyle çalışamaz hale geldiğini anlattı.

Ekonomik durumunun kötüye gitmesi nedeniyle böbreğini satmak zorunda kaldığını ifade eden Orhan, sahte kimlik çıkartılarak yaptığı nakilde alması gereken parayı da almadığını söyledi.

Bu nedenle ayrıca mağdur olduğunu dile getiren Orhan, daha önce anlaştıkları gibi 70 bin lira alması gerekirken 19 bin lirayı teslim aldığını kaydetti.

Mağdur sanık Mehmet Sessizoğlu da örgüt üyelerine, hastane için gerekli olduğunu söyledikleri için fotoğraf verdiğini anlatarak, daha sonra bu fotoğraflarla adına sahte kimlik çıkartıldığını söyledi.

Böbreklerini 17 bin karşılığında verdiğini belirten Sessizoğlu, 'Maddi durumumun çok kötü olması ve insani yardım amaçlı olarak böbreğimi verdim. Yoksa suç işleme ve sahtecilik kastım yoktur' dedi.

Mahkeme, dosyadaki bazı eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

- İddianameden

Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, haksız ekonomik çıkar sağlamak amacıyla kurulmuş suç örgütünün Antalya'da faaliyet gösterdiği belirtilerek, söz konusu örgütün ele başının Mehmet Emin Duran olduğu, Ebubekir Dikici, Lokman Sırma, Mehmet Doğru, Mehmet Zeki Özkan, Tayfun Özcan, Cemil Sisko, Ülkü Çekiç ve Mehmet Abdullah Oğuz'un da örgüt üyesi olduğuna yer veriliyor.

Sanıkların organ, doku ve insan ticaretine aracılık ve yardım ederek örgütün suç işlemesini kolaylaştırdıklarının tespit edildiği anlatılan iddianamede, suç örgütü tarafından soruşturma sürecinde 9 organ nakli eyleminin organize edildiği kaydediliyor.

İddianamede, bu eylemlerden 7'sinin tamamlanarak nakillerin gerçekleştirildiği ifade edilerek, örgüt üyelerinin genellikle maddi durumu kötü, aile ilişkileri zayıf ve bakıma muhtaç veya madde bağımlısı evsiz insanları bulup organ ticareti yaptıkları anlatılıyor.

Suç örgütü üyelerinin, donörlerin geçim sıkıntısı nedeniyle içerisinde bulundukları çaresizlikten faydalanarak para karşılığında böbreklerini satmaya ikna ettikleri anlatılan iddianamede, sanıkların bazı vericileri İran'a göndererek organlarının bu ülkede satılmasına aracılık ettikleri belirtiliyor.

- 'Hasta ile donör akraba gibi gösterilmiş'

Yine örgüt içerisinde imal edilen ya da İstanbul'da yaptırılan sahte nüfus cüzdanı belgelerini kullanan suç örgütü üyelerinin hasta ile donörleri akraba gibi gösterip etik kurula sokmadan böbreklerini satıp menfaat temin ettikleri vurgulanıyor.

İddianamede, 9'u örgüt üyesi olmak üzere bazı mağdurlar ve hasta yakınlarının da aralarında bulunduğu 38 kişi hakkında, geçerli rıza almaksızın kişiden organ almak, teşekkül halinde organ veya doku ticareti yapmak, aracılık etmek ile resmi belgede sahtecilik suçlarından 2 yıl ila 52 yıl arasında hapis cezası talep ediliyor.