AYM: ÇED olumlu kararlarının iptali talepli davaların reddi özel hayata saygı hakkının ihlali
Anayasa Mahkemesi, bir enerji santrali projesinin çevresel etki değerlendirmesi sürecinde yaşananlarla ilgili olarak özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar verdi.
Anayasa Mahkemesi, Ahmet Kardam ve diğerlerinin başvurusu üzerine, özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine karar verdi. 13 Aralık 2023 tarihinde alınan bu karar, bir enerji santrali projesiyle ilgili çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) sürecinde yaşananlarla ilgili önemli bir dönemeç olarak kaydedildi. Başvurucular, projeye ilişkin verilen ÇED olumlu kararlarının iptali talebiyle dava açmışlardı. Ancak, mahkemelerin bu talepleri reddetmesi sonucunda Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmuştu.
Olaylar zinciri, çevresel etki değerlendirmesi (ÇED) sürecinin karmaşıklığıyla dikkat çekiyor. İlk olarak, proje için verilen ÇED olumlu kararı, yerel mahkeme tarafından iptal edilmişti. Ardından, başvurucuların talebiyle bu kararın temyiz edilmesi sürecinde proje için ikinci kez ÇED olumlu kararı verildi. Ancak, bu karar da tartışmalara neden oldu ve başvurucular tarafından dava açıldı. Mahkemelerin çeşitli aşamalarda verdiği kararlar, uyuşmazlığın derinleşmesine neden oldu.
Anayasa Mahkemesi'nin değerlendirmesi, projeye ilişkin verilen ÇED olumlu kararlarının hukuka uygunluğunu sorguladı. Mahkeme, tesisin atık depolama alanı ve çevresindeki zeytinliklerle ilgili olarak gerekli önlemlerin alınmaması ve alternatif çözüm seçeneklerinin yeterince araştırılmaması gibi hususları ele aldı. Bu noktada, kamusal makamların gereken özeni göstermediği ve özel hayata saygı hakkı bağlamında pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediği sonucuna ulaşıldı. Bir başka deyişle AYM, "ÇED olumlu kararlarının iptali talebiyle açılan davaların reddedilmesi nedeniyle özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine" ilişkin başvuruyu yerinde buldu.
Anayasa Mahkemesi'nin verdiği karar, çevresel projelerin yasal çerçevede değerlendirilmesi ve vatandaşların özel hayat haklarının korunması açısından önem taşıyor. Bu kararla birlikte, benzer projelerde benzer uyuşmazlıkların nasıl ele alınacağı ve kamusal makamların nasıl bir yaklaşım benimseyeceği konusunda da önemli ipuçları ortaya çıkıyor.