Çavuşoğlu: 'Biz başkalarının merhametine bırakılacak bir millet değiliz'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin muhalefetin eleştirdiği alt yapı hamleleri sayesinde bugün ortaya çıkan fırsatları değerlendirebildiğini belirterek 'Bugün Ukrayna-Rusya savaşı ve etrafımızda yaşananlar bir kez daha gösterdi ki biz başkalarının merhametine bırakılacak bir millet değiliz' dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin muhalefetin eleştirdiği alt yapı hamleleri sayesinde bugün ortaya çıkan fırsatları değerlendirebildiğini belirterek; “Bugün Ukrayna-Rusya savaşı ve etrafımızda yaşananlar bir kez daha gösterdi ki; biz başkalarının merhametine bırakılacak bir millet değiliz” dedi.
Bir dizi ziyaret ve incelemelerde bulunmak üzere Uşak'a gelen Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Uşak Valisi Funda Kocabıyık'ı makamında ziyaret etti. AK Parti Uşak milletvekilleri Mehmet Altay ve İsmail Güneş ile Belediye Başkanı Mehmet Çakın'ın eşlik ettiği Bakan Çavuşoğlu'na Vali Funda Kocabıyık tarafından Uşak kilimi ve Uşak'ta çekilen "Biz cumhuriyeti böyle kurduk" adlı fotoğrafın seramik hali hediye edildi. Bakan Mevlüt Çavuşoğlu'nu valilikte karşılayanlar arasında bulunan Akın Yeniceli ile Çavuşoğlu arasında eğlenceli bir diyalog yaşandı. Akın Yeniceli'nin Ankara'ya koşarak geldiğini hatırlatan Bakan Çavuşoğlu, odanın içerisinde de koştuğunu ifade etmesi renkli anlar yaşanmasına neden oldu.
Valilik ziyareti sonrasında Atatürk Kültür Merkezi'nde iş insanları ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle bir araya gelen Bakan Çavuşoğlu, burada gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Tüm dünyanın birçok sorun ile mücadele etmekte olduğuna dikkat eken Çavuşoğlu, “Bu sorunlarla mücadele edebilmek için güçlü olmamız gerekiyor. Bugün Ukrayna-Rusya savaşı ve etrafımızda yaşananlar bir kez daha gösterdi ki; biz başkalarının merhametine bırakılacak bir millet değiliz. Güçlü olmamız gerekiyor, kendi gücümüzün olması gerekiyor. Kimseye güvenmezsin. Güçlük olmak için de birlik beraberlik lazım. Sorunlar var, krizler var, savaşlar var, ırkçılık var, başka pandemiyle beraber ortaya çıkan sorunlar var. Tüm bu sorun ve krizler aslında ülkelerin, milletlerin, insanların ve girişimcilerin önüne fırsatlarda ortaya koyuyor. Bu fırsatları değerlendirebilmek için güçlü bir alt yapınızın ve vizyonunuzun olması lazım. Bugün Rusya üzerinden özellikle lojistik olarak taşınmayan ürünler, Türkiye'ye yöneldi. Buradan Balkanlara ve Doğu Avrupa'ya gidiyor. Yıllardır biz, birçoğunun eleştirdiği bu otobanları, köprüleri, tünelleri ve demiryollarını yapmasaydık, bu limanları inşa etmeseydik, bu fırsattan yararlanabilir miydik. Havaalanlarını inşa etmeseydik Türkiye bir hat, bir merkez, bir transit ülke olabilir miydi. Altyapınız ile her şeyiniz ile güçlü olmanız gerekiyor” diye konuştu.
“Erdoğan, bu kadar güçlü bir lider olmasa böyle bir rol üstlenebilir miydi”
Uluslararası sistemde sorunlar olduğunu, sistemin artık yetersiz kaldığını ve reformların yapılması gerektiğini savunan Bakan Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Uluslararası sistemdeki sorunların çözümü için inisiyatif almanız lazım. Savaşları durdurmak için, barışı sağlamak için inisiyatif almanız lazım. Bunu yapabilmeniz için de dengeli ve adaletli olmak lazım. İnsani konularda hassas olmak lazım. Girişimci ve insani dış politikanızın ön plana çıkması lazım. İşte Rusya-Ukrayna savaşında her iki taraf ile de eşit bir şekilde iletişim kurabilen ama bunu yaparken de ilkeli davranan, doğruya doğru, yanlışa yanlış diyen, Rusya'nın saldırısını kabul etmeyeni, hemen ‘savaştır' deyip Montrö Sözleşmesi'ni harfiyen uygulayan ama diğer taraftan da ‘Bu savaşı artık sonlandırmamız lazım' diyerek, liderler düzeyinde, dışişleri bakanları düzeyinde, müzakereciler düzeyinde bu denli işin içerisinde olabilen bir ülke var mı? Recep Tayyip Erdoğan, bu kadar güçlü bir lider olmasa, bu dostlukları bugüne kadar inşa etmese, böyle bir rol üstlenebilir miydi? Onun çalışma arkadaşları bizler, bunu yapabilir miyiz, bir araya getirebilir miyiz? Biz ‘Her şeyi biz çözeceğiz' demiyoruz ama samimi çaba sarf etmemiz lazım. Bunun için bir birikim lazım. Biz köklü bir devlet anlayışının yeni nesilleriyiz”