Belediye başkan adayları emeklilere yardım yarışına girdi

Belediye başkan adayları arasında yükselen emeklilere yardım vaatleri ve rekabet, seçim atmosferine yeni bir boyut katıyor. Ancak, vaatlerin gerçekçiliği ve adayların yönetim anlayışları konusunda şüpheler devam ediyor.

Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayları, emeklilere yardım konusunda yarışa girdi. 10 bin TL ile nasıl geçinileceği sorusuyla ortaya çıkan bu rekabet, belediyelerin emeklilere yardım yapma sorumluluğunu tartışmaya açtı. Ancak, yardımın nasıl ve hangi kriterlere göre yapılacağı belirsizliğini koruyor. Belediyelerin zaten ciddi borç yükü altında olduğu ve vaatlerin dozunun arttığına dikkat çekilirken, adayların seçim vaatlerinin gerçekçi olmaması eleştiriliyor. Mansur Yavaş'ın EYT'lilere verdiği sözleri yerine getirmemesi, adayların vaatlerinin ne kadar gerçekçi olduğu konusunda şüpheleri artırıyor. Adaylardan beklenen adil ve şeffaf bir yönetim anlayışı ise henüz netlik kazanmış değil.

MEMUR5.COM editörünün analizi:

Ankara ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayları adeta emeklilere yardım verme yarışına girdi. Mantık basit, 10 bin TL ile nasıl geçinilsin. Öyleyse belediyeler ne yapıp ne edip emeklilere yardım yapmalılar.

Emeklilere yapılacak yardım belediyelerin işi midir? Nasıl ve hangi kritere göre yardım yapılacak? Yani ihtiyaç sahipleri bitirildi de emekliler mi kaldı? Sorular uzatılabilir.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının veri tabanında sosyal yardıma ihtiyacı olanlar yer almasına rağmen belediyeler ne hikmetse bu verilerden yararlanmak istemezler. Ayrıca belediyenin hangi bütçeyle bu yardımları yapacağını merak etmiyor. Adayların talip oldukaları belediyelerin ciddi bir borç içinde olduğunu da belirtmemiz gerekiyor.

Bu çerçevede adeta kim ne veriyorsa ben bir fazlasını vereceğim yaklaşımı Süleyman Demirel'i hatırlatıyor. Rekabet kızıştıkça vaatlerin dozu da artmaya başladı. Olmayanı vaat etmek işin en kolay yönüdür ve tamamen de bu yapılıyor.

Vatandaş şaşkınlıkla izliyor ve ne oluyor diye merakla bekliyor. Öncelikle başkan adaylarının Cumhurbaşkanı adayı edasıyla akıllarına gelen herşeyi vaat etmesi sağlıklı bir yaklaşım değildir.

Küçük bir hatırlatma yapmamız gerekirse 2019 yılında yapılan seçimlerde Mansur Yavaş'ın EYT'lilere hangi sözleri verdiğini ve sonrasında da neler yaptığını herkes gördü. Resmi yazı yazdım, cevap bekliyorum, şu oldu, bu oldu gibi birçok mazeret havada uçuştu . Hiçbir EYT'li umduğunu bulamadı ve bulamazdı da. ve sonunda EYT kanunu çıktı da adam kurtuldu.

Belediye başkan adaylarından beklenen en temel davranış biçimi adil ve şeffaf olunması ile kaynakları etkin kullanmasıdır. Özellikle personel alımlarında şeffaflık yapacağına ve sadece KPSS'nin esas alınacağına ilişkin hiçbir adaydan herhangi bir vaat duyulmadı. Yine doğrudan temin dahil olmak üzere şeffaf bir şekilde mal ve hizmet alınacağına dair hiçbir vaat duymadık. Belediye şirketleri adeta ihalesiz mal ve hizmet almanın yöntemi haline getirildi. Hiçbir aday bu konuda ağzını açmıyor.

Özetle adaylar tribünlere oynuyor ve kazanmak uğruna asıl yapması gerkenler dışında her şeyi vaat ediyor. Vatandaşın bu durumun ne kadar farkında olduğunu merak ediyoruz ve ibretle izliyoruz.

memur5.com

Bakmadan Geçme