Bu da DenetleME işlevi: TBMM'de 188.486 soruya sadece 30.460 yanıt
Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz 'Anayasa ve TBMM İç Tüzüğünde yer alan yazılı soru önergesi yoluyla denetleme işlevi fiilen kullanılamıyor' dedi.
“Anayasa ve TBMM İç Tüzüğünde yer alan yazılı soru önergesi yoluyla denetleme işlevi fiilen kullanılamıyor.” Bu açıklamayı Tüketici Birliği Federasyonu Genel Başkanı Mehmet Bülent Deniz yaptı.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne (TBMM) sunulan yazılı soru önergelerinin yanıtlanma oranlarına dair çarpıcı veriler, Deniz tarafından değerlendirildi. Deniz, TBMM'nin Anayasa ve TBMM İç Tüzüğü'nde yer alan yazılı soru önergesi yoluyla denetleme işlevinin fiilen kullanılamadığını vurguladı.
Deniz, "Demokrasinin toplum için iyi bir yönetim biçimi olabilmesi, iktidarın denetlenebilir olması ile mümkündür. İktidarın denetimi, demokraside dengeyi sağlayacak yegâne araçtır," dedi.
188.486 Sorudan Sadece 30.460'ı Yanıtlandı
Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu tarafından TBMM Başkanlığı'na sunulan bir yazılı soru önergesine verilen yanıta göre, 24. ila 28. yasama dönemlerinde toplam 188.486 yazılı soru önergesi verildi. Bu önergelerden sadece 30.460'ı, yani yüzde 16,16'sı mevzuatta belirlenen 15 günlük yanıt süresi içinde cevaplanmıştır. Geri kalan önergelerden 81.567'si ise süresi geçtikten sonra yanıtlanmıştır.
"Emekliye Zam Yapılacak mı?" Sorusu Cevapsız Kaldı
Deniz, yazılı soru önergelerinin yanıtlarının da tatmin edici olmadığını belirtti. Örneğin, Denizli Milletvekili Yasin Öztürk'ün emekli maaşlarıyla ilgili yazılı soru önergesine verilen yanıtta, "Bahsi geçen hususlar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının görev ve yetki alanına girmektedir," denildi.
Ticaret Bakanı'ndan Şaşırtıcı Yanıt
Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal'ın Türkiye ile Suriye arasındaki ticarete ilişkin sorusuna Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, "İstatistiksel bilgilerin saklanması ve sunulması Türkiye İstatistik Kurumu'nun uhdesindedir," yanıtını verdi.
Deniz, "Demokraside bilgi edinme ve denetleme işlevinin tam anlamıyla kullanılması, şeffaflık ve hesap verilebilirliği sağlayacaktır," ifadelerini kullandı. "Öncelikle yasama organı ve giderek toplumun bilgi edinme ve denetleme hakkı, yönetimde keyfiliği önleyecek en önemli araçtır," dedi.