DeFacto 'Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'na davet edildi
DeFacto, Birleşmiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu'na davet edildi. DeFacto Online Genel Müdürü Önder Şenol, BM Komisyonu'nda yaptığı konuşmada Mutlu Kadın Hareketi'nin markalarında oluşturduğu olumlu etkiye dikkat çekti.
DeFacto, Birleşmiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu'na davet edildi. DeFacto Online Genel Müdürü Önder Şenol, BM Komisyonu'nda yaptığı konuşmada Mutlu Kadın Hareketi'nin markalarında oluşturduğu olumlu etkiye dikkat çekti.
Yaklaşık 5 yıl önce Mutlu Kadın Hareketi'ni başlatarak toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik farkındalık oluşturan DeFacto, bir kez daha Birleşmiş Milletler (BM) Kadının Statüsü Komisyonu'na davet edildi. DeFacto Online Genel Müdürü Önder Şenol, ‘Sürdürülebilir kalkınma hedeflerini sergileyen kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesi' başlığıyla New York'ta düzenlenen Birleşmiş Milletler Kadının Statüsü Komisyonu'na konuşmacı olarak davet edildi.
Pandemi nedeniyle çevrimiçi olarak düzenlenen toplantıda konuşma yapan Şenol, 93 ülkede operasyonu bulunan, yaklaşık 15 bin kişilik istihdamıyla kadınların güçlenmesine verdikleri öneme dikkat çekti.
Yüzde 60'a yaklaşan kadın çalışan oranı
Daha güçlü bir ekonomi ve toplumsal refah için kadınların iş hayatında ve sosyal alanda daha çok var olması gerektiğinin altını çizen Şenol, “Şirket olarak eşitlik temeline dayanan bir kültürümüz var. Diğer taraftan kadınların karar alma süreçlerine daha çok dahil olması için gayret gösteriyoruz. Kadınların iş hayatında eşit şartlarda çalışmasını, emeklerinin ve hayallerinin hayat bulmasını önemsiyoruz. Bu doğrultuda çalışanlarımızın eğitimi ve gelişimi için sürekli yatırımlar yapıyoruz. Bugüne kadar Türkiye'de ilk olan birçok uygulamayı hayata geçirdik. Önce Mutluluk Direktörlüğü birimini kurmuştuk. Kadın çalışanlarımızın varlığını daha görünür kılmak için daha sonra Mutlu Kadınlar Hareketi'ni başlattık. Aynı yıl kadınlara iş hayatında verdiğimiz desteği devam ettireceğimizi taahhüt etmek için Birleşmiş Milletler Kadınları Güçlendirme İlkeleri'nin (WEPs) imzacısı olduk. 6 aylık yasal haklara ek olarak 3 ay daha doğum izni; çocuklarının okul döneminin ilk ve son gününde ek izin gibi izinler tanıyoruz. Kadın çalışanlara Özel Yönetici Eğitim Grupları oluşturduk” dedi.
Bu adımlar sayesinde kadın istihdam oranında yüzde 60'a vardıklarını kaydeden Şenol, “Mutlu Kadın Hareketi'nin sektörümüzde bir ilk olduğunu gururla söyleyebilirim. Şu anda çalışanlarımızın yüzde 59,5'i kadın. Şirketimizin istikrarlı başarısında bu oran kritik öneme sahip” diye konuştu.
Genç kadın tasarımcıları güçlendirme projesi
Şenol, BM Komisyonu'nda gençleri güçlendirmek amacıyla başlattıkları Kumaştan Hayaller Projesi'nde aldıkları yolu da anlattı. Kurumsal sosyal sorumluluk programları aracılığıyla genç kadınları güçlendirerek, kadınların iş hayatına katılımını teşvik ettiklerine dikkat çeken Şenol, “Mutlu Kadın Hareketi'nin kazanımlarından yola çıkarak 2018 yılında büyük hayallerle ‘Kanserli Çocuklara Umut Vakfı' (KAÇUV) iş birliğiyle “Kumaştan Hayaller” isimli bir projeyi hayata geçirdik. Bizi başından beri çok heyecanlandıran bu projede önemli mesafe kat ettik. Bu projemizle fazla kumaşları tekrar üretime sokmak yerine yerel meslek okullarına bağışlıyoruz. Böylece geleceğin başarılı kadın tasarımcılarının yetiştirilmesini ve potansiyellerinin ortaya çıkarılmasını hedefliyoruz. Bu projenin genç kadınların güçlendirmesinde özel bir etkisi var; onlara gelecekteki kariyerlerinde başarılı olmaları için daha fazla güven ve motivasyon sağlıyor. Geleceğin genç girişimcilerinin meslek okullarında ürettikleri ürünleri topluyor, hazırlıyor ve önde gelen mağazalarımızda satışa sunuyoruz. Bu ürünlerden elde ettiğimiz tüm geliri ise Kanserli Çocuklara Umut Vakfı'na bağışlıyoruz” ifadelerini kullandı.