Diyarbakır'ın tarihi ilçesinde asırlık antikalar
Diyarbakır'ın tarihi merkez Sur ilçesinde bulunan antika dükkanında adeta tarihe yolculuk yapılıyor.
Diyarbakır'ın tarihi merkez Sur ilçesinde bulunan antika dükkanında adeta tarihe yolculuk yapılıyor.
Merkez Sur ilçesi tarihi Ulu Camii arkasında bulunan dükkanında antika eşyalara olan merakı ve tutkusuyla 33 yıldır işini severek yaptığını söyleyen Emin Diril, aynı zamanda değerli ve antika tesbih tamiratını da yaptığını söyledi. Yapmış olduğu işler içerisinde takı tasarımı, antika parçaları ve eskiye dönük ürünleri tekrardan günümüze sağlayabilmek için bu işlerle meşgul olduğuna aktaran Diril, 'Antika malzemeler elimde bayağı var. Bu eşyaların tanıtımlarını yapmaya çalışıyoruz. Ufak tefek onarımları olduğu zaman onlarla ilgileniyorum. Dışarıdan gelip ürün satmak isteyen dostlarımız oluyor. Ellerinde eski malzemeler bulundurup eşyayı değerlendiremeyen insanlardan ürünlerini alıp farklı değerlendirebilecek insanlarla paylaşarak bu şekilde işimize devam ediyoruz' dedi.
Hiçbir ürünün birbirinden kıymetsiz olmadığını anlatan Diril, 'Her ürünün illaki bir değeri vardır. Ürünlere baktığımız zaman açık hava sinema makinamız var, onun yanında 1930-40-50'li yıllara ait radyolarımız bulunmakta. Bunlar bir yana emektar dediğimiz boyacı sandığına kadar ürünlerimiz var. Bunların hepsi birbirinden değerli. Benim göz açımda değersiz hiçbir şey yoktur. Bu değeri ele alabilmek, bu değerlere sahip çıkabilmek bizim için dünyanın en önemli unsurudur' diye konuştu.
Dükkanda bulunan eşyaların birbirinden tarihi olduğuna dikkat çeken Diril, 'En eski eşya ipekten yapılma duvar halı, geyik posterli yarım ipekten yapılmış halı ve gaz ocakları. Antika eşyalarının içerisinde açık hava sinema makinesinin makinistler tarafından üzerinde araştırma yaptık. Makinenin 1918 yılına ait olduğu söylenildi. İnsanlarımızın gelecekle pek fazla ilgileneceğini zannetmiyorum. Şu an dikkat ettiyseniz hep geçmişe yönelik hareket etmeye başladık. Bundan 30 yıl öncesine kadar Sur ilçemizin sokakları tarihi mekanlar ve evlerdi. Bütün o tarihi evlerin havluları, taşları hepsi şu an antik yerini almaya başladı. Kafe işletmeciliği yapan arkadaşlarımız artık tarihi bölgeleri seçmeye başladı. Görsel açıdan ne ihtiyaç duyuluyorsa, müşteri dışardan baktığı zaman bu nedir demek istedikleri bir atmosfer olayı var. O atmosferde biz de oturup bir çay içelim diyen insanlarımız var. Bundan ötürü Ne olursa olsun yeryüzünde ne varsa hepsi çok kıymetlidir. Kıymetsiz olan hiçbir şey yoktur. Değersiz bir şeyin olmadığını bilin' şeklinde konuştu.