Gölbaşı Belediyesi 'Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'nin açılışı yapıldı
Türkiye'nin en büyük sokak hayvanı rehabilite merkezlerinden biri olma ünvanını taşıyan ve Gölbaşı Belediyesinin katkılarıyla ilçede hizmete giren, 'Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'nin açılışı gerçekleştirildi.
Türkiye'nin en büyük sokak hayvanı rehabilite merkezlerinden biri olma ünvanını taşıyan ve Gölbaşı Belediyesinin katkılarıyla ilçede hizmete giren, 'Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'nin açılışı gerçekleştirildi.
Gölbaşı Belediyesi, ülkenin en büyük sokak hayvanı rehabilite merkezlerinden olan, 'Hayvan Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi'ni hizmete açtı. Tesis mülkiyeti Gölbaşı Belediyesine ait olan Gölbek Yerleşkesinde bulunan merkez, aynı zamanda akıllı bir tesis olmasıyla da son teknoloji donanımları içerisinde barındırıyor. 45 gün gibi kısa bir sürede inşası tamamlanan tesis, tam 50 bin metrekarelik alan üzerinde yer alıyor. Sokak hayvanlarının daha iyi şartlarda yaşaması için hayata geçirilen merkezin açılış kurdelesini ise Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, Akyurt Belediye Başkanı Hilal Ayık ve Mamak Belediye Başkanı Murat Köse kesti. Merkezin açılışına çevre halkının ilgisi ise yoğundu.
'Bakımevimizi tamamen belediyemizin kendi imkanları ile yaptık'
Bakımevi'nin açılışında konuşan Gölbaşı Belediye Başkanı Ramazan Şimşek, 'Biz Gölbaşı Belediyesi olarak Cumhurbaşkanımızın aylar önce sokak hayvanları ile ilgili verdiği talimatı uygulayarak tesisimizi yaptık. Hem Cumhurbaşkanı'mızın talimatları hem de yasalar doğrultusunda arkadaşlarımızla bir toplantı yaptık. Gölbaşı'nda yaşayan sokak hayvanlarımız ve vatandaşlarımız bizim için çok önemli. Bununla ilgili yaptığımız toplantının sonucunda ortaya bir rehabilitasyon merkezi açma fikri çıktı. Bu fikrimizi hemen hayata geçirme kararı aldık. Ve burayı tamamen belediyemizin kendi imkanları ile ve çalışanlarımızla beraber 45 günde hayata geçirdik' ifadelerine yer verdi.
'Tesisimiz bin 500 hayvan kapasitesine sahip'
Aynı zamanda hayvan oteli olarakta hizmet verecek olan tesiste suların arıtılarak geri dönüşüm sağlanacağını belirten Şimşek 'Burada kullanılan suyu arıtarak, tekrar sisteme basılarak kullanılabilecek. Arıtılan suyu insanlarda içebilecek. Her şeyi düşünerek yaptık bu tesisi ve 50 bin metrekarelik bir alana yaptık. En az bin 500 sokak hayvanımızı burada rehabilite edecek, barınacak ve gezecekleri bir alan oluşturduk. Hamile ve yeni doğurmuş, hasta, hırçın ve agresif köpeklerimiz ile ilgili hepsini ayrı ayrı düşünerek bu alanı hayata geçirdik. Burayı yaparken insanımızın daha rahat etmesi okula ve işe daha rahat gitmesini düşünerek yaptık' diye konuştu.
Sokak hayvanları için yapılan tesis içerisinde hayvanların her sorununun çözüme kavuşabileceği bir alan bulunduğunu vurgulayan Şimşek 'Bakımevi'nde 500 adet korumalı köpek kulübesi, 280 adet padok, 200 metrekare idari bina, 300 metrekare depolama binası içinde mama deposu soğuk hava deposu, temiz su deposu ile arıtma tesisi bulunmaktadır. Bin 500 metrekare alan köpek eğitim parkuru ve 3 farklı alandan oluşan toplam 20 bin metrekare doğal yaşam alanı bulunmaktadır. Merkezimiz içerisinde bulunan diğer bölümler ise; karantina bölümü, kısırlaştırma merkezi, ameliyathane rehabilitasyon alanı, yer üretme tesisi soğuk hava deposu ve hayvan morgu bulunmaktadır. Tesiste bulunan arıtma tesisi sayesinde sulamada ve temizlikte kullanılan sular geri dönüşüm yöntemiyle geri kazandırılacak olup. Doğa dostu bir tesis olması amaçlanmıştır. Biz bunları planlarken günübirlik değil, yılları hedefleyerek yaptık stratejisini ona göre kurduk. Burada inşa ettiğimiz tesisimizi her şeyiyle kendimiz yaptık. Geceli gündüzlü çalışan tüm ekiplerimize teşekkür ederim' ifadelerini kullandı.
'Hayvanları toplayıp başka bir ilçeye bırakmak çözüm değil'
Sokak hayvanlarının yerini değiştirmenin çözüm olmadığını hayvanları sürekli toplayıp başka ilçelere özellikle Gölbaşı'na bırakmanın doğru olmadığının altını çizen Şimşek 'İlçe belediye başkanlarıma buradan seslenmek istiyorum. O hayvanları toplayıp başka bir ilçeye bırakmakla onlara iyilik yapmış olmuyoruz. Tam tersine onlara daha fazla zulüm etmiş oluyoruz. Ve orada yaşayan insanların yaşam standartlarını engelliyoruz' dedi.