Kamu-Sen İstişare Toplantısı
- Kamu-Sen Genel Başkanı Koncuk: - 'Çalışma hayatını anlatan, sözünü esirgemeyen bir sendika mı kaldı Türkiye'de? Eğer sendikacılık olsaydı kiralık işçi sistemi yüzünden ortalık ayağa kalkardı. Bunlar işçileri ilgilendiren şeyler ama bizi de ilgilendiriyor. Bu milletin evladına kurulan her tuzak bizi ilgilendirmeli' - 'Adeta taşeronun mucidi olmuş bir siyasi iktidar, 'bunları kadroya alacağız' diyor. Maliye Bakanı 'özel statü vereceğiz' diyor. Yeni bir istihdam türü demek. Başbakan 'kadro' diyor, Maliye Bakanı 'sınav' diyor, 'performans' diyor. Kendi içinde bile insicam olmayan bir hükümet var'
İZMİR (AA) - Türkiye Kamu-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk, Türkiye'de çalışma hayatını anlatan, sözünü esirgemeyen bir sendika kalmadığını belirterek, 'Eğer sendikacılık olsaydı kiralık işçi sistemi yüzünden ortalık ayağa kalkardı. Bunlar işçileri ilgilendiren şeyler ama bizi de ilgilendiriyor. Bu milletin evladına kurulan her tuzak bizi ilgilendirmeli.' dedi.
İsmail Koncuk, İzmir'deki bir otelde düzenlenen Kamu-Sen İstişare Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, İstiklal Marşı'nın 'Korkma' sözüyle başladığını anımsatarak, ideolojisi ne olursa olsun vatansever insanların güzel günler için korkmadan sorumluluk alması gerektiğini belirtti.
Rektör olmak isteyen bazı profesör unvanlı öğretim üyelerinin sorumluluk almaktan kaçtığını vurgulayan Koncuk, 'Adam profesör olmuş, kafasında bir plan yapıyor, rektör olmayı hedefliyor. 'Hiçbir şeye bulaşmayayım' diyor, 'gelen ağam, giden paşam' diyeyim. Bu adam rektör olsa, bakan olsa ne yazar. Şimdi bakanlar da korkuyor, çekiniyor böyle bir dönem yaşıyoruz.' diye konuştu.
Bilginin sorumluluğu da beraberinde getirdiğine dikkati çeken İsmail Koncuk, şunları söyledi:
'Omuzlarımıza yüklenen sorumluluğu yerine getirmek zorundayız. Getirmezsek bir çatı var tepemizde o kolonlar çatır çatır ediyor. Tepemize çöker, hepimiz altında kalırız. Rektör olma hayali güden bomboş adam da okul müdürü olacağım diye bin bir türlü rezilliğe boyun büken de çatı altında kalır ama biz de altında kalırız. Biz bu ülkenin içinde olduğu durumu biliyor ve ahlaksız düzeni görebiliyor, hissedebiliyoruz. Buna karşı sağlam duruş gösterilmesi gerektiğine inanıyoruz.'
- Taşeron sistemi
Kamuda taşeron sistemiyle 720 bin kişinin çalıştığını anlatan Koncuk, belediye ve özel sektörün dahil edilmesiyle bu rakamın 2 milyona çıktığını bildirdi.
Taşeron sisteminin bugünlerde tartışıldığını ifade eden İsmail Koncuk, 'Adeta taşeronun mucidi olmuş bir siyasi iktidar, 'bunları kadroya alacağız' diyor. Maliye Bakanı 'özel statü vereceğiz' diyor. Yeni bir istihdam türü demek. Başbakan 'kadro' diyor, Maliye Bakanı 'sınav' diyor, 'performans' diyor. Kendi içinde bile insicam olmayan bir hükümet var. Başbakan ne derse odur, Maliye Bakanı başka bir şey derse o zaman başka bir şey var, yine aldatılan taşeron ordusu var.' değerlendirmesinde bulundu.
Yeni sistemin 78 milyon insanı ilgilendirdiğini vurgulayan Koncuk, konuşmasına şöyle devam etti:
'Taşeron sistemini kurgulamak bile yeteri kadar beddua almayı gerektiren bir durum. Bunu yapan dua almaz. Memleketin evladını geleceğe dair hiçbir garantisi olmayan istihdam türünün içine girmeye zorlayan anlayış beddua almayı hak eder. Yeni ucube sistem ile 4/C'yi arayacağız. Biz zaten kadro mücadelesi içindeyiz. Şu anda kiralık işçilik dönemi başlıyor.'
Türkiye'de gerçek anlamda sendikacılık yapılmadığını da ileri süren İsmail Koncuk, 'Çalışma hayatını anlatan, sözünü esirgemeyen bir sendika mı kaldı Türkiye'de? Eğer sendikacılık olsaydı, kiralık işçi sistemi yüzünden ortalık ayağa kalkardı. Bunlar işçileri ilgilendiren şeyler ama bizi de ilgilendiriyor. Bu milletin evladına kurulan her tuzak bizi ilgilendirmeli.' ifadelerini kullandı.