Kanunsuz grev gerekçesiyle işten çıkarılan işçiye kıdem tazminatı ödenir mi?
Yargıtay, kanunsuz grev gerekçesiyle işten çıkarılan işçiye kıdem tazminatı ödenmesinin, feshi geçersiz kıldığını belirterek işe iade kararı verdi.
Yargıtay, kanunsuz grev yaptığı gerekçesiyle işten çıkarılan bir işçi hakkında kritik karara imza attı.
İş Kanunu'nun 25/2. maddesi uyarınca işverenin haklı nedenle işten çıkardığı işçisine kıdem tazminatı ödemesi üzerine, Yargıtay, işten çıkarmanın geçersiz olduğuna hükmederek işçinin işe iadesine karar verdi.
Bakırköy'de yaşanan olayda, gece vardiyasında çalışan işçiler, işe gelmeyerek kanunsuz grev yapma girişiminde bulundu. Bu durum üzerine işveren, İş Kanunu'nun 25/2. maddesi kapsamında işçilerin iş sözleşmelerini haklı fesih gerekçesiyle sonlandırdı. Ancak ilginç olan, işverenin haklı fesih yapmasına rağmen işçilerine kıdem tazminatı ödemesiydi.
İşten çıkarılan işçilerden biri, bu duruma karşı işe iade davası açtı. Yerel mahkeme, işverenin haklı fesih yaptığına kanaat getirerek davayı reddetti. Fakat davacı işçi, kararı temyiz ederek Yargıtay'a taşıdı. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, kıdem tazminatının ödenmiş olması durumunda, işverenin haklı fesih yaptığını iddia edemeyeceğini vurguladı. Bu nedenle işçinin davranışına dayalı olarak fesih gerçekleşmiş sayılacağından, işten çıkarılmadan önce savunmasının alınması gerektiğini belirtti. İşçinin savunması alınmadığı için işten çıkarmanın geçersiz olduğuna karar verdi.
Kararda şu ifadelere yer verildi: “Kıdem tazminatı ödendiğine göre işverenin iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğini ileri süremeyeceği, dolayısıyla 4857 sayılı İş Kanunu m.19/2-2. cümlede yer alan düzenlemeden yararlanamayacağı, bu nedenle fesihte davacının davranışına dayanan işverenin, işçiden savunma alması gerektiği anlaşılmaktadır. Savunma alınmadan gerçekleştirilen fesih geçersizdir.”
Yargıtay bu kararıyla, işverenin, işçinin kanunsuz grev yapmasına rağmen kıdem tazminatı ödemesi halinde, işçiyi haklı nedenle işten çıkaramayacağını ortaya koydu. Ayrıca işçinin davranışına dayalı bir fesih yapılacaksa, işten çıkarılmadan önce savunmasının alınmasının zorunlu olduğunu vurguladı.
Bu karar, iş hukuku ve işten çıkarma süreçlerinde önemli bir içtihat niteliği taşıyor ve işçilerin haklarını koruma açısından da kritik bir yere sahip.