Melek, her şeye inat yaşama tutunuyor
- Dünyada ender rastlanan ve sinir sistemindeki doğumsal bir hasar olan Hallerman Streiff rahatsızlığı nedeniyle doktorların '11 yaşına kadar yaşar' dediği 13 yaşındaki Melek, hayata tutunuyor - Anne Olgar: - 'O benim hiç büyümeyen bebeğim. Şu an hayata sevinçle ve umutla bakıyorum. Allah onun yokluğunu yaşatmasın'
HATAY (AA) - İSMİHAN ÖZGÜVEN - Dünyada ender rastlanan ve sinir sistemindeki doğumsal bir hasar olan Hallerman Streiff rahatsızlığı nedeniyle dişleri çürüyen, kemikleri gelişmeyen ve gözleri çok az gören Melek Olgar, doktorların '11 yaşına kadar yaşar' demesine inat yaşama tutunuyor.
Antakya'da yaşayan Gülcan ve Mehmet Olgar çiftinin 4 çocuğundan en küçüğü olan Melek, 6 aylıkken teşhis konulan rahatsızlığına inat etrafına gülücükler saçıyor.
Rahatsızlığı nedeniyle kemikleri gelişmeyen ve 13 yaşında olmasına rağmen 4 yaşındaki bir çocuk gibi görünen Melek, annesi sayesinde yaşama sıkı sıkı tutunarak eğitimine devam ediyor.
Özel bir rehabilitasyon merkezinde harfleri, sayıları ve boyama yapmayı öğrenen Melek, öğretmenlerinin de en sevdiği öğrenciler arasında yer alıyor.
- Hastalığın tedavisi yok
Anne Melek Olgar, AA muhabirine yaptığını açıklamada, 6 aylıkken kızını doktora götürdüğünde dünyada ender görünen ve tedavisi olmayan bir hastalığı olduğunu öğrendiğini ve adeta dünyasının yıkıldığını söyledi.
Doktorların '11 yaşına kadar yaşar' demesi üzerine dünyasının ikinci kez yıkıldığını ifade eden anne Olgar, şöyle devam etti:
'Doktorlar zamanla kızımın dişlerinin çürüyeceğini, gözlerinin görmeyeceğini, iç organlarının büyüyeceğini ve nefes almakta zorluk çekeceğini söylediler. Hastalığın da tedavisi yoktu. Yıllarca birçok doktora gittim ve sonuç alamadık. En kötüsü de bana kızımın 11 yaşına kadar yaşayacağını söylemeleriydi. O günler çok şükür geride kaldı. Melek şimdi 13 yaşında. Çok şükür, çok iyi şu an. O, benim hiç büyümeyen bebeğim, onunla yaşamak çok güzel. Şu an hayata sevinçle umutla bakıyorum. Allah, onu yokluğunu yaşatmasın.'
Melek ile sürekli gezdiğini ve haftanın 2 günü onu özel bir rehabilitasyon merkezine götürdüğünü belirten anne Olgar, kızının okulunu çok sevdiğini ve burada yeni şeyler öğrendiğini kaydetti.
Kızının dişlerinin sürekli çürüdüğünü, gözlerinden birinin hiç görmediğini, diğerinin ise az gördüğünü vurgulayan anne Olgar, kızına sevgisini vererek mutlu etmeye çalıştığını, bütün olumsuzluklara rağmen onunla hayata daha sıkı tutunduğunu söyledi.
- 'İsmini yazabiliyor'
Öğretmeni Esra Yenilmez de 2 yıldan bu yana Melek'e eğitim verdiğini kaydetti. Melek'e alfabeyi öğretmeye çalıştığını ve onun şu an adını yazabildiğini anlatan Yenilmez, şunları kaydetti:
'Melek ile Türkçe ve matematik modüllerinde çalışmalar yapıyoruz. Derste hiç problem çıkarmıyor. Türkçede alfabeyi öğreniyoruz. Şu an kendi ismini yazabiliyor. Matematikte de 2 basamaklı sayılarda. El becerilerini çalıştırıyoruz. Melek ne verilirse yapmaktan hoşlanıyor, başardıkça mutlu oluyor.'