Nizip'te 1 kişinin öldüğü park kavgasında mahkemeden jet karar
Gaziantep'in Nizip ilçesinde 27 Kasım 20021 tarihinde araç parkı nedeniyle çıkan ve 1 kişinin öldüğü olayın ikinci duruşmasında karar çıktı. Nizip Ağır Ceza mahkemesinde görülen davada maktülün ölümüne neden olan sopa orantılı güç, maktülün annesi olan Teslime Açıkgöz'ün kavgada kullandığı paspas sapı ise silah olarak değerlendirdi. Mahkemede 201 gün tutuklu bulunan sanık H.G., 17 Haziran 2022 tarihindeki duruşmada beraat etti.
Gaziantep'in Nizip ilçesinde 27 Kasım 20021 tarihinde araç parkı nedeniyle çıkan ve 1 kişinin öldüğü olayın ikinci duruşmasında karar çıktı. Nizip Ağır Ceza mahkemesinde görülen davada maktülün ölümüne neden olan sopa orantılı güç, maktülün annesi olan Teslime Açıkgöz'ün kavgada kullandığı paspas sapı ise silah olarak değerlendirdi. Mahkemede 201 gün tutuklu bulunan sanık H.G., 17 Haziran 2022 tarihindeki duruşmada beraat etti.
Nizip ilçesi Saha Mahallesi Necip Mahmut caddesinde 27 Kasım Cumartesi akşamı saat 22.00 sıralarında meydana gelen olayda, iddiaya göre, İsmail Açıkgöz, hastalanan annesi Teslime Açıkgöz'ü (56) hastaneye götürmek istedi. Aracı hazırlamak için sokağa inen İsmail Açıkgöz, evinin önünde park halinde bulunan 80 AAR 197 plakalı otomobilinin arkasında ise 27 JD 914 plakalı bir başka aracın bulunduğunu gördü. Mahalledeki kahveye giderek aracın sahibini soran İsmail Açıkgöz, cevap alamaması üzerine ise otomobilinin yanına döndü. Sinirlenen İsmail Açıkgöz, yolunu kapatan aracın sileceğini kırarak, polisi aradı. Aracının çekilmesini isteyen İsmail Açıkgöz, olay yerinden ayrıldı. Olay yerine gelen trafik polislerinin de ikazı ile H.G., aracı bulunduğu sokaktan başka yere çekti. Tekrar eve gelen İsmail Açıkgöz, eline aldığı sallama olarak tabir edilen döner bıçağı ile aracının yanına çıktı. ''Nerede onlar'' diye bağırmasının ardından kahvede bulunan ve ellerinde sopa olan H.G ile babası M.G'yi gören İsmail Açıkgöz, onların yanına doğru gidince aralarında tartışma başladı. Kavgada boyun kısmına sopa ile sert bir darbe alan İsmail Açıkgöz, yere yığıldı.
Önce yere serdi sonra hastaneye götürdü
Oğlunun peşinden giden anne Teslime Açıkgöz, oğlunun yere düştüğünü ve kulağından kan geldiğini görünce ise elindeki paspas sapı ile H.G'nin ayağına doğru vurarak, bağırmaya başladı. Olaya gören vatandaşlar ise hemen 112'yi arayarak, sağlık ekibi istedi. Ekibin gelmemesi üzerine ise H.G. ile babası M. G, anne Teslime Açıkgöz'ün itirazına rağmen yerde yatan İsmail Açıkgöz'ü aracına alarak hastaneye götürdü. Yoğun bakımda tedavi gören İsmail Açıkgöz, 41 gün sonra yaşam mücadelesini kaybetti.
201 gün tutuklu kaldı
Olayın ardından H.G., babası M.G ve H.G gözaltına alınırken, ifade ve işlemlerinin ardından ise H.G, çıkarıldığı nöbetçi mahkeme tarafından cezaevine gönderildi. Kısa sürede soruşturmanın tamamlanması ve savcılık iddianamesinin hazırlanması ile mahkemeye başlandı. Dinlenen sanık, tanık ifadeleri ve toplanan delilleri de göz önünde bulunduran mahkeme, 17 Haziran 2022 tarihinde duruşmada, 201 gün tutuklu kalan H.G.'nin, beraatına karar verdi. Kararının ardından H.G., cezaevinden tahliye edildi.
Kullandığı tahta sopa orantılı güç sayıldı
Güvenlik kamera, otopsi raporu ile delilleri inceleyen ve sanık ile tanıkları da dinleyen mahkemede, sanık H.G'nin olayda kullandığı sopayı orantılı güç olarak değerlendirildi. 12 sayfalık gerekçeli kararda, H.G'nin ''sallama'' olarak tabir edilen döner bıçakla saldıran maktul İsmail Açıkgöz'ün haksız saldırısını bertaraf etmek ve meşru müdafaa amacıyla sopayla boyun bölgesine bir kez vurduğu belirtilirken, döner bıçağı çeken kişiye sopayla verilen karşılık ise orantılı güç olarak değerlendirildi.
Sanığın önce ''gelme'' diyerek maktulden uzaklaşması, maktulün yere düşmesinin ardından kendiliğinden eyleme son vermesi, olay sonrası maktulü hastaneye götürmek istemesinin de yer aldığı gerekçeli kararda, ''Sanığın kendisine yönelmiş gerçekleşmekte olan haksız bir saldırıyı o andaki hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde def etmeye çalıştığı olayda eylemin meşru müdafaa koşulları altında işlendiği sonuç ve vicdani kanaatine varıldığından CMK'nun 223/2-d maddesi gereğince beratına dair hüküm tesis edilmiştir'' denildi.
Paspas sapı silah sayıldı
Kavga öncesinde elindeki bıçakla evden çıkan oğlunu çabasına rağmen engelleyemeyen anne Teslime Açıkgöz, oğlunun bir sopa darbesi ile yere yığılmasının ardından ise eline geçirdiği paspas sapı ile H.G'nin ayak bölgesine vurdu. İfadesinde de yere yığılan oğluna H.G'nin sopa ve tekmelerle vurmaya devam ettiğini iddia eden Teslima Açıkgöz, bu durum üzerine ise paspas sopası ile H.G'nin ayağına paspas sapı ile vurduğunu kabul etti. Mahkeme kasten yaralama suçu ile yargılanan anne Teslime Açıkgöz'ün kullandığı paspas sapı ise silah sayıldı.
Mahkeme Teslime Açıkgöz'ün basit yaralama suçu işlediğini hükmederek, 120 gün adli para cezasına çarptırıldı. Kullandığı paspas sapını silah olarak değerlendiren mahkeme, suçun silahtan sayılan bir aletle işlenmesi nedeniyle cezayı 180 gün adli para cezasına çıkarttı. Haksız tahrik altına eylemi gerçekleştirmesi nedeniyle ceza önce 135 gün adli para cezasına, sanığın yargılama sürecindeki davranışları ve cezanın sanıklar üzerinde oluşabilecek etkileri de göz önüne alınarak 112 gün adli para cezasına karar verildi. 20 TL'den paraya çevrilen ve toplam 2240 TL cezaya çarptırılan Teslime Açıkgöz'ün daha önceden sabıkasının bulunmaması, iyi halinin göz önünde bulundurulması ve suç işlemeyeceği yönünde mahkeme tarafından kanaate varılması gibi nedenlerden hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl boyunca denetim süresine tabi tulup, bu süre zarfında suç işlememesi durumunda hakkındaki davanın düşürülmesine karar verildi.
Her şey gözünün önünde oldu
Oğlunun ölümüne neden olan kavga anında olay yerine olan Teslima Açıkgöz, olay günü yaşadıklarını göz yaşları arasında anlattı. Açıkgöz, ''O akşam ben hastalandım. Gece 22:00 sıralarında. Oğlum beni hastaneye götürmek için aşağıya aracın yanına indi. Bizim aracın arkasında araba olması nedeniyle arabayı çıkartamadı. Oğlum kahveye giderek, aracın kaldırılmasını istedi. O esnada kahvede bulunuyormuş araç sahipleri ama oğlumu dinlemediler. Gelip aracı çekmemişlerdi. Oğlum aracın sileceğini kırdı. Polislere telefon etti, aracı çıkartamadığını sahiplerinden şikayetçi olduğunu söyledi. Sonra mahalleden ayrıldı. Polisler de geldi, şahıslar da geldi. Bana küfür ettiler. Polislerin yanında aracı çektiler. Polisler gittikten sonra H. G.,, bıçağı çıkarttı, bizim aracı çizdi. Silecek öyle kırılmaz, böyle olur' dedi. M.G., ağza alınmayacak küfürler etti. Bana, 'H. senin oğlunu öldürecek' dedi. Oğluna dönüp 'Bugün bunu yaşatmayacan H' dedi. Ben de hemen oğlum İsmail'i aradım. ''Gelme, seni öldürecekler, eve gelme. Ellerinde bıçak değnek bekliyorlar dedim. Oğlum 'Yok ana bir şey olmaz' dedi. Oğlum gelir gelmez hepsi oturdukları kahveden çıktı, geldiler'' dedi.
''Kahveci oğlumdan bıçağı alırken sopayla kafasına vurdu''
Oğlunun bıçak ile saldırmaktan son anda vazgeçtiğini iddia eden anne teslime Açıkgöz, ''H.G. elinde değnek ile oğluma saldırdı. Oğlumun elinde bıçak vardı, H.G'ye vuracaktı ama son anda vazgeçti vurmadı. Bu esnada kahveci Hasan oğlumun elinden bıçağı aldı. Bıçağı alırken, H.G değnekle oğlumun kafasının arkasına vurdu. Oğlum yere düştü kulağından kan geldi. Ben 'Oğlum öldü' diye bağırdım. H. G., 'bağırma' diyerek, bana ve kız kardeşime bıçak çekti. Oğlum yerde yatıyor, polisi ambulansı aradık gelmedi. Kendileri aldılar hastaneye götürdüler. Ben vermek istemedim, 'öldürdünüz de hastaneye mi götürüyorsunuz' dedim ama alıp, oğlumu götürdüler'' şeklinde konuştu.
''Şikayetçi olmamamız için para teklif ettiler''
Anne Teslime Açıkgöz, H.G ve yakınlarının olay sonrasında şikayetçi olmamamız için para ve ev teklifinde bulunduklarını da ileri sürdü. Açıkgöz, ''Şikayetçi olmayın dediler, para teklifinde bulundular, ev verdiler. Benim İsmail'imin kanını satın alacakmışlar. Şu Nizip'i verseler İsmail'imin kanını satar mıyım'. Ben satmam İsmail'imin kanını satmam'' diye konuştu.
Baba Hayri Açıkgöz ise olay gecesi eşinin de bıçakla kovalandığını iddia ederek, ''Eşime bıçakla saldırmışlar, eve kadar kovalamışlar. Annesi çocuğumu arıyor, 'gelme seni vuracaklar' diyor. Oğlum da 'Anne ben ne yaptım ki beni vursunlar, eve geliyorum, seni hastaneye götüreceğim' diyor. Eve geliyor, arkasından onlar geliyor, 3-4 kişi bağırıyorlar, 'çık dışarı seni öldüreceğiz' diyorlar. Oğlum da aşağıya iniyor. Değnek ile vuruyorlar kafasına. 3-4 yerinden vurmuşlar, rahmetli oğlum 41 gün yoğun bakımda yattı. Biz bu süreçte kendisiyle konuştuk. 'Bana çok kötü vurdular, bir kişi değil, 3-4 kişi vurdu' dedi. Benim çocuğumu öldürenlerin ortaya çıkmasını istiyorum. Oğlumu öldürenler serbest bırakıldı. Olayın görüntüleri de var. Suçlular cezalandırılsın, adalet yerini bulsun'' diye konuştu.