Prens Harry, İngiliz gazetesine açtığı davayı kazandı
İngiliz kraliyet görevlerini bırakarak ABD'ye yerleşen Prens Harry, The Mail on Sunday gazetesinin hakkında yazdığı bir makalede kendisine iftira yönetildiği iddiasıyla gazeteye açtığı davayı kazandı.
İngiliz kraliyet görevlerini bırakarak ABD'ye yerleşen Prens Harry, The Mail on Sunday gazetesinin hakkında yazdığı bir makalede kendisine iftira yönetildiği iddiasıyla gazeteye açtığı davayı kazandı.
İngiliz muhafazakar gazetesi The Mail on Sunday Şubat ayında yayınlanan bir makalede, ABD'ye yerleşen Prens Harry ve Meghan Markle'ın İngiliz hükümetine kendilerine polis koruması verilmesi için dava açma tehdidinde bulunduğunu iddia etmiş ve haberi, 'Prens Harry, polis korumaları için hükümetle olan yasal mücadelesini nasıl gizli tutmaya çalıştı' başlığıyla yayınlamıştı. İngiltere kraliyetindeki görevlerini bırakarak eşi Meghan Markle ile ABD'ye yerleşen Prens Harry, İngiltere'ye yaptığı seyahatler sırasında kendisi ve ailesine özel polis koruması verilmesi için hükümeti dava açmakla tehdit ettiği iddialarında bulunan The Mail on Sunday gazetesine açtığı davayı kazandı.
Prens Harry'nin avukatları, makalenin iftira niteliğinde olduğunu, yalan söylediğini, gazetenin kamuoyunu manipüle etmeye çalıştığını ve Harry'nin 'hükümetle yasal mücadelesini halktan gizli tutmaya çalıştığını ima ettiğini' savundu. Harry'nin avukatı Justin Rushbrooke, 'Bir kişinin halka yalan söylediği, halkı manipüle ettiği ve kamuya açık olması gereken sırları saklamaya çalıştığı iddiaları, onu insanların gözünde alçaltma eğiliminde olan ciddi iddialardır' dedi.
Yüksek Mahkeme, The Mail on Sunday gazetesinde yer alan makalenin Prens Harry hakkında karalayıcı kısımlar içerdiğine hükmetti. Mahkeme Hakimi Matthew Nicklin, 'Gerçekleri yanıltıcı olmayacak şekilde çevirmek mümkün olabilir, ancak bu haberde ortaya atılan iddia, amacın kamuoyunu yanıltmak olduğu yönündedir. Bu, örf ve adet hukukunda anlamları karalayıcı kılmak için gerekli unsurları sağlıyor' dedi. Nicklin ayrıca makalenin Harry'nin 'halkın kafasını karıştırmaya çalışmaktan sorumlu olduğu' şeklinde okunacağını söyledi. Yüksek Mahkeme Hakimi Nicklin, 'Bu kararda verilen karar, yalnızca davacının hakaret iddiası amacıyla, davalı tarafından yayınlanan makalenin nesnel anlamıyla ilgilidir. Bu, bir iftira iddiasındaki ilk aşamadır. Bir sonraki adım, davalının iddiaya karşı savunma yapması olacak. Talebin başarılı olup olmadığı ve eğer öyleyse hangi temelde olduğu yargılamada daha sonra belirlenecek' ifadelerini kullandı.
The Mail on Sunday gazetesi ise makalenin, uygunsuzluğa dair hiçbir ifade içermediğini ve karalayıcı olmadığını söyledi.