Sinan Ateş davasında üçüncü gün: Tüm sanıklar ile avukatlarının ifadeleri tamamlandı

Eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş'in Ankara'da öldürülmesiyle ilgili davada üçüncü celse tamamlandı.

Duruşmanın çarşamba günkü celsesi, tüm sanıkların ve sanık avukatlarının ifadelerinin tamamlanmasıyla geçti. Pazartesi günü başlayan duruşmada, cinayetin tetikçisi ve azmettiricisi olarak bilinen Eray Özyağci'nin savunmasıyla başladı. Özyağci, Ankara'ya Ateş'i ayaklarından vurması için gönderildiğini iddia etti ve suikastın siyasi bir amacı olmadığını ileri sürdü.

İkinci gün, Özyağci'nin işbirlikçisi Doğukan Çep'in savunmasıyla devam etti. Çep, cinayeti azmettirdiğini ancak amacının Ateş'i öldürmek değil yaralamak olduğunu belirtti. Ardından tutuklu polis memuru Murat Can Çolak'ın savunması dinlendi. Çolak, suikast planlarından haberi olmadığını ve sadece Özyağci ile tesadüfen aynı gün Ankara'ya gittiğini savundu.

Üçüncü gün ise sanık taksi şoförü Umut Ersoy'un savunmasıyla başladı. Ersoy, suçlamaları reddederek olayla hiçbir ilgisinin olmadığını belirtti. Çep'in müşterisi olduğunu ve onunla ilişkisinin sadece ticari olduğunu dile getirdi. Mahkeme, Ersoy'un ifadesinin ardından diğer sanık avukatlarının savunmalarını dinledi. Sanıkların avukatları, müvekkillerinin suçsuz olduğunu ve delillerin yetersiz olduğunu savunarak tahliye talebinde bulundular.

Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, mahkeme salonunda gerginlik yaşandı. Mahkeme başkanı, avukatlar arasında yaşanan tartışmalar nedeniyle uyarılarda bulundu ve duruşmaya müdahale edilmemesi gerektiğini belirtti. Duruşma sırasında Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş ve CHP eski genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, medya mensuplarına açıklamalarda bulundular. Ayşe Ateş, adalet talep ederken, Kılıçdaroğlu, cinayetin siyasi bir amaçla işlendiğini ve adalet arayışının önemini vurguladı.

Duruşma, sanık avukatlarının savunmaları ve yaşanan gerginliklerle dolu bir günün ardından bugüne (4 Temmuz) ertelendi.

Ayşe Ateş: Sanıkların duruşmada ayak ayak üstüne atıp sigara yakması an meselesi

Sinan Ateş'in duruşmaları çelik yelek ve 5 koruma ile takip eden eşi Ayşe Ateş, duruşmadaki atmosfere ve kimi sanıkların fütursuzluğuna isyan etti.

Ateş, sosyal medya paylaşımında şunları kaydetti:

"Öyle bir mahkeme ortamı ki tutukluların hâkim karşısında ayak ayak üstüne atıp sigara yakması an meselesi. Tarih böylesini yazmamıştır.

Müdafiler "Kamera kayıtlarına yansımamış olsa da Ayşe Ateş kocasını öldürüp kaçmıştır, bunun incelenmesini talep ediyoruz." deme noktasındalar. Arkalarına aldıkları güçle bol keseden atıyorlar.

Görünen o ki gerçek azmettiricilerin bulunacağına inandığımız yargı süreci kiralık katiller, torbacılar da dahil olmak üzere bütün sanıkları korumak ve siyasi bağlantıyı koparmak için bir aklama sürecine doğru evrilmeye çalışılıyor.

Müdafiler hiçbir belge ve bulguya dayanmayan iddiaları ile 1 Temmuz günü sosyal medya ve televizyon ekranlarında kurulan torbacıları aklama mahkemelerinin iddianamesini yazıyor.

Bu TV ve sosyal medya mahkemelerinin savcıları da kiralık katillerin, torbacıların beyanlarını "ayet" kabul ediyor. 18 aydır ne söylesek reddiye yazanlar torbacıların sözlerine âdeta iman ediyor.

Birilerinin aklına son 1 ay içinde gelen bu kumpas senaryosu, kurtuluşun tek yolu olarak görülüyor.

En acıklı olanı da Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş'i kameraların önünde katleden kiralık katillerin, torbacıların aklanması için yoğun bir çaba harcanması ve bu katillerin ayakta alkışlatılması. Alkışlayanın da bu yaptığını hiç sorgulamaması.

Nereden nereye...

Vah ki ne vah!

Mariana Çukuru bile bu kadar derin değil."