Sinan Ateş suikastı davasında 5 sanığa ağırlaştırılmış müebbet

Beş sanık ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılırken on sanık ise beraat etti. Mahkeme, cinayete karışan bazı sanıklara çeşitli sürelerde hapis cezaları verirken, azmettiriciler ağırlaştırılmış müebbet aldı.

Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sinan Ateş'in öldürülmesine ilişkin davada sona gelindi. 22 sanığın yargılandığı davada Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi, cinayete karışan beş sanığı ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırırken, beş sanığa farklı sürelerde hapis cezaları verdi. On sanık ise beraat etti.

Sinan Ateş, 30 Aralık 2022 tarihinde Ankara'nın Çankaya ilçesinde silahlı saldırı sonucu hayatını kaybetmişti. Aylar sonra hazırlanan iddianame 2024'ün ortalarında kabul edildi, 12'si tutuklu olmak üzere toplam 22 sanık hakkında dava açıldı. İlk duruşma adli tatil öncesi yapıldı. Adli tatil sonrası gerçekleştirilen ikinci duruşma bu hafta başladı. Davanın görüldüğü Sincan Cezaevi Kampüsü'nde, bugün karar duruşması yapıldı. Mahkeme, sanıklar hakkında verdiği cezalarla davayı karara bağladı.

MHP'li avukat Serdar Öktem ve dönemin Ankara Emniyet Müdürlüğü Cinayet Büro Amiri Mustafa Ensar Aykal hakkında açılan davalar ayrı dosyalar olarak işlem gördü. Öktem ve Aykal, "tasarlayarak kasten öldürmeye yardım" suçlamasıyla yargılanırken, Aykal ayrıca kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirmek ve yaymak suçlamasıyla da yargılandı. Mahkeme, cep telefonlarının incelenmesi için ABD'den telefon şifrelerinin istenmesine karar vererek, Öktem'in tahliyesine, Aykal'ın ise tutukluluk halinin devamına hükmetti.

Cinayetle doğrudan ilişkilendirilen sanıklar Eray Özyağcı, Vedat Balkaya, Suat Kurt, Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Tetikçi Eray Özyağcı, Sinan Ateş'i "tasarlayarak kasten öldürmek" suçundan ağırlaştırılmış müebbet cezası alırken, müşteki Selman Bozkurt'a yönelik "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıl, ayrıca "ruhsatsız silah bulundurmak" suçundan da 1 yıl 6 ay hapis cezası aldı. Özyağcı'nın kaçmasına yardım eden Vedat Balkaya ise aynı şekilde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılırken, Bozkurt'a yönelik "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan 13 yıl hapis cezasına mahkum edildi. Olay öncesinde keşif yaptığı belirtilen Suat Kurt da benzer şekilde ağırlaştırılmış müebbet ve Bozkurt'a yönelik 13 yıl hapis cezası aldı.

Azmettirici olarak yargılanan Doğukan Çep ve Ülkü Ocakları eski Genel Merkez Yöneticisi Tolgahan Demirbaş ise "tasarlayarak kasten öldürmeye azmettirme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası aldı.

Mahkeme, "tasarlayarak öldürmeye yardım" suçlamasıyla yargılanan Özel Harekat Polisi Aşkın Mert Gelenbey, polis memuru Murat Can Çolak ve Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısı Emre Yüksel'e 18'er yıl hapis cezası verdi. Sanık Mustafa Uzunlar ise aynı suçtan 15 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Sanık Alper Atay da "suçluyu kayırma" suçundan 2 yıl hapis cezası aldı.

Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Osman Bayraktar, Caner Günay, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç ve Erdem Karadeniz hakkında beraat kararı verildi. Ancak Caner Günay hakkında "suçluyu kayırma" suçundan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunulmasına karar verildi.

Ayşe Ateş: "Adalet arayışımız devam edecek"

Karar duruşması sonrası açıklama yapan Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, yargı sürecinin henüz bitmediğini belirtti. Suçluların cezalarını bulana kadar mücadele edeceğini vurgulayan Ateş, şunları söyledi: "Bugün burada sadece ayakçılar yargılandı. Bir dahaki dosyada, azmettiricilerle de hesaplaşacağız."

Duruşmaları yakından takip eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da "Tetikçiler cezalarını aldılar ancak Sinan Ateş neden öldürüldü sorusunun cevabı henüz verilmedi. Asıl faillerin ortaya çıkması için bu dava henüz bitmedi." açıklamasında bulundu.

Ateş ailesinin avukatı Hüseyin Kaya, kararı değerlendirirken adaletin sağlanması için yargı sürecinin tüm aşamalarının tamamlanması gerektiğini belirtti. Kaya, "Yargı, ağır aksak da olsa adaleti sağlayabilme potansiyeline sahip. Bu süreçte herkes üzerine düşeni yapmalı ve sağlıklı bir ortamda adaletin tecellisini beklemeliyiz" dedi.

Ayşe Ateş ise adalet arayışında kararlılığını şu sözlerle ifade etti: "Hiçbir yere gitmiyorum, kaçmıyorum. Adalet yürüyüşümüzü sonuna kadar sürdüreceğiz. Her suçlu cezasını bulana kadar mücadele edeceğim."

Abla Selma Ateş'e yumruklu saldırı

Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görülen Sinan Ateş suikastı davasında karar için verilen aranın ardından kafeteryada Sinan Ateş'in ablası Selma Ateş ve eşine M.K. isimli bir kişi saldırdı. Olay sırasında Sinan Ateş'in annesi Saniye Ateş rahatsızlandı ve sağlık ekipleri tarafından ilk müdahalesi yapılarak hastaneye kaldırıldı.

Saldırıya tepki gösteren Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, “Sinan'ı öldürdünüz, sıra bize mi geldi? Savunmasız insanlara saldırmak hangi kitapta yazar? Yeter artık!” diyerek yaşananlara sert bir şekilde karşı çıktı. Abla Selma Ateş de "Hem kardeşimi katlediyorsunuz hem de bize saldırıyorsunuz. Eğer kocam olmasaydı, beni kim koruyacaktı?" diyerek tepkisini dile getirdi.

Ailenin avukatı Şeyda Şahin, saldırının ardından “Bu kişiler kadına saldırabilecek kadar ileriye gidiyorlar” diyerek olayı kınadı. Mahkeme salonunda yaşanan gerginliğin ardından polis ekiplerine yönelik de sert eleştiriler yapıldı. Aile yakınları, güvenlik önlemlerinin yetersiz olduğunu belirterek, saldırının önlenememesine tepki gösterdi.

Saldırgan M.K.'nın Yenikent Karakolu'na götürüldüğü öğrenildi. Olayın ardından Sinan Ateş'in ailesi, davanın seyrine ilişkin güvenlik kaygılarını dile getirdi.

memur5.com

Bakmadan Geçme