Doktor ailenin Türkiye birincisi kızı bilgisayar mühendisliğini hedefliyor
Kocaeli'nin Darıca ilçesinde yaşayan ve hem TYT hem de yabancı dil sınavında 500 tam puan alarak Türkiye birincisi olan Zeynep Dila Kuyucu, 4 sene boyunca düzenli olarak ders çalıştığını ve aldığı puanın kendisiyle birlikte ailesini de gururlandırdığını söyledi.
Kocaeli’nin Darıca ilçesinde yaşayan ve hem TYT hem de yabancı dil sınavında 500 tam puan alarak Türkiye birincisi olan Zeynep Dila Kuyucu, 4 sene boyunca düzenli olarak ders çalıştığını ve aldığı puanın kendisiyle birlikte ailesini de gururlandırdığını söyledi.
Kocaeli’nin Darıca ilçesinde yaşayan doktor Mehmet-Ümmü Gülsüm Kuyucu çiftinin 2 çocuklarından büyüğü Zeynep Dila Kuyucu (18), girdiği TYT ve yabancı dil sınavlarından 500 tam puan alarak Türkiye birincisi oldu. Lise boyunca düzenli olarak ders çalıştığını söyleyen Kuyucu, ailesinin bu süreçte hep arkasında olduğunu dile getirdi. Kuyucu şimdi ise ailesi gibi doktor olmak yerine bilgisayar mühendisliği bölümünde okumak istiyor.
“Çok fazla TYT denemeleri çözdüm”
Anne ve babasının kendisini her durumda desteklediklerini kaydeden Zeynep Dila Kuyucu, “Her zaman fedakarlıklarıyla, destekleriyle arkamda olduklarını hissettim. Hiçbir zaman bana ‘Ders çalış, şunu yap, bunu yap’ demediler. Onlara gerçekten çok minnettarım. Tüm ailem beni destekledi. 9. sınıftan itibaren düzenli olarak ders çalışıyordum. 12. sınıfın başına kadar her hafta öğretilenleri o hafta içinde çalışıp hallediyordum. Böylece son sınıfa çok fazla bir şey bırakmadım. 11. sınıfın başından itibaren çok fazla TYT denemeleri çözdüm. Her hafta ya da 2 haftada bir deneme sınavları çözdüm. 12. sınıfta eksilerime yönelerek tek seferde onları halletmeye çalıştım” dedi.
“Üniversiteye hazırlanırken geceleri umutsuzluğa düştüğüm oluyordu”
Ailesinin doktor olmasının zorlukları olduğunu söyleyen Kuyucu, “Bugün en mutlu günüm olmasına rağmen annem doktor olduğu için şu an hastanede hastalarıyla birlikte. Bugün onunla beraber olamadığım için üzgünüm ama birinci olduğum için mutluyum. Üniversiteye hazırlanırken geceleri umutsuzluğa düştüğüm oluyordu. ‘Ne yapacağım, bir sene daha mı hazırlansam’ diye düşünüyordum. O kadar çalışmama rağmen insanın kafasına böyle şeyler giriyor. Ama arkadaşlarımla konuşup veya biraz dinlenip yeniden ders çalışmaya başladığımda bu düşünceler geçiyordu. İlk annem baktı sınav sonuçlarıma. TYT’de birinci olduğumu söyledi. Sonucumun iyi geleceğini bekliyordum ama birinci olur muyum, olmaz mıyım emin değildim. Tabii ki çok mutlu oldum, çok gururlandım” diye konuştu.
“Çalışırlarsa olmayacak bir şey yoktur”
Bilgisayar mühendisi olmak istediğini aktaran Kuyucu, “Hedefim her zaman bu oldu. İnşallah gerçekleşir. Üniversite sınavlarına girecek olanların öncelikle panik yapmamalarını tavsiye ediyorum. 1 ayları kalmışsa da önlerinde tüm lise hayatları varsa da panik yapmadan, sakince eksiklerini belirleyip onlara yönelerek çalışmalarını tavsiye ediyorum. Böylece hem zamandan tasarruf etmiş olacaklar hem de boşu boşuna ders çalışmamış olacaklar. Ben hiçbir zaman aşırı soru çözen birisi değildim ama özellikle çok fazla konu çalışıyordum. Her şeyin ayrıntılarını öğrenen birisiydim. Bunu yapmalarını tavsiye ederim. Zaten çalışırlarsa olmayacak bir şey yoktur diye düşünüyorum. Okuluma çok teşekkür etmek istiyorum. 4 sene boyunca beni hiçbir zaman yalnız bırakmadılar. Öğretmenlerimiz, müdürümüz, arkadaşlarım, okul görevlilerinin her zaman yanımda olduklarını hissettim. Hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.
“Kendi sorumluluğunun bilincinde olan bir kızdı”
Kızlarıyla hep gurur duyduklarını söyleyen baba Mehmet Kuyucu ise, “Çok mutlu olduk, çok sevindik. Sınavdan sonra iyi bir derece yapacağını tahmin ediyorduk ama birincilik beklemiyorduk. Birinci olduğu için çok mutlu olduk, gururlandık. Aynı zamanda dil sınavında da Türkiye birincisi oldu. O da ayrı bir gurur kaynağı bizim için. Kendisiyle her zaman gurur duyuyorduk zaten. Şu ana kadar hiçbir zaman bizi üzmedi. Derslerine hep düzenli bir şekilde çalıştı. Kendisine hiçbir zaman ‘Kızım ders çalış, derslerine dikkat et’ diye aramızda bir muhabbet geçmedi. Kendi sorumluluğunun bilincinde olan bir kızdı. Kendisiyle gurur duyuyoruz. İşin en zor kısmı psikolojik kısmı aslında. Bazen çocuklarda ‘Başaramayabilirim’ endişesi oluyor. Bu endişe ile ilgili biz elimizden geldiğince kendisine destek olmaya çalıştık. ‘Başaracağına inanıyoruz’ dedik. O da sağ olsun düzenli bir şekilde çalışarak istediği puanı elde etti. Kendisiyle gurur duyuyoruz. Aileler çocuklarının yanında olsunlar. Çünkü bu işin en zor kısmı psikolojiyi yönetebilmek. Rahat olurlarsa başarabileceklerine inanıyorum. Anne - babaların da aynı şekilde çocuklarına her türlü desteği vermeleri gerekiyor. Onları hiç bir şey için zorlamamaları gerekiyor. Sadece psikolojik destek vermelerinin yeterli olacağını düşünüyorum” ifadelerini kullandı.