Eritmeye çalıştığımız göbek yağları bize umut mu oluyor ?
Dokularımızın ve organlarımızın yenilenmesinde ve kendini tamir edebilmesinde 'kök hücre' denilen ve bütün hücrelere dönüşebilen hücrelerin rolü büyük olduğunu bildiren Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren, 'Bu hücreler doğumda göbek bağında çok fazla miktarda olduğundan yeni doğmuş bir çocuğun gelişme, büyüme ve kendini yenileme hızı çok yüksektir. Çocuklukta da devam eden bu çok başarılı kendini yenileme yeteneği yaşla beraber azalır ve bir süre sonra oldukça yavaşlar' dedi
Dokularımızın ve organlarımızın yenilenmesinde ve kendini tamir edebilmesinde “kök hücre” denilen ve bütün hücrelere dönüşebilen hücrelerin rolü büyük olduğunu bildiren Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren, “Bu hücreler doğumda göbek bağında çok fazla miktarda olduğundan yeni doğmuş bir çocuğun gelişme, büyüme ve kendini yenileme hızı çok yüksektir. Çocuklukta da devam eden bu çok başarılı kendini yenileme yeteneği yaşla beraber azalır ve bir süre sonra oldukça yavaşlar” dedi
Bilim insanları uzun yıllardır vücudun kendini yenileme ve onarmasında bu kadar önemli rol oynayan kök hücrelerini tedavide kullanma gayreti içinde olduğunu belirten Medicana International Ankara Hastanesi Kalp Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Neyyir Tuncay Eren, çok başarılı kemik iliği nakilleri ile artık kan kanserleri zamanında tanı koyulduğunda büyük oranda tedavi edilebilir olduğunu ifade ederek şu bilgileri verdi: “Kemik iliği kök hücrelerin en yoğun olduğu yerlerden birisidir. Kök hücrelerin çok bulunduğu bir başka yer ise yağ dokusudur. Çalışmalar yağ dokusunda sadece kök hücre değil, aynı zamanda vücudun kendini yenileme eforunu düzenleyen, hücreleri aktive eden, iyileşmeyi hızlandıran ve kök hücreleri sorunlu organın veya dokunun hücrelerine dönüştürme uyarısını veren başka bir çok yapının da barındığını gösterdi. Çok kolay elde edilebildiği için göbek bölgesindeki yağı aspire ederek bol miktarda yağ dokusu kolayca elde edilebilmekte. Bu yağı özel işlemlerden geçirdikten sonra yukarıda söz ettiğimiz hücre, hormon ve diğer yapıları yoğun olarak barındıran bir sediment elde edilebilmektedir. SVF adını verdiğimiz bu sedimentin bir çok hastalıkta ve problemde tedavide kullanmak üzere 10 yıldır yaygın deneysel çalışmalar yapılmaktadır. Son zamanlarda klinik kullanımları da başlamıştır. Estetik amaçlı dolgularda ve cildin gençleştirilmesi işlemleri, saç dökülmeleri, eklem dejenerasyonları , iyileşmeyen yaraların tedavisinde günümüzde kullanılmaktadır.”
Kalp ve damar hastalıklarının tedavisinde kullanımları ile ilgili de yoğun çalışmalar olduğunu hatırlatan Prof Dr. Neyyir Tuncay Eren, özellikle günümüzde çok önemli bir sağlık sorunu olan ve uzuv kayıplarına sebep olabilen ve ilaç tedavisi, damar içi balon vs uygulamaları, bypass ameliyatları gibi bilinen tedavi yöntemleri ile tedavi şansı kalmamış damar hastaları için kök hücre uygulamaları belirli oranda umut ışığı olduğunu bildirdi. Dr. Eren, “Bu hastaların büyük kısmında ayaklarda yara mevcudiyeti, dayanılmaz ağrılar da vardır. SVF uygulamaları ile yara iyileşmelerinde artış ve yeni damar oluşumlarının gözlendiğine dair çalışmalar vardır. Yağdan elde edilen SVF nin erkeklerde ereksiyon sorunları, kalp yetmezlikleri, romatizmal hastalıklar ve çeşitli nörolojik hastalıklar gibi birçok hastalığın tedavisinde gerek deneysel gerekse klinik çalışmalar vardır. Daha kesin sonuçlar için kontrollü, uzun süreli çalışmalara ihtiyaç vardır” dedi.