İzmir iş dünyası bankalarla buluştu
Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar, Rusya-Ukrayna savaşının netleşip bir noktaya gelmesinin Türk ve dünya ekonomisi açısından çok önemli olduğunu söyledi.
Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar, Rusya-Ukrayna savaşının netleşip bir noktaya gelmesinin Türk ve dünya ekonomisi açısından çok önemli olduğunu söyledi.
İzmir’de iş dünyası temsilcileri ve banka genel müdürleri, İzmir İş İnsanları ve Bankacılık Sektörü Toplantısında bir araya geldi. İzmir Ticaret Odasında (İZTO) düzenlenen toplantıya bazı özel bankaların genel müdürleri ile bölge oda ve borsa başkanları ve çok sayıda iş insanı katıldı.
Reel sektör ile bankacılık sektörünü aynı madalyonun iki yüzü olarak gördüklerini söyleyen İZTO Başkanı Mahmut Özgener, güçlü bankaların varlığının da ancak güçlü firmalar ve sağlam bir reel sektörle mümkün olduğunu belirtti.
Özgener, son açıklanan KGF kaynaklı kredi paketlerinde; destek paketlerinin yatırım ve ihracat odaklı kullanılmasına yönelik önlemler alınmasını, refinansman amacıyla kullanımın yasaklanmasını ve amaç dışı kullanımın önüne geçilmesine yönelik önlemler alınmasını memnuniyetle karşıladıklarını dile getirdi. Özgener, yerli üretim yapan firmalara, kamu bankaları tarafından uzun vadeli ve düşük faizli kredi verilmesi, mevcut kredi olanaklarının artırılması ve daha düşük maliyetlerle kredi kullandırılmasıyla ilgili çalışmalar yapılmasını istedi.
POS cihazlarından alınan komisyonların bankalar arasında ciddi farklılık gösterdiğini ve komisyon oranlarının çok yüksek olduğunu belirten Özgener, “Bu marjın azaltılması ve zorlu ekonomik koşullara uygun bir komisyonun belirlenmesi gerektiği kanaatindeyiz” ifadesini kullandı.
“Dünya küçüldü, Türkiye büyüdü”
2019’da finansal kriz yaşandığını, sonra da korona virüs nedeniyle insanların evden çıkamadığını Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Alpaslan Çakar, üretim ve yatırımların ertelendiğini, iş planlarının bozulduğunu söyledi.
Tüm ekosistemin bu süreçten negatif etkilendiğini kaydeden Çakar, ekonomide ciddi bir ticari daralmanın söz konusu olduğu 2020’de dünya ticaret hacminin yüzde 3,1 küçüldüğünü, Türkiye’nin ise 1,8 büyüdüğünü ifade etti. Çakar, salgının etkisiyle küresel enflasyon yaşandığını söyleyerek, “Enflasyonun birkaç nedeni var. Enerji fiyatlarında ciddi artış oldu. Petrol fiyatı 40 dolardan 80-85 dolara çıktı o zaman. Petrol ve doğal gaz fiyatları arttı. Petrol artınca tüm girdi maliyetleri artıyor. Talep de artınca bütün dünyada öngörülmedik şekilde enflasyon oluştu” dedi.
“Turizm gelirinde bir belirsizlik oluştu”
2019’daki küresel kriz ve salgının üzerine Rusya-Ukrayna savaşının geldiğini belirten Çakar, “Ekonominin tamamının etkilenmeme olanağı söz konusu değil. Rusya ve Ukrayna’yı bizim açımızdan 2 türlü değerlendirebiliriz. Rusya, Avrupa’ya en çok enerji satan ülkelerden. 11 Mart’ta petrol 147 dolara çıktı. Doğalgaz 345 Euro’ya çıktı Avrupa’da. Bu ortamda bizim, ülke ekonomik büyüklüğü dikkate alındığında, net enerji ithalatçısı bir ülkenin etkilenmemesi söz konusu değildi. Buradan bir maliyet enflasyonunun ortaya çıkmaması mümkün değildi. Buradan da negatif etkilendik. İkincisi turizm açısından en büyük pazarımız Rusya, sonra Almanya, İngiltere, Polonya ve Ukrayna. 2021’de turizm geliri 24 milyar dolar oldu. Rusya’nın payı 6 milyon, Ukrayna’nın payı ise 2,5 milyon turistti. Rusya’nın bu etkisi maalesef turizm gelirinde bir belirsizlik oluşturdu. Önümüzdeki dönem pazar çeşitliliği ve farklı ülkelerden gelecek turistlerle inşallah bu açık gideriliyor olacak. Savaşın bir diğer boyutu tahıl. Tahıl konusunda ciddi ihracatçılar, biz oradan da tahıl, ayçiçeği alıyoruz. Bu savaşın netleşip belli bir noktaya gelmesi hem dünya ekonomisi hem bizim açımızdan çok önemli olacak” diye konuştu.
Dünya ekonomisini bu yıl yüzde 4,4 büyümesinin öngörüldüğünü, savaşın etkisiyle bunun biraz daha az olabileceğini ifade eden Çakar, Türkiye’nin pozitif ayrışacağını vurguladı. Türkiye’nin şokları yönetmekte pozitif ayrıştığını aktaran Çakar, “Türkiye’deki genel büyüme seyrine bakıldığında ortalama yüzde 5 civarında büyüme tarihsel döngümüz var. Büyüme bizim gibi ülkeler için çok önemli, çünkü istihdamı korumak ve insanlara iş bulabilmek açısından belli bir büyümeyi yakalamak zorundayız. 2022 yılında da yüzde 5 civarında büyümeyi sağlıyor olacağız” diye konuştu.
Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı devam etti.