Pektusta 17 yaş sınırı: 'Tedavide yüzde yüz başarılı oluyoruz'
Pektus Farkındalık Haftası'nda dünyanın dört bir yanından hekimler ameliyatları izleyerek operasyonlar hakkında bilgi sahibi olmak için Türkiye'ye geldi. Pektus Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Yüksel, 'Libya'dan Pakistan'dan gelen arkadaşlarımız bu ameliyatı öğrenip memleketlerinde yapmak istiyor, gurur verici. Türkiye'de 300 bine yakın hasta var, 17 yaşından önce fark edilirse ameliyat dışı tedavide yüzde yüz başarılı oluyoruz. Bu rahatsızlık kalple ilgili sıkıntıları tetikleyebilir, kişilerde kalp yetmezliği, aritmiler gibi hastalıklar ortaya çıkabiliyor' dedi.
Pektus Farkındalık Haftası’nda dünyanın dört bir yanından hekimler ameliyatları izleyerek operasyonlar hakkında bilgi sahibi olmak için Türkiye’ye geldi. Pektus Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Yüksel, “Libya’dan Pakistan’dan gelen arkadaşlarımız bu ameliyatı öğrenip memleketlerinde yapmak istiyor, gurur verici. Türkiye’de 300 bine yakın hasta var, 17 yaşından önce fark edilirse ameliyat dışı tedavide yüzde yüz başarılı oluyoruz. Bu rahatsızlık kalple ilgili sıkıntıları tetikleyebilir, kişilerde kalp yetmezliği, aritmiler gibi hastalıklar ortaya çıkabiliyor” dedi.
Halk arasında kunduracı veya güvercin göğsü olarak bilinen göğsün içe çökük ya da dışa çıkık olması durumlarını ifade eden pektusa karşı farkındalık oluşturmak amacıyla her yıl 20 - 26 Haziran Pektus Farkındalık Haftası’nda çeşitli etkinlikler gerçekleştiriliyor. Bu çerçevede Pektus Derneği ile Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi işbirliğinde hastanede pektus hastalarına canlı yayınla ameliyat yapıldı. Ameliyatlar hakkında bilgi sahibi olmak olup, ülkesinde uygulamak isteyen Libya, Pakistan gibi dünyanın birçok ülkesinden Türkiye’ye gelen hekimler de ameliyatları izleme fırsatı yakaladı. Hastalığa yönelik açıklamalarda bulunan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Koordinatör Başhekimi, Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Nurettin Yiyit ve Pektus Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Yüksel, erken teşhisin önemine dikkat çekti. Prof. Dr. Yiyit ve Prof. Dr. Yüksel, yurt dışından hekimlerin ameliyatları takip etmek için Türkiye’ye gelmesinin gurur verici olduğunu ifade ederken, Türkiye’nin sağlık alanında önemli başarılar sağladığına vurgu yaptı.
“Birçok cerrahın gelip Türkiye’de öğrenmesi onur verici”
Göğüs bölümünde içeriye eğrilik ya da dışarı yönde çıkıklık durumlarının pektus olarak ifade edildiğini anlatan Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Koordinatör Başhekimi, Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Nurettin Yiyit, pektus rahatsızlığının çocuklarda erken fark edilmesi konusunda ebeveynlere önemli görevler düştüğünü belirtti. Prof. Dr. Yiyit, “Aslında pektus göğüs kafesinin şekil bozukluğu, toplumda çok sık, doğan her 300 çocuktan birinde görüyoruz. Ülkemizde de çok sık, bugüne kadar bu ameliyat açık yapılıyordu artık kapalı yapılabiliyor. Dünyada da açıkçası bu konuda söz sahibi olan cerrahların çoğu ülkemizde, pektusla ilgili farkındalık haftası bu hafta, yurt dışından bir sürü cerrah bugün burada misafirimiz, sabahtan ameliyatlar yapıldı. Bir çok çocuk yaştaki gencin burada göğüs kafesi şekli düzeltildi. Birçok cerrahın gelip Türkiye’de öğrenmesi bence onur verici, bu işin en iyi yapıldığı ülkelerden, merkezlerden biri olmak onur verici. Vaktinde ve zamanında yapıldığı zaman bazen ameliyata bile gerek kalmayan işlemlerle bu iş çözülüyor” ifadelerini kullandı.
“17 yaşından önce fark edilirse ameliyat dışı tedavide yüzde yüz başarı”
Pektus ameliyatları konusunda çok tecrübeli bir isim olan ve hastalığın erken fark edilmesinin tedavi noktasında büyük önem taşıdığını anlatan Pektus Derneği Başkanı Prof. Dr. Mustafa Yüksel, “Türkiye’de 300 bine yakın toplam hasta var, güvercin göğsü de bin doğumda bir görünüyor. Genetik olduğunu biliyoruz ama kromozomlarda bir anomali şu ana kadar bulunmuş değil. Hastalığın ameliyatla tedavisi tamamen SGK tarafından karşılanıyor. 17 yaşından önce bu hastalık fark edilirse biz ameliyat dışı tedavide yüzde yüz başarılı oluyoruz. Onun için ailelerin çocuklarının göğüslerine bakmaları lazım. Nasıl skolyoz için sırtına bakıyorlar, göğsüne de bakıp çıkıklık, çöküklük var mı, bizim çocuğumuzda diğer çocuklardan bir farklılık var mı, bunun muhakkak incelenmesi gerekli. Annelere babalara çok önemli bir görev düşüyor. Çocukta eğer çöküklük varsa bu çöküklük kalbe de baskı yapıyor, bu çocukların erken yorulmasına, nefes nefese kalmasına sebep oluyor” dedi.
“Arkadaşlarının yanında üstlerini çıkarmak istemiyorlar”
Pektus rahatsızlığı bulunan çocuklarda özgüven problemleri ve sosyalleşme sıkıntıları olabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Yüksel, “Havuza, denize artık gitmek istemedikleri zaman anne babaların şüphelenmesi lazım. Bu çocuklar daha sonra arkadaşlarının yanında üstlerini çıkarmak istemiyorlar. Ülkemizde yabancı hekimlere de bu eğitimi veriyoruz. Şu anda Irak’tan, Libya’dan Pakistan’dan, Fas’tan gelen doktor arkadaşlarımız var, uzmanlar bu ameliyatı öğrenip kendi memleketlerinde yapmak istiyorlar. Gurur verici, benim de çok hoşuma gidiyor. En 20 ülkeye gidip bu ameliyatı yapıp öğrettim. Bu rahatsızlık kalple ilgili sıkıntıları tetikleyebilir, çöküntü kalbe baskı yapıyor çünkü o kişilerde kalp yetmezliği, aritmiler gibi hastalıklar ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle bu hasta grubunun bir an önce tedavi olması gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Türkiye’de birçok doktor dünya kalitesinin en üst seviyesinde”
Libya’dan pektus ameliyatları konusunda kendini geliştirmek için Türkiye’ye gelen Dr. Husam Enaami şöyle konuştu: “Canlı ameliyatları izleme şansı bulduk, aynı zamanda kendi deneyimlerimizi aktarmak için ve başka kişilerin deneyimlerini dinlemek için etkinlikler var. Türkiye’de birçok hastanedeki doktor, bu konuda dünya kalitesinin en üst seviyesindeler. Buradaki bazı ameliyatları ilk defa gördüm, bunları kendi ülkeme götürerek uygulayacak olmaktan sevinç duyuyorum, bu büyük bir imkan”
“Burada öğrenip ülkeme taşıyacağım”
Ülkesinde de birçok hastanın bu sebeple kendisine başvurduğunu ifade eden Pakistan’tan Türkiye’ye gelen Dr. İmran Tahir, “Cerrahi dışındaki teknikleri burada öğrenip ülkeme taşıyacağım. Hastalar, cerrahiye gerek kalmadan cerrahi dışı da tedavi olabilecek. Böyle bir organizasyon olduğunda her zaman geleceğim. Burada öğrendiklerimiz benim ve hekim arkadaşlarım için çok kıymetli” diye konuştu.