Uzmanından Ramazan'da sağlıklı beslenme önerileri
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Diyet Birimi Sorumlusu Yiğit Osman Darıcı, Ramazan ayında sahurda aşırı yağlı yemeklerin tüketilmesinin kalp hastalıklarının yanı sıra sindirim ve mide problemlerini de beraberinde getirerek geceyi huzursuz edebileceğine dikkat çekti. Darıcı, pandemi dolayısıyla bağışıklığın güçlü tutulması gerektiğini ifade etti.
Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Diyet Birimi Sorumlusu Yiğit Osman Darıcı, Ramazan ayında sahurda aşırı yağlı yemeklerin tüketilmesinin kalp hastalıklarının yanı sıra sindirim ve mide problemlerini de beraberinde getirerek geceyi huzursuz edebileceğine dikkat çekti. Darıcı, pandemi dolayısıyla bağışıklığın güçlü tutulması gerektiğini ifade etti.
Oruç tutarken en çok zorlanılan sorunların başında halsizlik ve açlık atakları gelebileceğinin altını çizen Diyetisyen Yiğit Osman Darıcı, Ramazan ayında vatandaşlara sağlıklı beslenme konusunda önerilerde bulundu. Ramazan boyunca enerji seviyesini koruyan, açlık ataklarını önleyen bir beslenme modeli öneren Darıcı, "Doğru beslenerek, bazı temel kurallara uyarak bu süreci enerjiniz düşmeden, açlık atakları yaşamadan geçirebilir, susuzlukla çok daha rahat baş edebilirsiniz. Bu hem ibadetin ruhuna hem de sağlığınıza elverişli bir yaklaşımdır" dedi.
"Hurma ve çorbadan sonra on dakika ara vermek lazım"
Pandemi dolayısıyla bağışıklığın öneminin altını çizen Darıcı, "Ramazan’da özellikle pandemi de var, bağışıklığı güçlü tutmamız lazım. İftarımızı önce kan şekerimizi dengeleyecek şekilde hurma ve ılık bir çorba ile açıp, on dakika ara vermek lazım. Sonrasında aşırı yağlı kızartma, hamur işi gibi beslenmelerden uzak durmak lazım. Daha çok ızgara, buğulama tarzı beslenme tercih edilmeli. Posa tüketimine dikkat edilmeli. Posa, kan şekeri açısından ayrıyetten de bağırsakların çalışması, sindirimin artması anlamında önemli yere sahiptir. Kuru baklagiller, kepekli ekmekler, esmer ekmekler, sebze, meyve bunları sahur ve iftarda dengeli şekilde tüketmemiz gerekiyor" diye konuştu.
"İftar ile sahur arasında en az 1,5 litre su tüketilmeli"
Gün içerisinde yaşanabilecek sıvı kaybı dolayısıyla iftar ve sahur arasında en az 1,5 litre su tüketilmesi gerektiğini belirten Darıcı, "O nedenle sıvı almalıyız su şeklinde. Gün içerisinde hipoglisemi atakları gelişeceği için sahurda mutlaka protein tüketimi önemli. Tok tutması anlamında. Yumurta, peynir gibi protein kaynaklarını tüketmemiz gerekiyor. Sütü mutlaka içmemiz gerekiyor. Ayrıca kan şekerimizi dengelemesi açısından kuru meyve, meyveyi mutlaka beslenmemize eklemeliyiz" dedi.
"İftardan bir saat sonra hafif yürüyüşle spor yapılabilir"
Ramazan ayında spor yapılmasına ilişkin de önerilerde bulunan Darıcı, "Hep Ramazan ayında sporun nasıl yapılacağı sorulur. İftardan yaklaşık 1,5-2 saat sonra veya kronik rahatsızlığımız yok hafif tempoda yürüyüş yapmak hem sindirim anlamında hem metabolizmanın hızlanması anlamında, yağ yakımı anlamında iyi gelecektir. Spor noktasında kronik rahatsızlık veya engel yoksa iftardan bir iki saat sonra hafif tempolu yürüyüşler ve spor yapmamız uygundur" şeklinde konuştu.
"Aşırı yağlı yiyecekler gecemizin huzursuz geçmesine neden olur"
Uzun süreli açlık sonrasında aşırı yağlı yemek yemenin birçok problemi tetikleyebileceğini ifade eden Yiğit Osman Darıcı, "Uzun süreli açlık var. Bunun sonunda mideye yüklenmeyle bir kere mide problemleri çıkabilir. Sindirim problemlerine bağlı olarak bağırsak problemleri çıkabilir. Kardiyovasküler problemler çıkabilir. Aşırı yağlı yemek ister istemez kardiyovasküler problemleri tetikler. Bir de uzun süre açlık var. Kan şekerinizde düşme var. Yemekle birlikte kan şekeri ani yükselme yapabilir. Bu bizim gecemizin huzursuz geçmesine neden olur. Gecemiz biraz sıkıntılı geçer. Aşırı yağlı yemek sindirimi zor olacaktır. Mide rahatsızlıklarını tetikleyecektir" dedi.