Yetersiz aşılama nedeniyle her yıl 1,5 milyon kişi yaşamını yitiriyor
Aşılanma, en önemli toplum sağlığı müdahaleleri arasında yer alıyor. Aşılanma ile her yıl 2-3 milyon bebek ölümünün önlendiğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Bahar Nur Kanbur, aşılama hizmetinin her çocuğun hakkı olduğunu ve her ebeveynin bu sorumluluğun bilincinde olması gerektiğini belirtti.
Aşılanma, en önemli toplum sağlığı müdahaleleri arasında yer alıyor. Aşılanma ile her yıl 2-3 milyon bebek ölümünün önlendiğini söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Bahar Nur Kanbur, aşılama hizmetinin her çocuğun hakkı olduğunu ve her ebeveynin bu sorumluluğun bilincinde olması gerektiğini belirtti.
Tüm dünyada özellikle çocukluk çağı aşılama programları oldukça başarılı olmuş ve aşı ile önlenebilir hastalıklar büyük ölçüde azaltılmış olmasına rağmen aşılama oranları istenilen düzeye halen değil. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından açıklanan verilere göre günümüzde 1,5 milyon kişi önlenebilir hastalıklar nedeniyle yaşamını yitiriyor.
Aşı karşıtlarının iddiaları kanıtlanmadı
Aşılama, her yıl milyonlarca insanın hayatını kurtaran etkili ve başarılı bir yöntem. Amerika’da son 20 yılın en fazla kızamık vakasının 2014 yılında görüldüğü ve bu vakaların çoğunun bireysel aşılanmayı reddettiği ortaya konmuştur. Aşıların içerdiği kimyasalların toksik olduğu, doğal bağışıklamanın hastalıktan korunmada daha etkili olduğu gibi iddialar ortaya atıldığını belirten İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi, Hemşirelik Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Bahar Nur Kanbur, “Aşıların içerdiği civanın otizme yol açtığı ile ilgili birçok çalışma yapılmış olup ancak hiçbir çalışma bu iddiaları kanıtlamamıştır. Ülkemizde uygulanmakta olan aşı takvimi, Bağışıklama Bilimsel Danışma Kurulu’nun önerileri doğrultusunda ve bilimsel gelişmeler takip edilerek oluşturulmaktadır. Ancak tüm bunlara rağmen bazı ebeveynler yararlılığından ve güvenilirliğinden şüphe duymaktadırlar.” diyerek aşılamadaki başarının sürdürülebilmesi için çocukların aşı takibinin yapılması ve ailelerin bilgi düzeylerinin artırılması için eğitimlerin verilmesinin önem taşıdığını belirtti.
Mülteci çocuklarda aşılama düşük
2011 yılında başlayan Suriye savaşı nedeniyle Türkiye’ye çok sayıda mültecinin gelmesi sonucu geçmiş yıllarda kalıcı olarak sona eren hastalıklar (çocuk felci, kızamık) yeniden görülmeye başladı. Yapılan çalışmada Suriyeli çocukların aşılama durumunun düşük olduğu ve yaş arttıkça aşılarını tamamlayanların sayısında azalma olduğu belirlendiğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Bahar Nur Kanbur, Suriyeli ebeveynlerin aşı yaptırmamalarının en büyük nedeninin dil sorunu olup, aşılar hakkında yeterli bilgiye sahip olmadıklarının görüldüğünü sözlerine ekledi.