Muhalefet sayesinde emekli maaşları sosyal yardıma dönüştü

Seçimler sonrasında emeklilerin iradesinin sonuçlara olumsuz yansıdığı yazılıp çizilmektedir.

AK Parti’nin Ankara mitingi öncesi Haber Global’e konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Muhammet Emin Akbaşoğlu şunları söylemişti: “Birçok alanda emeklilerimizin giderlerini azaltıcı, gelirlerini artırıcı ve alım gücünü yükseltici yaklaşımı da 2024’te göz önünde bulundurup düzenlemeler düşünüyoruz. Bu konuda çalışmaları bakanlıklarımız ifa ediyorlar. Bugün cumhurbaşkanımız bu konudaki duyarlılığını, talepleri her zaman dikkate alarak siyaset yapar.

Bu manada inşallah bu mitingle cumhurbaşkanımızı bugün de yarın da dikkatli dinleyelim. Haziran sonu, temmuz başında emeklilerle ilgili düzenlemeleri mutlaka yapacağız. Talepleri dikkate alarak çalışmalar yapacağız.”

İşte bu açıklamalar sonrasında Ankara mitinginde Cumhurbaşkanı tarafından emeklilerle ilgili hiçbir ifade kullanılmaması emeklileri şoka sokmuştu. Emeklilerin beklentiye sokulduktan sonra hiçbir gelişme olmaması ister istemez büyük bir tepkiye yol açtı. Emekliler adeta kendileri ile dalga geçildiğini düşünmeye başladılar. 

Sorumluluk makamında olanların ilgili kurumların görüşünü almadan ulu orta mali konularda konuşmaları ve emeklileri beklentiye sokmaları tam bir sorumsuzluk örneği olmuş ve sonuçta da istenmeyen netice ortaya çıkmıştır. 

Emekli maaşları sosyal yardıma dönüştü

Uzunca bir süredir emekli maaşları adeta sosyal yardıma dönüştürüldü. Özellikle emekli maaşlarıyla nasıl geçinileceği retoriği alıcı bulduğu için emekli maaşlarının ödenen pirimlerle bağı koparılmıştır.

Yine milletvekili maaşlarındaki olağanüstü artış ister istemez diğer emeklileri de biz de isteriz noktasına getirmiştir. 

Herşeyden önce emekli maaşı ödenen sigorta primi ile doğru orantılıdır. Yıllarca asgari ücretten prim ödeyenlerin asgari ücret kadar emekli maaşına talip olması anlaşılabilir bir durum değildir. Yani emekli maaşı sosyal yardım değildir. Emekli maaşına sosyal yardım gibi yaklaşanlar bu ülkeye çok büyük kötülük yaptığının dahi farkına varamamaktadır.

Muhalefetin rasyonellikten koparak 16 milyon emeklinin duygularına hitap ederek hesapsız kitapsız vaatleri iktidarı sıkıştırma aracı haline getirilmiştir. Birisi en düşük emekli maaşının 20 bin TL olamsını isterken diğeri asgari ücret kadar olmasını istemektedir. Ama hiçbirisi yıllarca asgari ücret üzerinden prim ödeyenlere nasıl olup ta asgari ücret kadar emekli maaşını verileceğini izah etmemektedir. Bu yaklaşıma seçimlerde uyan iktidar EYT düzenlemesi ile sosyal güvenlik sistemini iflasa sürüklemiştir. Ümit ederiz ki başka sıkıntılı düzenlemelere imza atılmaz. Yoksa hep birlikte ülkeyi batırırız.